Bursaspor, 2010'da büyük bir başarıya imza atıp Süper Lig'in beşinci şampiyonu oldu. Aslında dışarıdan bakıldığında bunu hak eden bir camiaydı.
Hem şehrin ekonomik gücü, hem de 35 binlik deplasman rekoru kırabilen bir taraftar grubu mevcuttu. Fakat şampiyonluk için birçok parametrenin bir araya gelmesi gerekiyordu.
Güçlü bir yönetim, uyumlu bir teknik ekip, kaliteli oyun ve başarıya aç oyuncular. Evet, bunların hepsi bir araya geldi ve yeşil-beyazlılar, Fenerbahçe'nin ligin son haftasında Trabzonspor'a iki puan bırakmasıyla 2009-2010 sezonunu şampiyon olarak tamamladı.
Herkesin katkısı çok büyüktü fakat başarıda en büyük pay kuşkusuz dönemin kulüp başkanı İbrahim Yazıcı'nındı. Hesabını iyi yapan, oyuncu grubunu elde tutmaya çalışan ve istikrardan yana olan bir başkandı.
O sezonun devre arasında bir muhabirin sorduğu, "Volkan Şen ve Sercan Yıldırım büyük takıma gidecek mi?" sorusunu, "Onlar zaten büyük takımda" diyerek yanıtlamıştı. Açıktı, kararlıydı.
Gelecek maçlar
Bursaspor şampiyon oldu, Old Trafford'da, Mestalla'da sahneye çıktı ve tarihe geçti. Fakat İbrahim Yazıcı, 7 Mayıs 2013'te hayatını kaybetti.
O günden sonra Bursaspor tepetaklak gitti. Her geçen sene daha kötü yönetildi ve sonunda TFF 1. Lig'e düştü.
İbrahim Yazıcı'yı, ölüm yıl dönümünde şampiyon takımın kaptanı olan Ömer Erdoğan'a ve Sercan Yıldıırm'a sorduk.
Ömer Erdoğan: Canı pahasına o uçağa bindi
Şu anda Atakaş Hatayspor'un teknik direktörü olan ve hocalık kariyerine oldukça iyi bir başlangıç yapan Ömer Erdoğan, şampiyon takımın kaptanıydı.
O dönemde İbrahim Yazıcı'nın ciddi sağlık sorunları vardı ve doktorlar, ona maçlara gitmesini yasaklamıştı. Yazıcı, buna rağmen Ordurspor deplasmanına gitmiş ve o karşılaşmanın ardından stadyumda rahatsızlanmıştı.
Ertesi gün ise Bursa'ya döndüğünde sabah saatlerinde kalp krizi geçirmiş ve hayatını kaybetmişti.
Erdoğan, İbrahim Yazıcı'nın Bursaspor için çok büyük fedakârlıklar yaptığını, kulüp için sağlığını riske attığını söylüyor.
"Ben o dönemde kaptan olduğum için sürekli irtibat halindeydik. Hem başkan olarak hem de insan olarak örnek alınabilecek biriydi.
AA
"Çok iyi bir başkandı. Kulübü nerelerden alıp nerelere getirdiği ortada. Kulüp için kendi sağlığını tehlikeye attı.
"Vefat etmeden önce son oynadığımız Orduspor maçına normalde gelmeyecekti. Doktorlar yasaklamıştı. Hatta tesislerden yola çıkmadan önce benim doğum günü pastamı kesti ve bizi uğurladı.
"Fakat uçağa bindikten sonra bir baktık o da yanımızda. Hepimiz şaşırdık. Bizi kritik maçta yalnız bırakmak istemediğini söylemişti. Canı pahasına o uçağa bindi.
"Çok erken vefat etti. Rahmetle anıyoruz."
Sercan Yıldıırm: Benim için bambaşkaydı
Bursaspor'un şampiyonluğunda önemli bir paya sahip olan dönemin golcüsü Sercan Yıldırım, İbrahim Yazıcı'nın çok cana yakın bir başkan olduğunu söylüyor.
Özellikle transfer dönemlerinde kendisini özel olarak koruma altına aldığını da ekliyor.
AA
"Çok başkanla çalıştım ama o gerçekten çok farklıydı. Benim için bambaşkaydı. Bazen baba, bazen bir ağabey gibiydi. Onunla çalışmak ayrıcalıktı. Çok erken kaybettik. Yaşasaydı daha çok başarılar elde ederdi.
"Transfer dönemlerinde kontrol etmenin ilginç bir yolunu bulmuştu. Beni kendi otellerinde gözünün önünde tutardı. Teknesini verirdi 'Al istediğin gibi takıl, seni kaçırmasınlar' derdi."
