Atiba Hutchinson & Luiz GustvoAA

YORUM | Atiba ve Gustavo'nun bize anlatacakları var

Türkçe’de oldukça yaygın olan bir atasözüdür, ‘Her yiğidin yoğurt yiyişi farklıdır’ cümlesi. Öyle ya, her insan farkı kişiliktedir ve bu farklı karakterleri, yaptığı işlere de yansır.

Adına futbol dediğimiz bu temaşanın da insanlar tarafından sergilendiğini düşünürsek, burada da her farklı karakterin, oyuna birçok farklılık getirdiği sonucu karşımıza çıkar.

Özellikle teknik direktörlerin yeşil sahalara getirdiği yenilikler, bir yandan oyunu evrimleştirirken diğer yandan da oyuncuları dönüştürür. Bu iki işi olumlu olarak yapabilen antrenörler, kariyerlerinde kendilerini sürekli ileriye taşırlar. Yenilikten uzak olanlar ise artık bence son çırpınışlarındalar.

Evet, Peter Crouch’un boyu kadar uzun bir giriş olmasın. Şimdi konuyu Gustavo ve Atiba’ya, oradan da Erol Bulut ve Sergen Yalçın’a bağlamanın tam zamanı!

8 sene önce Beşiktaş’a imza atan Atiba Hutchinson’ın, kulübün adeta bir simgesi haline geleceğini kim tahmin edebilirdi ki? Muhtemelen kimse.

Tıpkı, bu sezon adeta bir santrfor gibi oynayabileceğini kimsenin tahmin edemeyeceği gibi. Bir defansif orta sahayı santrforun yanında oynatmak mı? Aman Allahım! Nesin sen Sergen hoca, Pep Guardiola mı?

Herhalde bundan 10 sene önce Türkiye’de bir çapanın, genel kullanımıyla ön liberonun, bu kadar rakip ceza sahasında konumlanacağını kimse hayal edemezdi. Çünkü bu, o dönemlere göre adeta bir delilik.

Beşiktaş’ın Liverpool ve Manchester City karışımı oyunu

Gördünüz mü futbol nasıl değişiyor? Tamam kabul, bu değişim Türkiye’de başlamıyor fakat etkisi, eskiye nazaran daha çabuk oluyor.

Misal; Beşiktaş’ı izlerken hem Liverpool’dan hem de Manchester City’den esintiler görebiliyorsunuz. Topa sahipken oluşan zaman zaman 2-3-5, zaman zaman 3-2-5’ler. Şu anda bu dizilişler Avrupa’nın en moda formasyonları.

Bazı takımlar bu ileri beşliyi beklerinin desteğiyle kuruyor. Mesela Liverpool’un Arnold ve Robertson ile yaptığı gibi. Bazıları ise daha farklı yapıyor.

Mesela Manchester City, hücum beşlisini Liverpool’ a göre daha farklı oluşturuyor. Orta sahadaki iki oyuncusunu ileri beşlinin bir parçası haline getiriyor. Kevin de Bruyne ve İlkay Gündoğan gibi. Oradan boşalan yeri de çoğu zaman bir sahte bek ile kapatıyor.

Beşiktaş’ta bu iki İngiliz devinin oyun tercihinin karışımı var. Nasıl mı? Bekler, Liverpool’daki Arnold ve Robertson gibi sürekli ileride. Hücum hattındaki beşliyi oluşturuyor.

Fakat ceza sahasına orta sahadan bir ilave geliyor. Atiba Hutchinson. Yani City’deki İlkay örneğinde olduğu gibi. Sürekli ceza sahası içinde konuşlanıyor ve orada rakip stoperlere karşı sayısal üstünlüğün elde edilmesini sağlıyor.

Göztepe maçında Aboubakar'ın attığı ve ofsayt gerekçesiyle iptal edilen golü hatırlayın. İşte hepsi bu. Örnekleri çoğaltmak basit. Sonuç olarak; ligin zirvesindeki Beşiktaş oldukça modern bir futbol oyun anlayışına sahip.

İki değerli turnusol kağıdı: Atiba ve Gustavo

Peki Beşiktaş'ın pazar günü derbide karşılaşacağı Fenerbahçe’de bu durum nasıl? Açıkçası bu iki takım oyun anlayışı olarak birbirinden bir hayli farklı. Gelin bunu Atiba Hutchinson ve Luiz Gustavo üzerinden okuyalım.

Kim ne derse desin, bu iki oyuncu Beşiktaş ve Fenerbahçe için çok kıymetli. Luiz Gustavo’nun oynamadığı maçlarda Fenerbahçe’nin nasıl tökezlediğini gördük. Atiba’nın rolünden, öneminden zaten bahsetmiştim.

Kağıt üzerinde bu iki oyuncunun mevkisi de aynı. Kesici özellikleri olan, defansif orta sahalar. Hatta Gustavo’nun teknik kapasitesi, Atiba’dan çok daha yüksek. Fakat Gustavo’nun ofansif katkısı ile Atiba’nın ofansif katkısı arasında dağlar kadar fark olduğu da bir gerçek.

Bu fark, Gustavo bu işleri beceremediği için mi ortaya çıkmış durumda? Kesinlikle hayır. O, oyunun her iki yönünü de çok iyi bilir. Yeter ki ona özgürlük tanıyın.

Fakat gerçek şu ki Brezilyalı orta saha, Erol Bulut’tan o özgürlüğü sezon boyunca alamadı. Sergen Yalçın’ın Atiba’sı bu sezon ligde 26 karşılaşmada forma giydi ve toplamda 65 kez rakip ceza sahasında topla buluştu.

Atiba’dan 3 maç eksik oynayan Gustavo’nun ise rakip yarı sahada topla buluşma sayısı yazıyla yedi, rakamla 7. Ne fark ama!

Atiba bu sezon 4 gol atarken Gustavo’nun 1 golü var. Kanadalı orta saha 4 asist ile oynuyor, Brezilyalı yıldızın ise asisti yok. Atiba Hutchinson rakip kalede 6 kez net gol pozisyonu yakalarken, Luiz Gustavo ise sadece 1 net şans elde etti.

Gustavo rakip yarı sahada 618 pas yaparken, Atiba 966 pas ile oynadı.

Tüm bunlar, Atiba Hutchinson’ın ofansif üretkenliğinin çok daha fazla olduğunu gösteriyor. “Sergen Yalçın, Pep Guardiola gibi ‘Atiba’yı santrfora yakın oynatacağım dediğimde bana herkes güldü’ demedi belki ama, bunu bize sahada gösterdi.

Peki Gustavo ve Fenerbahçe, daha defansif oynadı da daha mı az gol yedi? Şaşırtıcı ama, cevap hayır. Her ne kadar bir maçı eksik olsa da Beşiktaş, Fenerbahçe’den 1 gol daha az yedi.

Hem de ligin en ofansif oyunlarından birini oynamasına rağmen. Fenerbahçe’den 9 gol fazla atan Beşiktaş’tan bahsediyoruz.

Sergen Yalcin Erol Bulut Besiktas FenerbahceAA

Sadece Atiba’nın Gustavo’dan daha hücumcu bir rol üstlenmesi ile her şeyi açıklayamayız belki ama bir yandan da çok şeyi açıklayabiliriz. Bu iki değerli futbolcu, adeta bir turnusol kağıdı görevi görüyor ve iki hocanın farkını ortaya çıkarıyor. 

Bir tarafta defansif orta sahasını santrfor gibi oynatan Sergen Yalçın, diğer tarafta Gençlerbirliği maçında olduğu gibi 10 numarasını sol kanat bek gibi oynatan Erol Bulut.

Beşiktaş'ta oyunla birlikte oyuncular da gelilşiyor, değişiyor. Fenerbahçe'de ise oyun gelişmediği gibi, oyuncuların da gelişimi söz konusu değil.

Modernite ile gelenekçilik.

Sizce de aradaki fark çok net değil mi?

Reklam

ENJOYED THIS STORY?

Add GOAL.com as a preferred source on Google to see more of our reporting

0