“5. sıra mı? İyiymiş!”
Sadio Mane, hediyesini yüzünde bir gülümseme ile karşılıyor.
Futbolcular her zaman bireysel ödülleri önemsemediklerini söyler, ancak onlara inanmayın. İçten içe tanınmaya bayılırlar.
Mane, 2019 Goal 50 listesinde beşinci olarak ödülüyle poz verirken şöyle diyor: “Gelecek yıl 1. sırada olacağım, değil mi?”
Liverpool’dan takım arkadaşı Mohamed Salah, ödül günü yoktu. Mısırlı yıldızın bileğinde yaşadığı sorun sebebiyle daha farklı bir antrenman programı izlediğini söylediler. Salah, Virgil van Dijk ve Lionel Messi’nin ardından, iki yıl üst üste listeyi üçüncü sırada tamamladı.
Listenin her yerinde Liverpool’un izleri var. Zirvedeki Virgil van Dijk ile birlikte 25 kişilik listede 6 tane Liverpool oyuncusu var. Goal ekibi sadece Mane’ye değil; Van Dijk, Andy Robertson, Trent Alexander-Arnold, Alisson Becker ve Roberto Firmino’ya da ödüllerini takdim etmek üzere Melwood’a gitti.
Avrupa şampiyonu Liverpool, geçtiğimiz 12 ayda varlığını öyle bir hissettirdi ki dünyanın en iyi takımı olduklarını gösterdiler adeta. Katar’da düzenlenen FIFA Kulüpler Dünya Kupası’na katılarak da bunu tescillemiş olacaklar.
Bireysel olarak baktığımızda ise hesaplar karışıyor. Van Dijk, inkar edilemez bir şekilde dünyanın en iyi stoperi ve Alisson da en iyi kalecisi. Şu anda Robertson ve Alexander-Arnold, tek kelime ile eşsiz birer bekler. Tüm bunların yanında takımına Firmino kadar katkı sağlayan çok az santrfor var.
Geriye Mane ve Salah kalıyor.

Liverpool’un başarısının ne kadarı bu ikisi arasında, bir düşünün: Bu kanat oyuncuları orta saha gibi oynayıp santrfor gibi gol atıyor. Çok süratli birer kanat forvetler ve her daim takımlarını taşıyorlar.
Liverpool’un en iyi transferlerinden ikisi, şüphesiz ki Mane ve Salah. Bir arada düşünüldüğünde Harry Maguire’dan daha ucuzlar. Philippe Coutinho’nun üçte ikisinden az ediyorlar. İkisinin toplamı, Nicolas Pepe ile hemen hemen aynıydı. Peki ya şimdi ne kadara mâl olurlar? Dünya üzerindeki hiçbir kulüp şu anda ikisini birden transfer edemez!
İstatistikleri takdire şayan. 2017 yazında Liverpool'da Mane'nin yanına dahil olan Salah, Senegalli futbolcuyla birlikte toplamda 137 gole imza attı. Yüz otuz yedi gol. Ve ikisi de tam anlamıyla santrfor sayılmazlar. Premier Lig’in resmi fantezi futbol oyununda ikisi de orta saha oyuncusu olarak görünüyor.
Geçtiğimiz yıl, her biri 22 gol kaydederek, Arsenal’in golcüsü Pierre-Emerick Aubameyang ile birlikte Premier Lig Altın Ayakkabı ödülünü paylaştılar. Bu yıl daha şimdiden tüm kulvarlarda 20 golü buldular bile! Fakat bir farkla: Mane, Salah’ı geçmiş durumda.
Bu ikili arasında bir rekabet de söz konusu; tabii tatlı bir rekabet. Eylül ayındaki Burnley maçında yaşadıkları gerginlik çoktan unutuldu (Mane, Salah kendisine pas vermediği için sinirlenmişti). Şimdi eskisinden daha da yakınlar.
Ve onlar, golleri, asistleri ve performanslarıyla kanat oyuncusunun rolünü yeniden tanımlıyorlar. Şu anda dünya futbolunda onlardan daha iyi bir kanat ikilisi var mı? Kesinlikle onlardan daha üretken olan yok.

Geçmişten günümüze Premier Lig tarihinde harika kanat ikilileri gördük elbette.
90’lardan 2000’lerin başına kadar Manchester United’a başarılar getiren Ryan Giggs ve David Beckham oldukça özellerdi. Birkaç yıl lige hükmeden Jose Mourinho’lu Chelsea’de Damien Duff ve Arjen Robben kilit isimlerdi. Onlardan önce Robert Pires ve Freddie Ljunberg, Arsene Wenger’in Arsenal’i için bolca gol ve asist ürettiler.
Dünya sahnesine dönersek, son on yılda Bayern Münih forması altında “Robbery” takma adıyla Arjen Robben ve Franck Ribery ikilisinin tadını çıkardık. Pep Guardiola’lı Barcelona ise Pedro ve David Villa’nın kayda değer etkisiyle aldı başını gitti. Real Madrid’e baktığımızda Cristiano Ronaldo ve Gareth Bale ikilisinin yaptıklarını yapabilen çok az ikili vardı.
Buradan yola çıkarak Salah ve Mane’ye bir parantez açıyoruz. Son 2 yılda Liverpool için Ronaldo ve Bale kadar hayati önemleri vardı. Biri olmasa diğeri açığını kapatıyor. Ama ikisi de olmazsa Kırmızılar yarım kalıyor.
Anfield’da Salah’ın dönüşümünü izlemek muhteşemdi. Roma’da etkileyiciydi; Liverpool’da gerçek bir dünya yıldızı haline geldi: Pazarlanabilir, dayanıklı, mütevazı ve ultra tutarlı. 121 maçta 80 gol attı. Anfield rekoru ise 60 maçta 51 gol. Bu, bu, bu çok saçma!
Klopp, geçenlerde şöyle söylemişti: “Hepimizin hayalleri var elbette. Mo büyük düşünüyor! Çok fazla şey başarmak istiyor ve bu bizim adımıza iyi bir durum.”
Mane’de bu değişim biraz daha farklı ilerledi. Bunu Klopp’tan şu şekilde öğreniyoruz:
Getty/Goal“Buraya ilk geldiğinde biraz daha özgüvene ihtiyacı vardı. Bence kendi kendini şaşırttı. Üst düzey bir yıldız olduğu gerçeğine alışması gerekti.”
Belli ki artık bu gerçeğe alışmış. İlk sezonunda Liverpool’da yılın futbolcusu olmuştu. Ancak son iki sezonunda sınırlarını aştı. Bu sezon Liverpool 46 gol attı, Mane ise şimdiden 11’ine adını yazdırdı.
Klopp öğrencisine duyduğu güvenin altını çiziyor: “Artık insanları ikna etmek zorunda değil. Onun birinci sınıf bir futbolcu olduğunu hepimiz biliyoruz. O da artık bunu fark etmeye başladı.”
İkisi için de şimdiki zorluk kupa avına devam etmek olacak. İyi oyuncular başarılarla iyi olur, kupalarla iyi olur. Salah ve Mane geçtiğimiz sezon bu zaferi tattılar ancak daha fazlasını istiyorlar. Liverpool’daki herkes istiyor.
Premier Lig şampiyonluğu ufukta bekliyor. Liverpool’un Avrupa’da kimseden korkusu yok.
Bu ateşli ve formu yüksek ikiliyle korkmasınlar zaten.
“Gelecek yıl birinci sırada olacağım, değil mi?”
Bu iddiaya karşı çıkamazsınız. Tek soru, acaba ikisinden hangisi birinci olacak?


