Fenerbahçe'nin yeni transferi Joshua King, Manchester United'dan ayrılma kararını bir Galatasaray maçı sonrasında vermişti

Fenerbahçe'nin transferi için prensipte anlaşmaya vardığı Norveçli hücum oyuncusu Joshua King, İstanbul'a gelirken, yıldız oyuncunun Premier Lig'deki serüveni de dikkatleri çekiyor. Henüz 16 yaşında Sir Alex

Ferguson döneminde Manchester United altyapısına transfer olan King, United'ın A takım kadrosunda beklediği fırsatı bir türlü bulamamıştı.

2020'de Bournemouth'ta sergilediği üst düzey futbolla bir kez daha United'ın transfer listesine giren King, takımının yüksek bonservis bedeli talebi nedeniyle, Old Trafford rüyasını gerçeğe dönüştüremedi. Son dönemde altyapısından Mason Greenwood ve Brandon Williams gibi oyuncuları yetiştiren United'da bu fırsatı bulamayan King'in, Kırmızı Şeytanlar'dan ayrılma hikayesi de oldukça ilgi çekici.

Oslo'da Gambiyalı bir baba ve Norveçli bir anneden doğan King, ülkesinde Romsas ve Valeranga kulüplerinin formasını giyerken, United'a henüz 16 yaşındayken transfer oldu. UEFA kurallarının o yaştaki oyuncuların yurt dışına transferini engellemesinden ötürü resmi sözleşme imzalamadan önce birkaç ay boyunca United'da sadece antrenmanlara katılan King, Ferguson'un kanatları altına girmeden önce Chelsea'den de teklif almıştı.

Manchester United'ın A takım deneyimi yaşşaması için Preston, Borussia Mönchengladbach, Hull ve Blackburn'e kiraladığı oyuncu, 2013'te kulüpten kalıcı olarak ayrılmaya karar verirken, bu kararın ardında birkaç gün önce Ankaragücü formasıyla Süper Lig'e adım atan takım arkadaşı Federico Macheda ve İtalyan oyuncunun kendisinden daha fazla süre alması yatıyordu.

Manchester United'dan ayrıldıktan sonra Sky Sports'a yaptığı açıklamada kulüpten yeni bir sözleşme teklifi aldığını ancak sürekli kiralanmaktansa oynama zamanının geldiğini hissettiğini belirten King için dönüm noktası olan maç ise Şampiyonlar Ligi'ndeki bir Galatasaray karşılaşmasıydı:

"21 yaşındaydım ve daha fazla yedek oturmak istemiyordum. Galatasaray ile bir Şampiyonlar Ligi maçımız vardı ben de kadrodaydım. Maçtan önce bir karar aldım. Eğer maçta oynarsam yeni sözleşme imzalayıp, takımın önemli bir parası olabilmek için sabırlı olacaktım. Beklediğim gibi olmadı ve oyuna benden önce Macheda girdi. Bense sadece dört dakika oynadım. Bu duruma çok sinirlenmiştim ve ertesi gün Blackburn'e imza attım"

"Manchester United'da geçirdiğim dönemde her zaman yedeklerle birlikteydim. A takımla birkaç kez antrenman yapma fırsatım oldu ama asla A takımda soyunma odasının bir parçası olamadım. Ferguson muhtemelen dünyanın en iyi yöneticilerinden biriydi ve onun hakkında söyleyecek kötü herhangi bir şeyim yok. Manchester United'da tüm genç oyuncuların siyah krampon giymesi gerekiyordu ve A takıma ulaşmadan önce antrenmanlarda eldiven giymek yasaktı. Ferguson birçok genç oyuncuyu takıma kazandırdı ve muhtemelen genç bir oyuncunun gelişimini sağlayacak en iyi isimdi"

2012'de oyuncunun Norveç Milli Takımı ile ilk golünü atmasının ardından King'i öven Alex Ferguson, genç oyuncunun önemli bir kariyeri olacağını sezmiş gibi görünüyordu:

"Josh King çok iyi bir iş çıkartıyor. Sezon öncesi gerçekten de çok çalıştı ve yetenekli bir futbolcu olduğunu gösterdi. Harika bir fiziğe sahip, çok hızlı bir oyuncu. İyi bir kariyere sahip olacağına inanıyorum"

King'in Bournemouth'ta forma giydiği dönemdeki teknik direktörü Eddie Howe de oyuncunun potansiyelini hemen fark eden isimlerden biri olarak öne çıktı:

"Onunla çalışmaya başladığımız dönemde hedeflerini gerçekleştirebilecek bir potansiyele sahip olduğunu hemen anladım. Üst düzey bir oyuncu olmak için ihtiyaç duyulan her şeye sahip. Tek yapması gereken şey geliştirmesi gereken özelliklerine odaklanıp, çalışmaya devam etmek. Josh'u bir oyuncu ve insan olarak çok seviyorum"