Ali Palabiyik Pepe Alvaro Negredo Fenerbahce BesiktasAA

YORUM | Sahi 'kollanan bir Beşiktaş' vardı, n'oldu ona?


ŞENOL GÜNEŞ DENEY YAPMAYI BIRAKMALI


Şenol Güneş, Kadıköy'deki maçın kanatlarda çözüleceğini düşünmüş.

Beşiktaş, Fenerbahçe'nin penaltı golüne kadar hücumda 4-4-1-1, yerleşik savunmada ise 6-3-1 gibi bir diziliş ortaya koydu. Cenk Tosun çoğunlukla sol kanattaydı.

İşe yaradı mı? Hayır.

"Penaltı olmasa neler olurdu?" sorusundan öte, Beşiktaş'ın gole kadar rakibine verdiği geçiş hücumu fırsatlarına odaklanmak lazım. Beşiktaş merkezdeki üçgenlerini kendi isteğiyle kaybedince, topa hakimiyet yeteneğini kaybetti ve rakibe maçı bir noktada domine etme şansını verdi. Ricardo Quaresma'nın atılması Beşiktaş adına gizli bir lütuf oldu. Siyah beyazlı ekip ancak bu dakikadan sonra kendi düzenine dönebildi.

İkinci yarıda 10'a 10 devam eden maçta rakibini kendi ceza sahasına hapseden Beşiktaş'ın bir net penaltısı, bir de nizami golü verilmedi. Maçın ikinci devresini saha içerisinde değerlendirmek güç. Gerginliği yönetmeyi bilen taraf Fenerbahçe'ydi, sonuca giden de onlar oldular.

Ricardo Quaresma demişken...


Q7 BEŞİKTAŞ'A ZARAR VERMEYE DEVAM EDİYOR


Beşiktaş, Ricardo Quaresma'nın oyuncağı değil.

Ricardo Quaresma ayağında tutamadığı topun ardından var gücüyle Mathieu Valbuena'ya tekmeyi salladıktan sonra sarı kartı görünce, tribünlerdeki ve ekran başındaki Beşiktaşlıların çok büyük bir kısmı "Umarım ikinci yarının başında oyundan alınır, yoksa atılacak" demiştir.

Nerden bilsinler dakikalar içinde ikinci sarı kartını görecek kadar pervasız olduğunu!

Ricardo Quaresma Besiktas 2392017AA

Ama bilmeleri lazım. En başında da Şenol Güneş'in bilmesi lazım. Portekizli oyuncu, Fenerbahçe'ye karşı oynadığı 9 lig maçında 6 sarı kart, 1 kırmızı kart gördü. Beşiktaş'taki toplam 6. kırmızı kartı.

Kötü şut tercihleri, kötü çalım tercihleri, geriye koşmadaki sıkıntılar... Bunlar yetmiyormuş gibi, Beşiktaş büyük maçlarda "Acaba Quaresma atılmadan oyunda kalabilecek mi?" diye tedirgin kalıyor.

Şenol Hocam, nereye kadar? 


ATIBA OUT, TOLGAY IN


Demir Adam Atiba Hutchinson, 2016-17 sezonunun sonlarına doğru imdat sinyallerini göndermeye başlamıştı. Bu sezon da, bildiğimiz Atiba gibi değil.

Fakat bunda fiziki durumundan öte, Beşiktaş'ın teknik yapısının etkisi var. Siyah beyazlı ekip, kendi futbolunu dikte etmek için Tolgay Arslan ve Oğuzhan Özyakup'u birlikte oynatmalı. 

Atiba'nın topla katetme yeteneği hiçbir zaman iyi değildi. Rakipler onun üzerinde ciddi bir baskı kurup, Beşiktaş'ın dikine gitme yeteneğini sekteye uğratabiliyorlar. 

Şenol Güneş hem Atiba'yı daha ekonomik kullanmak hem de oyunu domine edebilmek adına, orta alanını kontrol yeteneği yüksek teknik oyuncularından oluşturmalı.

Bugünün futbolunda ön libero, ya da amiyane tabirle 'çapa' diye tarif edilen oyunculara o kadar da ihtiyaç duyulmuyor.


BEŞİKTAŞ'IN MENTAL KUVVETİ DAHA YÜKSEK OLMALI


Büyük maçlarda iç saha avantajını Fenerbahçe'den daha iyi kullanan bir takım yok.

Maçın öncesinde, esnasında ve hatta hemen sonrasında bile hakemler üzerinde baskı kurmayı, rakibi sinirlendirip karakter dışı aksiyonlarda bulundurtmayı çok iyi beceren, psikolojik olarak çok kuvvetli bir ekip.

Beşiktaş buna rağmen, bu deplasmana psikolojik olarak zayıf çıkmaya devam ediyor.

Taktik, teknik, kararlar... Beşiktaşlı oyuncular, Fenerbahçeli futbolcuların ve tribünlerin ilk gergin anlarında kontrollerini kaybediyorlar.

Siyah beyazlı ekibin gelecek sezon bu deplasmana gelirken mental olarak çok daha ciddi bir hazırlık sürecinden geçmesi lazım. Bu işte de aslan payı Şenol Güneş'e ait.

Ama o da bu gerginliğe kapılıp, kendini oyundan attırıyor...


SAHİ 'KOLLANAN BEŞİKTAŞ' VARDI, N'OLDU ONA?


Son söz de 'Beşiktaş kollanıyor' yaygarası koparanlara...

Belki bu maçtan sonra bu bozuk plağı tekrar tekrar çevirmeyi bırakırsınız düşüncesindeyim.

Aksi takdirde, sezon sonu tesellileriniz Kadıköy'deki derbi galibiyetleri olmaya devam edecek.

Reklam

ENJOYED THIS STORY?

Add GOAL.com as a preferred source on Google to see more of our reporting

0