Jurgen Klopp Liverpool Champions League Winner 06/01/19Getty Images

YORUM | Yirmi iki saniyelik final


YORUM | Onur Özgen @ozgenonur

Bir İngiliz finalinden ziyade İtalyan finaline benziyordu. Şayet hâlâ 2003 yılında olsaydık, Milan - Juventus finalindeki taktik savaşı herkes için çok ilgi çekici olabilirdi. Ertesi gün Carlo Ancelotti ve Marcello Lippi’nin birer taktik deha olduklarına dair yorumlar yapılabilirdi. Ama günümüzde bu tip oyunları genelde “sıkıcı” olarak niteliyoruz. Dün gece de biraz sıkıldık.

Öyle bir yarı final serisinden çıkmıştık ki, ister istemez acaba bunun finali nasıl olur diye düşünüyorduk. Şampiyonlar Ligi tarihinin en iyi sezonuna da en iyi finali yakışırdı tabii. Ama öyle olmadı. Nedeni Jose Mourinho’nun maç öncesindeki yorumlarında bahsettiği final baskısı mıydı? Olabilir. Ya da iki takımın da üç haftadır maç yapmıyor oluşları mıydı? Bu da oldukça mümkün. Ama galiba en büyük neden, maçın bütün senaryosunu değiştiren 22. saniyeydi.

Liverpool sanki olacakları önceden hissetmiş gibi başladı. Çok sıkıcı bir maç olacağını ve bir an önce gol bulmaları gerektiğini biliyor gibilerdi. Başlama vuruşuyla birlikte Sadio Mane ve Roberto Firmino bir anda sol kanattan depara kalktı ve Virgil van Dijk onlara doğru uzun bir top yolladı. Sonraki 10 saniyede ise baskıyla topu o bölgede tutmayı başardılar ve ardından Jordan Henderson boşluğu gördü. Kieran Trippier ve Toby Alderweireld, aralarına sızan Mane’yi kontrol etmeye çalışırken, onlara arkadan Moussa Sissoko yetişti. Sağ eli açıktı, arkadaşlarına ters taraftaki tehlikeyi işaret ediyordu; ama esas tehlike kendisiydi. Elini öyle yanlış bir zamanda açmıştı ki, Mane bunu hemen fark edip penaltıyı aldı.

Mohamed Salah Tottenham Liverpool UEFA Champions League Final 06/01/19

Ve 22. saniyeden itibaren başka bir maç oynanmaya başladı: Jürgen Klopp’un maçı. Karşı presin kralı, erken golün ardından takımını geri çekti ve Tottenham’ı kendi üstüne çağırdı. Rakibinin üstüne ise sadece beklerin arkasına atılan uzun toplarla gitti. Bu bir tür meydan okumaydı. Çünkü Amsterdam’daki rövanşın ikinci yarısında Ajax da geri çekilip skoru korumayı denemiş ve Tottenham bunun bedelini onlara çok dramatik bir şekilde ödetmişti. Klopp ise takımının savunma gücüne güveniyordu.

Futbol yazarı Scott Oliver, futbolu serbest faaliyeti hapseden düzen ile düzeni bozan hayal gücü arasındaki bir etkileşim sahası olarak tanımlıyor. Dün gece bu iki ayrı ucun çatışmasını seyrettik; bir başka deyişle düzenin hayal gücü üzerindeki tahakkümünü.

20. dakikada ilk yarı boyunca sadece 9 defa topla buluşabilen Harry Kane derine inerek Van Dijk’i peşinden sürükledi ve pozisyonunun dışına çıkardı. Ardından topu yine ilk yarı boyunca sadece 11 pas yapabilen Christian Eriksen ile buluşturduğunda ise Liverpool’un yarı sahasında büyük bir boşluk oluşmuştu. Eriksen bunu hemen gördü ve o boşluğa doğru hızla hareketlenen Heung-min Son’un önüne pasını gönderdi; karşısında ise Trent Alexander-Arnold vardı. Tottenham’ın en iyi savunma arkası koşucusu ve Liverpool’un en zayıf savunmacısı arasındaki ikili mücadeleyi ise şaşırtıcı bir şekilde maç boyunca İtalyan bir bek kadar yerinde defansif müdahaleler yapacak olan Alexander-Arnold kazandı. Van Dijk, sanki bütün takımı kendine benzetiyordu.

Virgil Van Dijk Heung Min Son Tottenham Liverpool UEFA Champions League Final 06/01/19Getty Images

75. dakikada ise Liverpool yakaladığı hızlı hücum fırsatından yararlanamamış ve beş oyuncusu rakip yarı sahada kalmıştı. Dele Alli çabuk bir şekilde ilerideki Son’a doğru oynadı. Orta yuvarlıkta topla buluşan Son, önündeki boşluğu driplingle değerlendirmeye çalıştı. İlk vücut hareketinde Van Dijk’i gerçekten geçmiş gibi görünüyordu. Ama Hollandalı bir anda vites artırdı. Anfield’daki lig maçında Sissoko ile olan pozisyonunda olduğu gibi yine epik bir düellonun içine girmişti. Rakibi ceza sahasına tam ulaşmışken bir anda çok kararlı bir omuz şarjı yaptı, Son ile topun arasına girdi ve tehlikeyi kornere uzaklaştırdı. Böylece 2005-06'dan bu yana bir Şampiyonlar Ligi sezonunu en fazla dakika oynayıp çalım yemeden tamamlayan ilk oyuncu oldu (kaleciler hariç).

Tottenham’ın hayal gücünün, Liverpool’un düzenine karşı bir an için üstünlük kurar gibi olduğu; ama sonunda yine boyun eğdiği iki pozisyon işte buydu. Başka yok.

Evet, eğlenceli değildi. Belki Mourinho’nun da dediği gibi bu bir Premier Lig maçı ya da Lig Kupası finali olsaydı; 90 dakika boyunca ilgimizi korumakta zorlanabilir, hatta belki televizyonu bile kapatabilirdik. Ama yıllardır bizi fazlasıyla eğlendiren Klopp ve takımının zaferine şahit olabilmek için biraz sıkılmaya da değerdi.

Goal twitter
Reklam

ENJOYED THIS STORY?

Add GOAL.com as a preferred source on Google to see more of our reporting

0