YORUM | Alp Çolak @colakkalp
Dünya Kupası'nı özleyenler, dört yılda bir gerçekleşmesini fazla uzun bir süre olarak görenler için bu felaket 2020 yılının bize sunduğu hoş bir netice var: UEFA Şampiyonlar Ligi'nin, yani dünyanın en kaliteli futbol takımlarının mücadele ettiği turnuvanın, Dünya Kupası'nı hatırlatan bir formatla tamamlanacak olması.
Salgın nedeniyle mart ayında ertelenen organizasyonda çeyrek final aşamasına nihayet geldik. RB Leipzig, Atletico Madrid, Atalanta, PSG, Manchester City, Lyon, Barcelona ve Bayern Münih, kıtanın en büyük takımı olabilmek için Lizbon'da, alışık olmadıkları bir düzende karşılaşacaklar.
Peki rövanş maçlarının olmayacağı bu tek maç düzeni favoriler için avantaj mı, dezavantaj mı? Leipzig, Lyon, Atalanta gibi takımların sürpriz yapma şansı yükseldi mi?
İşte heyecan fırtınası öncesinde öne çıkan detaylar...
1. SÜRPRİZ BİR ŞAMPİYON ÇIKACAKSA TAM ZAMANI
Getty ImagesUEFA Şampiyonlar Ligi'ni kazanması sürpriz olarak nitelendirilebilecek son takım hangisiydi? Bu soruya yanıt vermek için tam 16 yıl geriye gitmek gerekiyor.
2004 yılında Jose Mourinho'nun çalıştırdığı Porto finalde Monaco'yu yenerek şampiyonluğa ulaştığında aslında kupanın büyüsünü belki de son kez yaşadık.
Sonraki yılların şampiyonları: Liverpool (2), Barcelona (4), Milan, Manchester United, Inter, Chelsea, Bayern Münih, Real Madrid (4).
Süper kulüplerin her geçen yıl daha da büyümesiyle birlikte artık UEFA Şampiyonlar Ligi'nde o 'olağan şüpheliler' dışında şampiyon görmemiz neredeyse imkânsız hale geldi. Ta ki bu yıla kadar. Son sekizde bu turnuvada hiç final görmemiş beş takım var. Bu beş takımdan sadece iki tanesi, Manchester City ve PSG 'süper kulüp' olarak adlandırılabilir. Atletico Madrid bugüne dek Kupa 1'de oynadığı üç finalde de zafer kazanamadı. Yani sekiz takımdan sadece iki tanesi, Barcelona ve Bayern Münih, daha önce bu organizasyonda mutlu sona ulaştılar.
Futbolun en güvenilir klişelerinden biri 'Tek maçta her şey olur'dur. Seyircisiz maçlar, olağan dışı koşullar büyüklerin alışkın olduğu o konfor alanından bir nebze olsun uzaklaşmalarını sağlıyor.
Uzun bir zaman sonra sürpriz bir şampiyon göreceksek eğer, o sene bu sene.
2. MANCHESTER CITY İÇİN TEK ÇARE ŞAMPİYONLUK
Getty Imgaes"İnsanların nihayetinde bizi Şampiyonlar Ligi'nde elde ettiğimiz sonuçlara göre yargılayacağını biliyorum. Orada şampiyon olmadıkça, yaptıklarımızın kimseye yeterli gelmeyeceğinin farkındayım."
Sezon başında kaleme aldığım Şampiyonlar Ligi yazısında da ilgili maddede bu açıklamaya yer vermiştim. Şu durumda, Liverpool müthiş bir performansla Premier Lig şampiyonu olmuşken, Pep Guardiola'nın bu açıklaması her zamankinden daha büyük bir öneme sahip.
Manchester City takımı çeyrek finalde Lyon karşısında büyük favori ve turu geçerse, Guardiola yönetiminde ilk kez bu turnuvada yarı final görmüş olacak. Bu durumda karşısına iki eski takımından biri çıkacak: Barcelona ya da Bayern Münih.
Katalan teknik adam, belki de kuranın diğer yarı diliminde yer almayı tercih ederdi ama aslında Atletico Madrid'le oynamaktansa Barça ve Bayern karşısına çıkmayı isteyeceğinden benim şüphem yok.
City, kapanmaktan hoşlanmayan, açık futbol oynayan takımlara karşı tek maç üzerinden bir mücadeleye çıkacak. Pep Guardiola kariyeri boyunca tam dört kez deplasman golü kuralıyla bu turnuvadan elendi. Real Madrid'i son 16'da devirdikten sonra artık böyle bir derdi yok.
Pandemi arasının ardından Manchester City formda göründü. Real Madrid karşısında hücumda çok etkililerdi ve savunmada o klasik hataları tekrarlamadılar. Bayern Münih'le birlikte son sekizin en büyük favorisi konumundalar ve ligi Liverpool'a kaptırdıkları bu sezonda son gülen olmak için altın bir şansa sahipler.
Aksi takdirde başarılı bir sezon geçirdiklerini söylemek, belki adil değil ama, mümkün olmayacak.
3. SADECE MESSI İLE NEREYE KADAR?
Getty ImagesBarcelona'nın tarihin en iyi futbolcularından birine (bence en iyisine) son birkaç sezondur verdiği kadro izah edilir gibi değil.
Katalan ekibi 1-1'in rövanşında Napoli'yi 3-1 yenerken bunu tamamıyla Lionel Messi'nin sihrine borçluydu. Arjantinli süper yıldız ilk 45 dakikadaki o muhteşem performansını ortaya koymasa, muhtemelen, şu an çeyrek finaldeki Napoli - Bayern Münih eşleşmesinden bir sürprizin çıkıp çıkmayacağını konuşuyor olurduk.
Gerçi bu defa da Barcelona - Bayern Münih eşleşmesinden bir sürprizin çıkıp çıkmayacağını konuşuyoruz...
Bayern Münih, Hansi Flick yönetiminde o kadar formda ve Barcelona da tüm sezon boyunca olduğu gibi o kadar sıradan bir durumda ki, bu eşleşmeye dair genel kanı Bayern Münih'in 2013'te olduğu gibi Barcelona'yı farklı mağlup edeceği yönünde.
Tabii bu sıradan takımda Messi olduğu zaman, ister istemez, Barça'nın turu geçebileceğini de düşünüyorsunuz.
Leo, Alman takımlarına karşı oynadığı 16 maçta 17 gol attı 5 asist yaptı. Bu turnuvada 35 farklı takıma gol atan 33 yaşındaki futbolcu bir kez daha takımını sırtında taşımak zorunda. Messi'nin olağanüstü günlerinden biri yaşanmadıkça Barça'nın Bayern'i elemesi neredeyse imkânsız.
4. NEYMAR HİKÂYEYİ TAMAMEN DEĞİŞTİREBİLİR
GettyAvrupa futbolunda tüm benliğini tek bir amaca, Şampiyonlar Ligi'ni kazanmaya odaklandırmış iki adet kulüp var: Juventus ve Paris Saint-Germain.
Juve hayalini yine gerçekleştiremedi ve sonuç olarak şampiyon hocası Maurizio Sarri'yi kovdu. Bu uğurda yıllardır büyük bir efor sarf eden ama her seferinde hayal kırıklığı yaratan PSG ise çeyrek finalde Atalanta engelini aşarak yarı finale yükselmeye çalışacak. Bunu başarmak için ihtiyaç duydukları en büyük isim ise Neymar.
Neymar 2017'de dünyayı şok eden bir şekilde Barcelona'dan ayrılıp PSG'ye gelirken Messi'nin gölgesinden kurtulmayı amaçlıyordu. Olmadı. Dünyanın en iyi üç futbolcusundan biri olarak gösterilirken artık ilk 20'lerde bile gösterilmez oldu. Böyle olunca da Messi'nin gölgesinden kurtulmak bir yana o gölgenin altında daha da küçülmeye başladı.
Barcelona geçen yaz denedi ama beceremedi. Bu yaz bir kez daha deneyecek finansal durumları da yok. Neymar'ın Katalan ekibine dönmesi zor ve her ne kadar aradığı ortamı bulamadığını düşünse de elinde kalan tek şey PSG. Ligue 1 ekibiyle bütünleşmek zorunda ve bunun için de Şampiyonlar Ligi şampiyonluğunu elde etmekten başka çaresi yok.
PSG'ye uzun yıllardır aradığı o zaferi getirmek, Neymar'la ilgili son üç yıldır anlatılan hikayeyi tamamen değiştirir. Hikayenin değişmesine Neymar'dan daha çok ihtiyaç duyan başka bir isim de yok.
5. ATLETICO MADRID YİNE DERİNDEN GELİYOR
GettyAtletico Madrid'i yine mi şampiyonluk adayı olarak ciddiye almayacağız?
Avrupa'nın en iyi takımını ve bu turnuvanın son şampiyonu Liverpool'u iki maçta da yenmiş olmaları yeterli değil mi?
Diego Simeone yönetiminde son 6 yılda iki defa final oynamış olmaları yeterli değil mi?
Peki pandemi sonrasında oynadıkları 11 maçın hiçbirini kaybetmemiş olmaları yeterli değil mi?
Madrid'in 'diğer' takımı daha bu seviyelere çok alışkın ve kuranın görece daha kolay görünen dilimindeler. Timo Werner'i kaybetmiş bir RB Leipzig ile çeyrek finalde karşılaşacaklar. Sonra rakipleri PSG ya da Atalanta olacak. Her ikisiyle de saha içinde iyi eşleşebilecek bir oyun sistemine ve oyuncu kadrosuna sahipler.
Bu turnuvada daha önce üç final oynayan ve mutlu sona hiç ulaşamayan Atletico Madrid, bir kez daha, derinden ve sessiz geliyor ve belki de bu defa şampiyonluğa yürüyor.
Kupayı kazanırlarsa şaşıracak mıyız?
