FUTURE OF FOOTBALL Tactics GFXGetty/Goal

YORUM | Tiki-taka ve gegenpressing: Futbolun bir sonraki taktik devrimi ne olacak?


YORUM: Charles Watts | ÇEVİRİ: Onur Özgen


Futbol hiç durmayan bir oyun.

Göz açıp kapayıncaya kadar fikirler ve metodolojiler değişiyor. Bir süre dünyayı tiki-taka yönetti. Pep Guardiola'nın Barcelona'sı tarafından mükemmelleştirilen ve o takımın fethettiği İspanya Millî Takımı tarafından kopyalanan topa sahip olma oyunu hükümdarlık kurdu.

Bu, tüm dünyada benimsenen bir taktikti. Topa sahip olmaya dayalı oyun tarzı bir kural hâline geldi, ancak artık eğilimler değişti. Topa sahip olma oyununun yerine yerine yüksek yoğunluklu pres oyunu tahta çıktı.

Zamanla tiki-taka'nın yerini gegenpressing (karşı pres) aldı ve şu anda borusu öten Guardiola değil Jürgen Klopp. Ama ne kadar süreyle? Yüksek yoğunluklu pres oyununun hükümdarlığı sürecek mi, yoksa yakında eğilimin bir kez daha değiştiğini görebilir miyiz? Ufukta başka bir taktiksel devrim var mı?

Feyenoord'un eski teknik direktörü Jaap Stam, Goal'e verdiği demeçte, "Bunun birkaç yıl içinde değişeceğini sanmıyorum," diyor. "Ama yine de en önemli şeyin antrenör ve onun nasıl oynamak istediğinin olduğunu düşünüyorum. Bir antrenör olarak takımınızın başına geçmeli, kadronuza ve oyuncularınızın kalitesine bakmalı ve sonra belli bir oyun şeklini seçmelisiniz. Klopp ve Guardiola gibi antrenörler, istedikleri gibi oynayabilecek bir takımı satın alma fırsatına sahipler. Çok fazla para harcayabilen büyük kulüplerin başındalar. Pep, topa sahip olma oyunu oynamak istiyor, ancak Premier Lig'de bu şekilde bazen rakiplere kontratak fırsatları verdiğini ve bu yüzden kalesinde goller gördüğünü öğrendi. Bu yüzden bazen biraz geri geçilmeyi ve bekleyip doğru zamanda baskı yaparak topu geri kazanma yolunu seçti."

Klopp'un 2015'te Premier Lig'e gelişi ise futbolun oynanma biçiminde oldukça dramatik bir değişime denk geldi. Alman antrenörün kendi takımını kurması biraz zaman aldı, ancak şu an Merseyside ekibini ülkenin en iyi takımına dönüştürmüş ve 30 yıl içindeki ilk lig şampiyonluğunun eşiğine getirmiş durumda.

Jurgen Klopp Liverpool 2019-20Getty Images

Liverpool son iki sezonunda ligde yalnızca iki kez yenildi ve Nisan 2017'den bu yana Anfield'da hiçbir lig maçını kaybetmedi. Klopp'un takımı güçlü bir omurgaya sahip, bekleri en az kanatları kadar tehlikeli ve ileri üçlüdeki Mohamed Salah, Roberto Firmino ve Sadio Mane sürekli yer değiştiriyor.

Klopp bu durumu Liverpool.com' a şöyle açıklıyor: "Sistemimiz, ön taraftaki üçlüyle oynadığımızda elmas gibi bir şeye dönüşüyor: Bu 4-5-1, 4-3-3, 4-2-3-1 ya da 4-1-4-1 olabilir. İllâki buna bir isim vermem gerekirse, iyi bir sistem demeyi tercih ederim. Ama bu asla sistemle ilgili değil, tamamen oyuncularla ilgili bir şey. Benim işim, oyuncuları takıma en iyi şekilde yardımcı olabilecekleri bir pozisyonda oynatmak. Bunu sistemle yapabilirsem, yaparım, ama hafta boyunca yapmaya çalıştığımız şey bu değil; çünkü günün sonunda oyuncuların içgüdüsel olarak oynamaları gerekiyor."

Yine de Liverpool'u izleyince, topu hızlı bir şekilde geri kazanma ve önde basma arzusunun, antrenman sahasında tekrar tekrar çalışılarak edinilmiş bir şey olduğu açıktır.

Son yıllarda ise bu taktiksel değişimi sadece Liverpool'da görmedik. Unai Emery, bunu Arsenal'a getirmeyi denedi ve başarısız oldu; çünkü orta sahada bunun üstesinden gelebilecek oyuncuları yoktu. Öte yandan Ralph Hasenhüttl, benzer faaliyetleri gösteren Southampton'da bazı başarılar elde etti, Championship'te ise Marcelo Bielsa'nın yoğun oyun tarzıyla Leeds United yükselişe geçti.

Hiç şüphe yok ki, oyunun hızı yıllar içinde arttı ve birçoğu şu anda akademilerden gelen genç oyuncular, seçkin atletlerin nitelikleriyle donanmadıkları takdirde gelecekte en üst seviyede olmalarının zor olacağını biliyor.

Şu anda Watford'ın 23 yaş altı takımından sorumlu olan Ömer Rıza, "Bence oyun her zaman değişecek," diyor. "Oyun giderek daha hızlı ve fiziksel bir hâle geldiği için muhtemelen en üst düzeyde rekabet edebilmek için bu özelliklere sahip olmanız gerekecek. Gençlik düzeyinde iki amaç var. Birincisi, 23 yaş altı takımındaki oyuncuları A takımı zorlayacakları bir seviyeye çıkarmak. İkincisi ise temel şeyleri geliştirmek ve onları profesyonel futbolun zorluklarıyla başa çıkmaya hazır kılmak. Antrenör olarak her şeye odaklanmaya çalışıyorum. Antrenmanların yoğunluğu çok önemli, çünkü aksi takdirde A takıma adım attıkları an kaybolurlar."

Omer RizaAlan Cozzi/Watford FC

Ömer Rıza şöyle devam ediyor: "Bu yüzden elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyorum. Yoğunluk bakımından, A takıma geçtiklerinde daha yüksek bir seviyede antrenman yapıyorlar ve taktiksel olarak rakibin nasıl yenileceğini, rakiple nasıl başa çıkılacağını ve bir maçı kazanmak veya bir maçı korumak için neler yapılabileceğini görüyorlar. Kesin olarak bildiğimiz şey, bir oyuncunun artık aynı antrenörün yönetimi altında uzun süre oynamayacağıdır, bu yüzden de uyum sağlayabilmeliler, farklı şekillerde ve pozisyonlarda oynayabilmeliler. Bundan dolayı genç oyunculara oyun hakkında dar bir anlayış vermemeniz önemlidir. Onlara geniş bir bakış açısı kazandırmalı ve sezon boyunca farklı sistemlere ve taktik türlerine maruz bırakmalısınız. Watford'daki müfredatımızda bunu kesinlikle sağlıyoruz. Bir sistemi bir dönem oynayabilir ve sonra farklı bir sistemi izleyebiliriz. Düşük blok, orta blok ya da rakip yarı sahada pres uygulayabiliriz. Onlara uyum sağlayabilmeleri için oyunu öğrenmenin bir dizi farklı yolunu sunduğumuzdan emin olmalıyız."

Farklı stillere uyum sağlayabilmek, futbolda herhangi bir seviyede uzun süreli başarıların tadını çıkarmak amaçlanıyorsa, her oyuncu için önemli bir özellik olmaya devam ediyor. Ömer Rıza'nın belirttiği gibi, günümüzde bir antrenörün bir işteki kısa ömrü, oyuncuların jübilelerinden önce birkaç farklı felsefeye uyum sağlamaları gerektiği anlamına geliyor.

Karşı pres sanatı şu anda birçok antrenörün seçimi olabilirken, her zaman farklı gözlerden görülebilecek başka şeyler de var.

Ekim ayında Feyenoord'un başındaki görevinden istifa eden Stam, oyunculuk günlerinde Sir Alex Ferguson, Carlo Ancelotti ve Roberto Mancini ile çalışmış olabilir, ancak yine de çocukken Hollanda'da yetiştirildiği üzere topa sahip olmaya dayalı oyun anlayışına inanıyor.

Bu oyun tarzını 2016'da başına geçtiği Reading'e getirmiş ve 2017 play-off finalinde karşılaştıkları Huddersfield Town'a karşı penaltı atışlarında kaybederek Premier Lig'e yükselme şansını kaçırmışlardı.

HD Jaap Stam

47 yaşındaki antrenör, "Kopyalamayı seven biri değilim," diyor. "Takımlarımın topa sahip olarak oynamasını, topu almasını ve pozisyona girip skor üretme şansı varsa bunu hızlı hareket ederek yapmasını seviyorum. Oyunculuktan sonra antrenörlüğe başladığınızda kendi felsefenizi ve düşünce tarzınızı yaratmaya başlarsınız. Tabii ki kariyerinizde birlikte çalışma fırsatını bulduğunuz bazı antrenörler ve onların maçlara ve antrenmanlara olan yaklaşım biçimleri aklınıza gelecektir, ancak bunu nadiren kendim için kullanmışımdır."

Stam şöyle devam ediyor: "Reading'in başına geçmeden öne onları izlemek için çok zaman harcadım. Nasıl oynadıklarına baktım ve 4-4-2'yi çok kullandıklarını, topa sahip olmadan çok fazla direkt bir şekilde oynadıklarını gördüm. Göreve geldikten sonra ise ilk günden itibaren takımımızın düşünme şeklini incelemeye başladık. Birçok maçta işe yaradı, bazen elbette yaramadı, ancak belirli bir şekilde oynamaya çalıştığınızda bunların olması her takımda normaldir. Her zaman biraz kumar oynarsınız. Bu, oyuncuların hoşuna gidecek mi? Kendilerine güvenmeye başlayacaklar mı? Ama biz oyuncuların zevk almalarını istedik ve buna inanmaya başladılar. Sezon başında işler çok kolay değildi, ama giderek her şey onlar için daha kolay hâle geldi ve ilk sezonumuzda birçok maç kazandık."

Futbolda son yıllarda görülen en büyük değişikliklerden biri de kalecilerden oyuna katılmalarının istenmesi.

En tepede kalmak istiyorsanız artık kalenize gelen şutları iyi kurtarmanız yeterli değil, inanmıyorsanız Joe Hart'a sorun. Günümüzde kaleciler geriden oyun kurabilmeli, baskı altında topa sahip olacak kadar ayaklarına hâkim olabilmeli ve daha sonra baskıyı alt edip, bir kontratak başlatmak için isabetli bir pas verebilmeli.

Alisson'un gelişi Liverpool'un dönüşmesine yardımcı oldu, bu transfere ise 2017'de Guardiola tarafından Benfica'dan Manchester City'ye getirilen Ederson ilham oldu.

Şu anda Rapid Wien'de bulunan, Chelsea'nin eski kalecisi Jurgen Macho, Goal'e verdiği demeçte, "Modern kaleciler artık oyuna daha fazla katılıyor," diyor. "Maç sırasında büyük rol oynuyorlar."

Ederson Pep Guardiola Manchester City CompositeGetty

Macho sözlerine şöyle devam ediyor: "Kaleciler artık taktiklere entegre edilmiş durumdalar. Teknik olarak, topla oynayabilmeniz gerekir ve bu futbolun gittiği yöndür. Ayrıca daha zinde olmalısınız. Benim için bir kalecinin kurtarışlar konusunda hâlâ iyi olması gerekiyor. İlk önce kalene gelen şutları kurtarman gerekiyor. Bu kısım asla değişmeyecek. Ama artık iki şeyi de yapmanız lâzım."

"Kaleci, benim oyun tarzımın içinde çok önemli," diye ekliyor Stam. "Yıllar önce sadece kaleyi savunup, topu rastgele ileriye göndermek için kullanıldılar, ancak şimdi oyun kurmaları ve doğru pas tercihlerini bulmaları gerekiyor."

Kalecilik sanatının son yıllarda nasıl değiştiği, futbolda antrenörlüğün tüm yönlerinde gördüğümüz değişimi yansıtıyor. Denenmiş ve test edilmiş yöntemler her zaman kalacak; ancak yeni fikirler ve gençlik felsefeleri oyunun gelişmeye devam etmesini sağlayacak.

"Daha değişecek çok şey var," diye öngörüyor Stam. "Bence antrenörler önümüzdeki birkaç yıl içinde taktikler hakkında daha fazla düşünecekler. Önceden çok iyi bir performans göstermiş ve çok sayıda kupa kazanmış bir antrenör olabilirsiniz, ama oyun sürekli değişiyor. Oyuncular daha hızlı hâle geliyorlar. Bu yüzden insanlar taktikler ve neler yapılabileceği hakkında daha fazla düşünüyorlar."

Reklam

ENJOYED THIS STORY?

Add GOAL.com as a preferred source on Google to see more of our reporting

0