Ali Akman NXGNGetty/Goal

Manchester City’nin elinden kaçırdığı Türk Agüero: Ali Akman

Balkan sporcuları, her zaman iyidir. Onların DNA’larında sporculuk vardır ve spor dallarının çoğunda bunları kanıtlamışlardır. Türkiye’nin Bursa kenti, özellikle Balkanlardan çok fazla göç alan bir şehir olduğu için, bunun faydasını oldukça fazla görüyor. Özellikle futbol alanında.

Bursaspor’un Vakıfköy altyapısı, son dönemde artık sadece İstanbul’a değil, direkt veya dolaylı yoldan Avrupa’ya da futbolcular göndermeye başladı. Fenerbahçe ve Galatasaray’a giden oyuncuların dışında Lille’de forma giyen Mehmet Zeki Çelik’in de, Getafe’de oynayan Enes Ünal’ın da eğitimini aldığı yer, burası.

Tıpkı, buradaki eğitimini tamamlayıp Frankfurt ile sözleşme imzalayan ve yazın Almanya’da görücüye çıkacak olan Ali Akman gibi…

Ali Akman bir Balkan göçmeni değil fakat en az onlar kadar yetenekli. Henüz 18 yaşında olmasına rağmen şimdiden 145 gole ulaştı. Bu gollerin 91’ini Bursaspor formasıyla alt yaş grupları ve A takımında kaydetti. 54 golü ise milli takımın alt yaş gruplarında attı.

Aslında onun bu şekilde bir çıkış yakalayacağı birkaç sezondur bekleniyordu. Fakat geçen sezon ilk kez A takımla antrenmanlara çıkmaya başladığında, o maç temposunu çok kaldıramadığı için çok fazla ilk 11’de oynama fırsatı bulamadı.

Bu sezon ise Bursaspor’un transfer yasağından dolayı kadrosuna takviye yapamaması, Ali Akman için belki de hayatının fırsatı oldu. Formayı aldı, hünerlerini sergilemeye başladı.

Bazı golcüler her zaman doğru zamanda doğru yerdedir. Golcülük hissiyatları o kadar kuvvetlidir ki dünya çapında bir oyuncu haline gelirler. Filippo Inzaghi, Raul Gonzalez gibi.

Ali Akman’da da adeta bir Thomas Müller seviyesinde bir önsezi yeteneği var. Sanki maç içinde navigasyon kullanıp topun gideceği adresi buluyor ve oraya hızlı bir şekilde hareketleniyor. Bunu o kadar sade, temiz yapıyor ki insanlar ne olup bittiğini anlayana kadar Ali, gol sevincine başlamış oluyor. Ne özellik ama!

Kuvvetli önsezisinin dışında çabuk olması, Ali Akman’ın ikinci büyük özelliği. Dar alanda işini çabuk hallediyor ve pas kalitesi oldukça üst seviyede. Arkadaşlarına pozisyon hazırlamakta sıkıntı çekmiyor.

Ali’nin, yaptığı doğru koşularla arkadaşlarına açtığı alanlar, en az attığı goller kadar kıymetli. Frankfurt’a imza attıktan sonra Bursaspor’da kadro dışı bırakıldı ve Bursaspor, Ali olmadan çıktığı ilk 4 maçının 3’ünde gol atamadı.

Sık sık Roberto Firmino’yu izliyor. Oyun yapıları biraz farklı olsa da ondan çok şey öğreneceğini düşünüyor. Fakat özellikle vuruş stili, Kun Agüero’yu andırıyor. Ali, Goal Türkiye’ye verdiği röportajda, “Özellikle Adana Demirspor'a attığım aşırtma golü, 'Agüero golü' olarak nitelendirildi ve bu da benim hoşuma gitti. Benim de oyun tarzım, Kun Agüero'ya benziyor” dedi.

Genç yıldız, aynı zamanda röportajda Frankfurt Teknik Direktörü Adi Hütter’in kendisini beklediğini ve kendisine güvendiğini açıkladı. Ayrıca Manchester City'nin seçenekler arasında olduğunu fakat Almanya'yı tercih ettiğini, transfer sürecinde Liverpool’un stoperi Ozan Kabak’tan görüş aldığını, Ozan’ın kendisine Almanya’yı önerdiğini söyledi.

Ali Akman’ın amcası olan Beşiktaş, Galatasaray ve Türkiye Milli Takımı’nın eski oyuncusu Ayhan Akman, Goal Türkiye’ye yaptığı açıklamada Ali’nin özellikle mental anlamda çok güçlü olduğunu söylüyor: “Ali, hem sahada hem de saha dışında gelişime çok açık bir oyuncu. Sahadaki yeteneklerinin yanı sıra mental açıdan çok kuvvetli olması, onu Avrupa’da başarılı yapacaktır.” 

Halletmesi gereken tek bir şey var, o da fizik gelişimi. Almanya’da bu fizik gelişimini doğru bir şekilde sağlayabilirse, onu 5 sene içinde Avrupa’nın en büyük kulüplerinden birinde görebiliriz.

Zaten kendisi de, “Benim için en doğru okulun Almanya olduğunu düşünüyorum” diyor.

Enes Ünal’ın bavulunu toplayıp Bursa’dan ayrılması ve Manchester City’e imza atmasının üzerinden 6 yıl geçti. Gerçekten o dönem için oldukça flaş bir transferdi. Pep Guardiola ile antrenmana çıkmak, onun hayatının unutamayacağı anlarından biri olsa gerek.

Fakat Enes’in, alt yaş gruplarında oynarken çok fazla gol atmasının en büyük sebebi fiziğinin, diğer çocuklara göre çok üst seviyede olmasıydı. Nitekim Avrupa’da bu fark kapanınca, performansında da düşüş başladı.

Ali Akman ise öyle değil. Fizik dezavantajına rağmen olağanüstü şeyler yapıyor. Enes Ünal’dan çok daha fazla şey vadediyor.

Yakın zamanda Avrupa futbolu, Türk Agüero’yu daha yakından tanıyacak.

Reklam