Brezilya'nın çıkardığı en büyük 10 futbol yıldızı

Öldürücü dribblingleriyle anılan Garrincha da Brezilya futbolunun en unutulmaz isimlerinden biri. Tıpkı Pele gibi Avrupa'ya gelmeyen ve kariyerinin tamamını ülkesinde geçiren Garrincha 12 yıl boyunca Botafogo forması giydi.

Brezilya için 50 maça çıkan oyuncu 12 gol atarken, 1958 ve 1962 Dünya Kupası'nı kazanan takımların içinde yer aldı. 62'de kupayı gol kralı olarak tamamlayan Garrincha, FIFA tarafından Dünya Kupası tarihinin en iyi 11'ine alınarak onurlandırılmıştı.

Kariyerinin ABD'de geçen son iki yılı dışında tamamı Brezilya'da geçen Pele, Brezilya futbolunun hiç şüphesiz en büyük yeteneği.

Diego Armando Maradona ile birlikte futbol tarihinin en büyük iki oyuncusundan biri olarak değerlendirilen Pele milil formayla 77 gole imza atarken, ülkesiyle üç Dünya Kupası zaferi yaşamıştı.

Altı Brezilya şampiyonluğu yaşadığı Santos için çıktığı 636 maçta 618 gole imzasını atan efsane isim kariyerini New York Cosmos forması altında tamamlamıştı.

Kariyerini noktaladıktan sonra futbolun içinde kalmayı tercih etmeyen Pele, Santos formasıyla iki kez Copa Libertadores'i kazanma başarısı göstererek, takımının Güney Amerika'nın en iyisi olmasını sağlamıştı.

Brezilya futbolunun yolu Avrupa'dan geçmeyen bir diğer efsanesi ise sağ bek Carlos Alberto Torres. 2016'da 72 yaşındayken hayata gözlerini yuman Carlos Alberto, sekiz sene formasını giydiği Santos ile 445 maça çıkarken, 40 gole imza attı.

13 yıl boyunca Brezilya Milli Takımı'nın sağ beki olan oyuncu, 1970 Dünya Kupası'nı kazanan takımın da bir parçasıydı. Fransa 98'den önce açıklanan 20. yüzyılın en iyi 11'inde de kendisine yer bulan Carlos ALberto kariyerini New York Cosmos'ta noktalamıştı.

Tıpkı Pele gibi kariyerinin büyük bölüm ülkesinde geçen Zico, her ne kadar bu kadar lakaptan hoşlanmasa da dünya futboluna "Beyaz Pele" lakabıyla geçmiş bir isim.

Fenerbahçe'de elde ettiği şampiyonlukla Süper Lig'in şampiyonluk yaşayan son yabancı teknik direktörü olan Zico, Avrupa'ya Udinese formasıyla adım atmış ve iki yılda 22 gole imza atmıştı.

Kariyerini Japonya'nın Kashima Antlers takımında noktalayan ve futbolu bıraktıktan sonra Japonya Milli Takımı'nı da çalıştıran Zico, şimdilerde Kashima'nın sportif direktörü olarak görev yapıyor.

Brezilya'nın bir diğer büyük yeteneği ise ülkesi için çıktığı 60 maçta 22 gol atan Socrates'ti. 2011'de 57 yaşındayken hayatını kaybeden Socrates, tıp okuduğu için "Doktor Socrates" olarak anıldı.

Politik çıkışlarıyla da dikkat çeken Socrates bir dönemin en ikonik futbol figürlerinden biri oldu. Orta sahada görev yapan Socrates 1983'te Güney Amerika'nın en iyi oyuncusu seçilirken, 2004'te Pele tarafından yaşayan en iyi 100 futbolcudan biri olarak gösterildi.

82 Dünya Kupası'nda Zico, Falcao ve Eder'den oluşan takımın kaptanlığını yapan Socrates, Brezilya futbol tarihinin en fazla sevilen milli takımlarından birinin en önemli isimlerinden biri oldu.

1984-1985 sezonunda Fiorentina formasıyla Avrupa'da da boy gösteren oyuncu bir sezon sonra Flamengo ile ülkesine dönmüştü.

Futbol tarihinin en golcü oyuncularından biri olan Romario, Brezilya futbolunun da unutulmaz golcülerinden biri.

PSV Eindhoven'da beş yılda attığı 98 golün ardından Barcelona'ya transfer olan ve burada da iki sezonda 34 gol atan Romario, milli formayla 70 kez oynadı ve 55 gol attı.

1,67'lik nispeten kısa olarak nitelendirilebilecek boyuna rğamen tarihin en büyük golcülerinden biri olarak kabul edilen Romario, 1994 Dünya Kupası'nı kazanan takımın en önemli isimlerinden biriydi.

Futbolu bıraktıktan sonra politikaya atılan Romario, son golünü 2007 yılında 41 yaşındayken Vasco da Gama formasıyla attı.

Brezilya Milli Takımı'nın 2002'de elde ettiği şampiyonluğun mimarlarından olan Rivaldo, kariyerinin en iyi dönemini beş sezon oynadığı Barcelona'da yaşamıştı.

Katalan ekibi için çıktığı 157 maçta 86 gol atan Rivaldo, sonrasında ise adeta serbest düşüşe geçti.

Milan'da tutunamayan, Olimpiakos ve AEK ile nispeten iyi bir Yunanistan dönemi geçiren efsane oyuncu, kariyerinin son döneminde Özbekistan ve Angola'da da forma giyerken, son durağı ise Brezilya'nın 4. lig takımı Mogi Mirim olmuştu. Milli takımla 74 maça çıkan Rivaldo, fileleri 35 kez sarstı.

İnanılmaz bir yetenek, muhteşem atletik özellikler, harika bir son vuruş...

Kusursuz golcünün bir dönemki tarifi olan Ronaldo hem Barcelona, hem Real Madrid, hem Inter hem de Milan forması giyerek ezeli rekabetlerin iki tarafında da yer aldı.

Yaşadığı ağır sakatlıklar olmasaydı çok daha etkileyici bir kariyeri olabilirdi ancak kazandığı iki Dünya Kupası efsane oyuncuyu Brezilya futbolunun en iyilerinden biri yapmaya fazlasıyla yetti.

98 kez giydiği milli formayla 62 gol atan Ronaldo son olarak ülkesinin köklü kulübü Cruzeiro'yu satın almasıyla gündeme gelmişti.

Messi mi Ronaldo mu sorularından önce dünya futbolunun zirvesindeki tek adam olan Ronaldinho, sıradışı yeteneğine rağmen sert bir düşüş yaşayanlardan.

David Beckham tercihini Real Madrid'den yana kullanınca 2003 yazında Beckham'ın yerine Barcelona'ya transfer olan Ronaldinho, Katalan devinin altın çağının başlangıcında önemli rol oynadı.

İki lig şampiyonluğu yaşadığı Barcelona ile bir de Şampiyonlar Ligi zaferi yaşayan Ronaldinho, 2008'deki ayrılığının ardından gittiği hiçbir takımda dikiş tutturamadı. Bir dönem Meksika ekibi Querétaro'nun da formasını giyen Ronaldinho, kariyerini 35 yaşında Fluminense'de noktaladı.

Yeni Pele olarak lanse edilen çok sayıda oyuncudan biri olarak çıktığı piyasada bu beklentinin hakkını belki de en çok veren isim olan Neymar'ın kariyeri sansasyonlarla dolu.

Henüz çok küçük yaşta Real Madrid ile deneme antrenmanlarına çıkmasına rağmen tercihini Barcelona'dan yana kullanan oyuncunun transferindeki maddi tutarsızlıklar uzun bir süre hem Neymar ve ailesini hem de Barcelona'nın başını ağrıtırken, oyuncunun PSG'ye transferi de çok ses getirmişti.

222 milyon euro ile futbol tarihinin tek seferde en fazla bonservis ödenen oyuncusu olan Neymar, Barcelona'da yakaladığı başarıyı PSG'ye taşımayı ise başaramadı.

Brezilya için 116 milli maça çıkan Neymar bu karşılaşmalara 70 gol sığdırsa da ülkesine Dünya Kupası'nı getirmeyi başaramadı.