Katalan ekibinin yeni transferi Agüero, Messi ile birlikte forma giymek istediğini söyledi fakat bundan önce ikiliyi yoğun bir milli takım fikstürü bekliyor.
Lionel Messi ve Sergio Agüero arasındaki dostluk biraz talihsiz bir şekilde başlamıştı.
Birçok yerde duyduğumuz bu hikaye, ikilinin 2005’teki U-20 Dünya Kupası’nda ilk kez karşılaşmasıyla başladı. O zamanlar Agüero, Messi’nin Barcelona’da kendini göstermeye başladığından bir haberdi. Aynı şekilde Messi de Agüero’yu tanımıyordu.
Fakat yıldız oyuncular arasındaki bağ kısa süre içerisinde kuvvetlendi. Orada turnuvayı kazandılar ve aynı zamanda yıllar boyu sürecek dostluklarının da temelini attılar.
Yıldız oyuncular, Arjantin’in başarısı için çokça kez birlikte ter döktüler ve neredeyse tüm Copa America ve Dünya Kupası kamplarında oda arkadaşı oldular. Fakat zaman içerisinde bu yakın arkadaşların yeşil sahada birbirlerine karşı mücadele ettiklerine de tanıklık ettik. Manchester City’ye transfer olmadan önce Atletico Madrid forması giyen Agüero, bu dönemde Messi ile defalarca rakip olmuştu.
Tüm bunlara bakınca, Barça’nın Messi’yi takımda tutmak için Agüero’nun yardımına ihtiyaç duyması hiç de şaşırtıcı gelmiyor.
Barca’nın yeni transferi Agüero, basın mensuplarının sorularını yanıtladığı toplantıda şöyle demişti:
“Onunla birlikte oynamayı umuyorum fakat son kararı kendisi kulüple birlikte verecek.
“Onunla çok yakın bir ilişkimiz var onu çok iyi tanıyorum. Onunla aynı takımda oynamış olduğum için de gurur duyuyorum. Onu çocukluğumdan beri tanıyorum, her gün birlikte antrenman yapardık.
Getty Images“Evet, ben onun takımda kalacağını düşünüyorum. Onunla her gün konuşuyoruz ama tabii ki neler hakkında konuştuğumuzu söyleyemem. Transferimden sonra beni tebrik etmişti.”
Agüero’nun kadroya dahil edilmesi, yeşil sahadan ziyade soyunma odasında Barca’nın daha fazla işine gelebilir. Arjantin teknik direktörü Lionel Scaloni de çarşamba günü milli takım ilk 11’ini oluştururken bu durumun sinyallerini vermişti.
Şili ile oynadıkları Dünya Kupası Elemeleri maçında Messi’nin önünde en uçta yer alan isim Agüero değil Lautaro Martinez’di. Tabii ki bu çok da şaşılacak bir tercih değildi.
Manchester City’nin oynadığı Şampiyonlar Ligi finalinden ve Barcelona ile devam eden transfer sürecinden ötürü Buenos Aires’e maçtan yalnızca 48 saat önce inebilen yıldız oyuncu, Dünya Kupası yolunda oynayacakları kritik maçlar öncesinde riske edilmemişti.
Fakat ne olursa olsun, Lautaro’nun Scaloni’nin ileri uçtaki bir numaralı tercihi olmaya devam edeceği de aşikar. Inter forması giyen yıldız oyuncu, yükselen form grafiğiyle ve Messi ile yakaladığı harika uyumla formayı almayı başardı.
Saha dışındaki dostluklarını bir kenara bırakırsak, Arjantin Milli Takımı’nda Messi-Agüero ikilisinin çok da ikna edici performanslar göstermediğini görüyoruz. 2019’daki Copa America’dan önce 3 Dünya Kupası, 3 de Copa America olmak üzere birlikte 6 turnuvada boy gösteren ikili, grup aşamalarından sonra toplamda yalnızca 5 gol kaydedebilmişlerdi.
Lautaro ise Messi ile güzel bir kimya yakalamasının yanı sıra milli forma ile 11 gol kaydetti ve bunların 2’si de 2019’daki Copa America’da geldi.
Getty ImagesTüm bunları göz önünde bulundurunca, Luis Suarez’le yolların ayrılmasının ardından Barcelona’nın neden ilk olarak Lautaro Martinez’e gittiğini anlayabiliyoruz. Fakat sonrasında ise kulübün ekonomik sıkıntılarından ötürü bu transfer gerçekleşmemişti.
2020 yılında genç oyuncunun ismi Barcelona ile ciddi şekilde anılırken Messi, Mundo Deportivo’ya yaptığı açıklamalarda şunları söylemişti:
“Lautaro muhteşem bir forvet. Aynı zamanda Luis Suarez’le de birçok ortak özelliği var. İkisi de vücutlarını çok etkili kullanıyorlar. Top hakimiyetinde ve bitiricilikte de birbirlerine benziyorlar.”
Ancak bu tabii ki Agüero’nun Camp Nou’da zorlanacağı anlamına gelmiyor. Sakatlıklarla boğuştuğu bu sezonu ayırırsak, 33 yaşındaki yıldızın istatistikleri, onun hala dünyanın elit santrforları arasında yer aldığını kanıtlıyor. Ayrıca böylesine skorer bir oyuncuya sahip olmak Messi’nin omuzlarındaki yükü de hafifletecektir.
Agüero, önümüzdeki haftalarda da milli takım formasıyla maçlara ilk 11’de başlamayabilir ama yine de Dünya Kupası Elemeleri’nde ve onu takip eden Copa America’da yedekten gelerek takımına katkıda bulunabilir.
Agüero’nun Barcelona’ya transferinin en büyük olumlu tarafı Messi’nin takımda kalmasına yardımcı olmak gibi görünüyor. Birbirini yakından tanıyan ikili, saha içerisindeki uyumlarıyla da Barcelona’yı zaferlere taşıyabilirler.




