Roman Abramovich ChelseaGetty Images

YORUM | Modern futbolu belirleyen maç: Manchester United 4-3 Real Madrid


YORUM: Alex Keble | ÇEVİRİ: Can Doğan


2012’de Drogba’nın kazandıran penaltı vuruşunun ve John Terry’nin Allianz Arena’da UEFA Şampiyonlar Ligi kupasını kaldırmasının ardından Roman Abramovich’in tutkusu sonunda fark edildi ve büyük övgü aldı.

Ancak bu tarihten 9 sene önce Old Trafford’daki o gece hiç yaşanmasaydı böyle bir şey gerçekleşmeyecekti.

7 gol, Ronaldo’nun yaptığı hat-trick, geri dönüşün kıyısından dönülmesi ve sahada yer alan Zinedine Zidane, Luis Figo, David Beckham ve Ruud van Nistelrooy gibi yıldızlar: 2003 yılında Manchester United’ın UEFA Şampiyonlar Ligi rövanş maçında Real Madrid’i 4-3 mağlup ettiği karşılaşma 21. yüzyılın en büyük futbol maçlarından biri olarak kabul edilir.

O maçın tek bir adam üzerindeki etkileri, Old Trafford’da gerçekleşen olaylarla karşılaştırıldığında çok ağır basıyor.

Abramovich, futbolu seven biri olarak büyümedi. Rus iş adamı Chelsea’yi almadan önce futbolla ilgili neredeyse hiçbir şey bilmiyordu. Ancak 23 Nisan 2003 tarihinde oynanan ve hala “gerçekten çok güzel bir maç” olarak tanımlayacağı Manchester United – Real Madrid karşılaşması onu bir futbol kulübü satın alma konusunda ikna etmişti.

Bu karşılaşmadan sonraki 1 ay içinde Chelsea ile görüşmelere başlayan Abramovich, sadece 10 gün içerisinde devralma işlemlerini tamamladı. Bu işlemin ardından sadece 2 ay sonra oyuncu transferleri için 100 milyon sterlin harcamıştı bile…

Manchester United’ın Real Madrid’i 4-3 mağlup ettiği maçtan 2 yıl 1 hafta sonra Chelsea, Manchester United ve Arsenal’in 9 yıllık hegemonyasına son vererek İngiltere Premier Lig şampiyonu oldu.

Ronaldo Manchester United Real MadridGetty Images

Abramaovich’in Londra’nın batısında yaptığı bu şey, futbol tarihinin en önemli anlarından biri olarak kabul edilmelidir.

Manchester’da oynanan maç sayesinde futboldaki atmosfere neredeyse aşık olan Abramovich, maçın ardından vakit kaybetmeden İngiltere’de satın alınabilecek kulüpleri araştırmaya başladı. İkinci evinin West Sussex’de olması sebebiyle Londra’daki bir kulübü almak isteyen Abramovich, Tottenham ile ilgili bilgileri aldıktan sonra Chelsea’de karar kıldı.

Ama tabi hikaye burada bitmiyor. Chelsea’nin satın alma işleminin önünde bir engel daha vardı.

2002-03 sezonunun son haftasında Chelsea’nin UEFA Şampiyonlar Ligi’ne katılması için Liverpool’u mutlaka yenmesi gerekiyordu. Jesper Gronkjaer’in golüyle kazanılan 2-1’lik maçın ardından Chelsea, Şampiyonlar Ligi vizesini cebine koydu. Eğer bu başarı elde edilmeseydi Abramovich; Claude Makalele, Hernan Crespo ve Juan Sebastian Veron gibi yıldızları takıma getiremeyebilirdi.

Rus iş adamının yakın çevresindeki insanlar, Abramovich’in bir hevesle Chelsea’yi satın aldığını ve kısa sürede bundan sıkılacağını düşünse de Abramovich yoluna devam etmeyi seçti.

Abramovich’in ilk teknik direktör transferi Jose Mourinho da, en az Rus iş adamı kadar Premier Lig’in kaderini değiştirdi.

2004 yılında Porto ile UEFA Şampiyonlar Ligi’ni kazandıktan kısa bir süre sonra Chelsea’nin başına geçen Mourinho, ilk basın toplantısında kariyerinin geri kalanındaki psikolojik savaşların temelini atmıştı.

Jose Mourinho Chelsea 2015-16Getty

Arjen Robben, Ricardo Carvalho ve Didier Drogba transferleriyle güçlenen Chelsea, Mourinho önderliğinde Arsenal’in “Yenilmezler” kadrosunu yakın zamanda tahtından indirecekti...

2004-05 sezonunda Premier Lig’i sadece 15 gol yiyerek ve 95 puan toplayarak zirvede tamamlayan Chelsea’de Jose Mourinho; EURO 2004’ü kazanan Yunanistan ve Rafael Benitez’in Liverpool’uyla birlikte 2000’li yılların en defansif yapısını oluşturdu.

Mourinho’nun taktikleri 2020 yılında Premier Lig’de artık geçerliliğini yitirse de, İngiltere hala onun ve mirasına saygı duyuyor.

Abramovich’in Chelsea’yi daha izlenebilir bir takım haline getirme çabalarına rağmen Mourinho’nun “otobüsü park etme” taktiği 2012 yılında İngiliz ekibe UEFA Şampiyonlar Ligi şampiyonluğunu getirdi.

Bu başarının öncesinde UEFA Şampiyonlar Ligi’ni kazanmak Abramovich için büyük bir takıntı haline gelmişti. Bu takıntı Rus iş adamının acımasız bir kimliğe bürünmesine neden olmuştu. Abramovich; Luiz Felipe Scolari’yi 7 ay, Carlo Ancelotti’yi ise 1 yılın ardından kovduktan sonra Andre Villas-Boas’a çok fazla sabretmedi. Bu 3 isim de Chelsea’ye daha izlenebilir bir futbol oynatacaklarına dair söz vermiş olsa da, bunu gerçekleştirememişlerdi.

Geçici teknik direktör olarak takımın başına geçen Roberto Di Matteo’nun yönetimi ise planlarda yer almıyordu. Di Matteo yönetimindeki Chelsea, yarı finaldeki Barcelona ve finaldeki Bayern Münih eşleşmesine ortalama yüzde 27,5’la topla oynadı.

 Kazanılan Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu kesinlikle Abramovich’in hayal ettiği gibi olmasa da, 9 yıl önce Manchester’da başlayan yolculuk sona ermişti.

Futbolla hiç ilgisi olmayan bir adam, Nisan ayının sıradan bir gününde Old Trafford’da oynanan 90 dakika sonunda bütün futbol endüstrisini baştan aşağı değiştirecek bir karar aldı.

Sadece spor tarihiyle bağları olmayan biri “sahadaki başarıyı satın almaya” cesaret edebilirdi.

Abramovich bunu denedi ve başardı. Bununla birlikte futbol artık asla eskisi gibi olmayacak.

Reklam

ENJOYED THIS STORY?

Add GOAL.com as a preferred source on Google to see more of our reporting

0