YORUM | Rezzan Yetiş @rezzan_yetis
Futbola ara verildiğinden bu yana liglerin ne zaman döneceğine dair birçok teori üretiliyor. Akıbeti en çok merak edilen liglerin başında ise Premier Lig geliyor. En ilginç sezonlarıdan birini geçiren Premier Lig geri dönecek mi, yoksa 30 yılın ardından şampiyonluğa sansasyonel bir başarı göstererek yakınlaşan Liverpool şampiyon mu ilan edilecek? Üstelik bunların yanı sıra sezon iptali gibi bir ihtimal de söz konusu.
İngiltere’de bu belirsizlik sürerken Avrupa’nın geri kalanı için durum aynı değil. İlk büyük örnek Fransa’dan. Ligue 1’de 2019-20 sezonu sona erdi, PSG’nin şampiyonluğu tescil edildi. Bunun ardından özellikle sezon iptali ihtimaline karşın karamsarlık yaşayan Liverpool taraftarları benzer bir adımın Premier Lig’de de atılabileceğini düşünmeye başladı.
Avrupa’nın 5 büyük liginden geri dönüş adına keskin bir adım atan bir diğer lig de Bundesliga oldu. Angela Merkel yönetiminde toplanan Almanya hükümeti, 1. ve 2. futbol liglerinin mayısın ikinci yarısında "seyircisiz" olarak yeniden başlatılması için yeşil ışık yaktı.
1 Mayıs tarihinde Premier Lig yönetimi ve kulüpler bir araya gelmiş; kulüpler sezonun devam etme talebini yönetime iletmişti. Henüz resmî bir karar alınmazken kulüpler bu isteğindeki kararlılıklarını teyit etmişti. Bu toplantının ardından yakın zamanda Premier Lig için de net adımlar atılması bekleniyor.
Ligin başlaması durumda - ki bu durum neredeyse tüm ligler için geçerli- uzun bir süre seyircilerin stadyumlara alınması beklenmiyor. İngiltere Futbol Federasyonu Başkanı Greg Clarke’ın da belirttiği gibi Premier Lig’de 2020-21 sezonunda dahi taraftarların tribünleri doldurma ihtimali çok düşük.
Seyircilerin maçlara gidememesi, yalnızca onların bu zevkten mahrum kalması ve futbolcuların dolu tribünler önünde oynayamamasının dışında çok daha büyük bir dezavatajı var: Ekonomik kayıp. Giderek daha da ticarileşen futbol sektöründe birden fazla kâr eden organlar var. Bu sebeple koca bir sezonun seyircisiz oynanması başta kulüpler olmak üzere oyunun içine dahil olan her kişiyi ve kurumu önemli derecede etkileyecek.
Futbol ekonomisi öğretim üyesi Kieran Maguire, 2020-21 Premier Lig sezonunun seyircisiz oynanması ihtimali üzerine BBC’ye özel grafikler hazırladı ve muhtemel sonuçlar üzerine analizler yapt. Maguire’ın analizlerine bakıldığında 2018-19 sezonunda Premier Lig’in 6 büyük kulübü, maç günlerinden toplamda 495 milyon sterlin değerinde kâr elde etti; ki bu ligin tamamımın %73’üne denk geliyor. Bu kulüplerin arasında ilk sırayı ise stadyum kapasitesi en geniş olan ve ortalama en yüksek seyirciyi tribünlerine dolduran Manchester United geliyor. Kırmızı Şeytanlar 2018-19 sezonunda maç başına yaklaşık 4 milyon sterlin elde ediyordu. En az geliri ise 232 bin sterlin ile Bournemouth kazanıyordu.
Çoğu insan modern futbolda maç günü gelirinin kulüplerin kazancını çok fazla etkilemediğini; daha çok yayın gelirlerinin önemli olduğunu düşünebilir. Premier Lig’in ilk sezonunda; yani 1992-93 sezonunda maç günü geliri, kulüplerin sezonun toplamında elde ettiği kazancın %43’ünü oluşturuyordu. Bugüne bakıldığında bu pay %13’e kadar geriledi. Ancak maç günü gelirleri, kulüplerin maaş giderlerinin de %22’sini karşılıyor; ki bu yadsınamayacak derecede önemli bir pay.
GettySeyircilerin olmayışı yalnızca maç günü gelirlerini etkilemekle kalmayacak; aynı zamanda catering, güvenlik, saha içi çalışanları maç günlerine özel personel ihtiyacını da düşürecek. Örneğin Manchester United, Old Trafford’da oynanacak her maç için 3340 personel görevlendiriyordu. Kulüplerin maaş harcamalarının çok düşük bir bölümünü kaplasalar da 2020-21 sezonunun seyircisiz oynanacağı düşünülürse bu personellerin büyük bir kısmına ihtiyaç duyulmayacak.
Yalnızca 2018-19 sezonundan elde edilen verilere bakıldığında Premier Lig kulüpleri toplamda 677 milyon sterlini yalnızca maç günü gelirlerinden elde ediyorsa; bütün bir sezonun seyircisiz oynanması özellikle kasası yeterince dolu olmayan kulüpleri zora sokacak. Kimileri oyuncu maaşlarını daha da indirecek; kimileri iflasın eşiğine bile gidebilecek.
Ekonomiye girmişken yayın gelirlerine değinmeden olmaz. Bu gelir, Premier Lig ekipleri için devasa bir faktör çünkü buradan alınan para diğer akışları da etkiliyor. Örneğin geçtiğimiz sezonu 20. Sırada bitirerek ligden düşen Huddersfield, yalnızca yayın gelirlerinden yaklaşık 96 milyon sterlini kasasına koymuştu. Geçtiğimiz sezon yayın gelirlerinden en büyük payı ise 152 milyon sterlin ile Liverpool almıştı.
Bu açıdan bakıldığında seyircisiz oynama fikrinden önce sezonun iptal edilme ve geri kalan maçların oynanmaması durumunda en büyük darbeyi Liverpool yiyecek. Evet, 25 puan farkla lider olan, sezon boyunca tek bir yenilgi almayan ve 30 yıllık hasretini sonlandırmak üzere olan Liverpool’un şampiyonluktan mahrum edilmesi devasa bir yıkım olur. Ekonomik anlamda da büyük kayıplar yaşayacak olan Kırmızılar, iptal senaryosunda geri kalan maçların oynanmaması durumunda 55 milyon sterlinlik geliri kaybetmiş olacak. Ayrıca hem yerel hem de uluslararası yayıncıların henüz oynanmayan maçlar için kulüplere verdiği yayın hakkı gelirlerini geri isteme tehlikesi de bulunuyor. İngiltere’ye bakıldığında iptal senaryosunda kulüplere ödenen toplamda 762 milyon sterlin yayıncı kuruluşlar tarafından geri talep edilebilir.
Futbolcular endişeli
Manchester City’nin Belçikalı yıldızı Kevin de Bruyne, Premier Lig’in finansal kaygılar yüzünden döneceğini düşünürken birçok futbolcu bu fikri olumlu karşılamıyor.
De Bruyne’nün takım arkadaşı Sergio Agüero, Premier Lig’de oynayan futbolcuların çocuğunun geri dönüş fikrinden endişe duyduğunu dile getirdi ve El Chiringuito’ya verdiği röportajında şöyle söyledi: “Korkuyorum. Kendimi eve kapattım, kimseyle temasa geçmeyeceğim. Ancak futbol dönerse bulaştıracağım tek kişi kız arkadaşım. Virüsü kapsa da kendini etkilemeyip başkalarına bulaştırabilen insanlar varmış. Bu yüzden evimden çıkmıyorum. Belki ben de hastayımdır ve bilmiyorumdur.”
Chelsea forması giyen savunma oyuncusu Antonio Rüdiger, bir Alman TV kanalına “Futbol oynamaya devam edersek tehlike oluşacak. Dünyanın dört bir yanında insanlar olurken futbola dönmeyi kabul etmiyoruz. Buna benim vicdanım el vermez” diyerek sahalara geri dönmek hakkındaki düşüncesini böyle dile getirdi.
Ayrıca The Sun gazetesinde yer alan habere göre İngiltere’den ayrılıp ülkesine giden Premier Lig’deki yabancı oyuncuların ailelerinin yeniden İngiltere’ye dönmeme konusunda baskı yaptığı bilgisine yer verdi.
