2018-19 sezonu Fenerbahçe için öyle bir hal aldı ki sarı-lacivertli taraftarlar hayatın en büyük sınavlarından birini veriyor. Ligin bitimine 10 hafta kalmasına rağmen takımın hem puan hem de oyun anlamında 'küme düşme' bölgesinde yer alması bile taraftarı yıldıramıyor.
Sabır taşına dönüşmüş Fenerbahçe taraftarı, 10 kişi Rizespor'a karşı kendi evinde ölüp ölüp dirilen, bir penaltı golüyle galip gelebilen bu takımı 90 dakika susmadan destekledi. Türkiye'deki futbol şartlarını ve iklimini düşününce bu durumun size normal gelme ihtimali yok.
Fenerbahçe takımında bu sezon, oyun içinde skora bağlı olarak anormal seviyede bir acemilik söz konusu. 11'e 11 oyunda rakibinin üzerine gidip galibiyetin sinyallerini veren takım, rakip 10 kişi kaldıktan sonra ipleri tamamen rakibine verdi. Moroziuk kırmızı kart gördükten sonra Rizespor'un mu yoksa Fenerbahçe'nin mi 10 kişi oynadığını kestirmek gerçekten zordu. Fenerbahçe'nin bu sezonki durumuna alıştık ancak bu durum ne zamana ve nereye kadar böyle gidecek, kimse bilmiyor.
Fenerbahçe akan oyunda ciddi problemler yaşıyor. Hücuma çıkma, pozisyon bulma konusunda eskiye nazaran daha etkililer ancak bu kez de geri dönüşlerde olmadık hatalar, zaafler veriyorlar. Skor ve şartlar onların lehine giderken de gereksiz bir telaşa kapılıyorlar. Okan Buruk'un kırmızı kart sonrası oyuna yaptığı hamle ve formasyonu 4-4-1'e getirmesi Fenerbahçe'nin tüm dengelerini alt üst etti. Ayağında top tutamayan, pas trafiğini sağlayamayan, kendi evinde deplasmandaymış gibi davranan bir Fenerbahçe izledik.
3 puan her zaman güzeldir ama eminim Kadıköy'deki taraftarların birçoğu yine kafada binlerce soruyla evine dönüyor. Ligin bitimine az bir süre kala bunların devam etmesi Fenerbahçe adına korkunç bir tablo çiziyor. Fenerbahçe böyle oynamaya devam ettikçe karşısına çıkan rakipler daha dirençli, daha istekli, daha savaşçı oluyor.
Fenerbahçe yönetimi, teknik ekibi ve futbolcuları taraftarların desteği için minnettar olmalı. Ancak şu da bilinmeli ki; taraftarlar bir şeyin değişmesi için kulübe fayda sağlamaya çalışıyor. Şayet bir şeylerin değişmeyeceğinin farkına varırlarsa bu çizgiden çıkmakta haklılar. Fenerbahçe Kulübü günü kurtararak ilerleyen bir kulüp profilinden derhal çıkmak zorunda.
Gelecek hafta Başakşehir deplasmanı var ve maalesef bugünkü oyun, gelecek hafta da Fenerbahçe'yle ilgili çok farklı şeyler yazamayacağımızın sinyalini veriyor.