Antalyaspor Teknik Direktörü Nuri Şahin, L1 Üçgen Youtube kanalına konuk olarak kariyerinden notları paylaştı.
Şahin ayrıca teknik direktörlük kariyerinde idol olarak gördüğü isimleri ve hayalini paylaştı.
Borussia Dortmund tarihinde önemli bir yere sahip olan Nuri Şahin, bir gün Dortmund'u çalıştırmak istediğini söyledi.
"En büyük hayalim, Dortmund'da hocalık yapmak. Çok istiyorum."
Hocalık anlayışı
Nuri Şahin, futbol anlayışında doğaçalamanın da önemli bir yere sahip olduğunun belirtti.
"Analiz çok önemli ama futbolda her şey demek değil, doğaçlama da var. Sivasspor maçında istediğimiz hiçbir şeyi yapamadık mesela. Fernando, frikikten gol attı kazandık. 'Hoca müthiş iş çıkardı' dediler. O gün hiçbir iş çıkarmadım, planım hiç tutmadı."
Kazanan 11 değişmez, diye bir kavram futbolda kalmadı. Giresunspor'la oynadık, çok farklı profil; Altay'a karşı oynayacağız, o da çok farklı. Şimdiden söyleyebilirim; Altay maçında kesinlikle aynı 11 olmayacak, imkansız. Her maçta aynı 11 imkansız."
Klopp ve Tuchel ile ilişkisi
Borussia Dortmund'da Klopp ve Tuchel ile beraber çalışan Nuri Şahin, Alman menajerlerden nasıl etkilendiğini açıkladı.
"Jürgen Klopp benim için çok önemli biri. Bir maç toplantısında şunu söylemişti; 11 kişi ayrı ayrı şeyler yapmaktansa, 11 kişi aynı hatayı yapalım. Bu, benim kafama yerleşti. Takımıma da aynısını söylüyorum.
"2015'te çok ağır bir sakatlık geçirdim. Tuchel hocamızdı. Bana toplantılara katılmamı söyledi. Onun maç toplantıları beni çok etkiledi. İsviçre’de taktik toplantı yaptık. Dışarı çıktık, Schmelzer’e ‘ben hoca olacağım’ dedim.
"2015 yılında doğduğum, büyüdüğüm kasabada hocalık yapmaya başladım. 9. Lig'de başladım teknik direktörlüğe. 5. Lig'e kadar yükseldik. 5 sene çalıştım."
Uyguladığı yöntem
Nuri Şahin ile iyi bir çıkış yakayalayan Antalyaspor, bu çıkışı genç teknik direktörün yöntemlerine borçlu.
"Bizde ceza sistemi var. Oyuncular, geç kaldıkları zaman belli cezaları oluyor. Takımıma, 'Sizin paranıza ihtiyacımız yok. Paranızı almak istemiyorum ama ceza olmalı, antrenmana zamanında gelin' dedim. Beni ilk başta oyuncu sandı ama takımda patron benim."
"Yemek odasında benim koltuğum televizyonun karşısında duruyordu ama ben takıma bakan yöne oturuyorum. Önceki gün yedek kalan, oyundan erken çıkan oyuncu nasıl günaydın diyor, bunu görmem lazım. Bunu Pochettino'nun kitabından öğrendim."
"Ekibime çok önem veriyorum, çok değerli isimler var. Mesela beyaz bir duvara ben 'siyah' diyorsam; 'Hayır, görmüyor musun beyaz' diyorlar. Etrafımda 'Evet hocam, haklısın siyah' diyen insanlar istemiyorum. Bu, çok saçma. Böyle bir çalışma ortamı istemiyorum."


