Tarihler 2009 yılını gösteriyordu ve yaz transfer döneminde, Galatasaray’ın kapısından Fildişi Sahilli bir yıldız oyuncu girdi.
Bu futbolcu; Sarı-Kırmızılı taraftarların hala büyük bir beğeni ile hatırladıkları Abdul Kader Keita’dan başkası değildi.
Galatasaray onu, 7.50 milyon Euro karşılığından Olimpik Lyon’dan aldı.
Türkiye’deki ilk açıklamalarında GS TV’ye konuşan Keita şu ifadeleri kullanıyordu:
“Ben kadere inanırım. Şimdi bana kaderim ne gösterecek göreceğiz. Ancak, benim şahsen istediğim, her şeyden önce iyi çalışmak ve Galatasaray’a her şeyimi vermek.
“Daha sonra takımın büyük hedeflerine, her zaman daha iyisini yapma çabasına katkıda bulunmak istiyorum.
“Ben, Galatasaray’a belli bir kontrat devresini tamamlamak için gün doldurmaya gelmedim. Ben buraya, mümkün olduğunca katkı sağlamaya geldim.
“Ve bir futbolcu olarak eğer bunları yapabilirsem, öyle zannediyorum ki Galatasaray’ın o büyük hedeflerine yaklaşması için benim de katkım olabilecek.”
AA-GOALİlk sözleri bunlardı Keita’nın ve sezon sonunda, elinden gelen çabayı göstererek Sarı-Kırmızılı taraftarlara verdiği sözü tutacaktı…
GOAL Türkiye, kısa sürede büyük bir etki yaratan Fildişili yıldızın Galatasaray kariyerini derledi.
Sahadaki güçlü fiziği, duruşu ve oyuna katkısıyla henüz oynadığı ilk maçlarda bile takımına büyük bir katkı yapacağını gösteriyordu.
Galatasaray formasını ilk olarak bir Avrupa Ligi maçında giyen Keita, ilk golünü de yine bu ligde Maccabi Netanya’ya karşı attı.
Bu golün ilginç bir noktası vardı…
Maccabi Netanya maçının oynandığı 6 Ağustos günü, aynı zamanda Fildişili oyuncunun doğum günüydü.
Kaita, doğum günü olan 6 Ağustos tarihinde, maçın 6. dakikasında Sarı-Kırmızılı formasıyla ilk golünü atarken Galatasaray maçı 6-0 kazandı.
Fildişili oyuncu, daha sonra Avrupa Ligi’nde oynanan Levadia maçında da rakip takım ağlarına 2 gol bıraktı. O artık, iyiden iyiye Türkiye’ye ısınmaya başlamıştı.
Süper Lig’deki ilk maçına Gaziantep deplasmanında çıktı. Maçı boş geçti, ancak Galatasaray 3-2 galibiyetle ayrıldığında onun iyi bir performansı vardı.
Keita, daha sonraki Denizlispor maçında 2 asist yaparak takımının mücadeleden 4-1 üstün ayrılmasını sağladı. Böylece, kendisini taraftarlara kanıtladı ve artık en iyi performansına ulaşması için hiçbir sebep yoktu.
Süper Lig’deki asist saysını 6’ya çıkardığında, artık ilk golünü atmasının zamanı geldi de geçiyordu.
Rakip Antalyaspor’du…
Galatasaray, Akdeniz ekibini deplasmanda 3-2 yenerken Fildişili oyuncu maça damga vurdu. 1 gol ve 1 asistlik performansıyla izleyenleri kendisine hayran bıraktı.
Bir sonraki maçta, Sarı-Kırmızılı ekibin rakibi Gençlerbirliği’ydi ve bu maçı Keita’nın yaptığı asistle 1-0 kazandılar.
AA-GOALPatlayıcı kuvveti, asist yapma özelliği ve fiziğine rağmen üstün çalım yeteneğiyle adından daha fazla söz ettiriyordu.
Sarı-Kırmızılı taraftarların sevgilisi olmuştu bile…
"Afrika'da bir dondurma markası"
Keita, kendisine ‘Popito’ denmesinin sebebini ise şu sözlerle açıkladı:
“Küçükken arkadaşlarla top oynadığımızda, yere düşüp kalkarken hep bana ‘Popito’ derlerdi. Bu yüzden, lakabım ‘Popito’ olarak kaldı.
“Aslında Popito, bizim orada yani Afrika’da bir dondurma markasıdır. Özel bir anlamı yok, ancak herkes bana öyle der.”
Bir süre formasından ayrı kalan Keita, Gençlerbirliği maçından 5 maç sonra Kasımpaşa’ya karşı oynadığı maçta 2 gol atarak 4-1’lik galibiyette kilit rol oynadı.
Ardından, oynadığı karşılaşmalarda fark yaratmayı başardı ve Galatasaray kariyerine 2 gol ve 4 asist daha ekledi.
O sezon, Galatasaray belki her zaman tek amacı olan Süper Lig şampiyonluğuna ulaşmadı, ancak çok iyi bir oyuncunun “Rüzgar gibi geçmesi”ne sebep oldu.
Fildişili yıldızın, takımı adına gösterdiği performans lig şampiyonluğuyla taçlanamadı belki, ama o taraftarların gönlünde taht kurmayı başardı.
Abdul Kader Keita, Galatasaray adına toplamda oynadığı 39 mücadelede 10 gol atıp 14 de asist katkısında bulundu.
Sezon sonu geldiğinde, onun harika performansına kayıtsız kalamayan Katar’ın Al-Sadd SC takımı; Fildişili yıldız için 8.15 milyon Euro ödemeye hazırdı.
AA-GOALKeita böylece, Galatasaray kariyerine nokta koymak zorunda kaldı, çünkü onun için teklif edilen bedel memnun ediciydi.
Fildişili oyuncu, takımına para kazandırarak Türkiye’den ayrıldı ve Katar’ın yolunu tuttu.
Sadece bir sezon kaldığı Süper Lig’de, taraflı tarafsız herkesin takdirini kazandı. Sarı-Kırmızılı taraftarların, adeta “tadı damağında” kalan futbolcularından birisiydi artık.
O, şu anda bile çok iyi hatırlanıyor ve ne zaman Keita adı duyulsa, Galatasaraylı taraftarların yüzünde sıcak bir yaz gecesinin hafif tebessümü oluşuyor.
Daha fazlası için:





