Ralf Rangnick 11062016Getty Images

Ralf Rangnick'in futbol aydınlanması


ÇEVİRİ | Onur Özgen @ozgenonur

Kitap yoktu. Alıştırma yoktu. Sahada olup bitenleri açıklayan sözcüklerimiz bile yoktu.

Ancak bunun gelecek olduğunu biliyorduk. Ve çaresine bakmak zorunda kaldık.

O zamanlar, Altıncı Lig takımlarından FC Viktoria Backnang'ın oyuncu-menajeriydim. Çok iyi değildik, ama fazlasıyla şanslıydık - 1983'ün soğuk bir Şubat gününde bir dâhiye rastladık.

Efsanevi teknik direktör Valeriy Lobanovskyi'nin takımı Dinamo Kiev, yakınlardaki bir antrenman merkezinde kalıyordu ve bir hazırlık maçı için kolay bir rakibe ihtiyaçları vardı. Birkaç dakika sonra topun taca çıktığı bir anda durup kaç kişi olduklarını sayma ihtiyacı hissettim. Ters bir şeyler vardı. 13 ya da 14 oyuncuyla oynuyor olabilirler miydi?

Daha önce de üst düzey takımlara karşı oynamıştım - tabii ki onlara karşı hep kaybetmiştik - ama en azından bize ara sıra nefes alma şansı vermişlerdi. Dinamo Kiev, o ana kadar sistematik olarak topa baskı uyguladıklarını gördüğüm ilk takımdı.

Bu benim futbol aydınlanmamdı. Bu oyunun başka bir şekilde oynanabildiğini ilk olarak o anda anladım.

Valeriy LobanovskyiGetty Images

Birkaç yıl sonra, Stuttgart'ın amatör takımının antrenörlüğüne getirildim. Orada, "Ballorientierte Raumdeckung" adında, alan markajını agresif presle birleştiren bir sistemi Almanya'ya ilk olarak getiren inşaat mühendisi bir adamla tanıştım.

Adı Helmut Gross'tu. Birlikte antrenman kılavuzları yazmaya başladık. İtalya'dan arkadaşlarımız bize Arrigo Sacchi'nin Milan'ının videolarını gönderdi. Kasetleri o kadar çok durdurup geri sardık ki, bir süre sonra video oynatıcı bozuldu.

1998'de, Bundesliga 2'de yer alan SSV Ulm takımının başındaydım ve bir gün dörtlü savunma oynamanın yararları hakkında konuşmak için televizyona çıktım. Dünyaya libero kavramını hediye eden bir ülkede, bu bir tuhaflık, hatta neredeyse futbol sapkınlığı olarak görüldü. Felix Magath, "Taktikler kötü oyuncular içindir" derdi.

Neyse ki şimdilerde Bundesliga'da bu tutum değişti. RB Leipzig ile karşı karşıya geldiğimiz takımların birçoğu, pres oyununun bir versiyonunu oynuyor. Bir başka deyişle ateşe karşı ateşle mücadele ediyorlar. 10 ya da 15 yıl önce devrim niteliğinde olan şeylerin çoğu, bugün normal olarak görülür oldu.

Fakat elbette yine farklılıklar var. Son zamanlarda, 3-5-2'nin ve adam odaklı markajın geri döndüğüne tanıklık ettik.

Bazen, rakipler kendi ceza sahalarının önüne iki otobüs çekiyorlar ve bizi topa daha fazla sahip olmaya zorluyorlar; bu da hızlanmamızı ve net gol fırsatları yakalamamızı zorlaştırıyor. Topa çok fazla sahipseniz, oyununuz hentbolü andırmaya başlar ve bu şekilde hiçbir yere varamazsınız.

Ralf Rangnick RB Leipzig Coach

Benim için en heyecan verici şey, geçiş oyununun nasıl geliştiğini ve hızlandığını görmek. Top kazanıldıktan veya kaybedildikten sonraki 8-10 saniye içinde çok fazla şey oluyor. Maçları bu anlar tayin ediyor. Dolayısıyla antrenmanlarımızın büyük bölümünü, oyuncuların saha içinde tıpkı bir arı sürüsü gibi eşzamanlı hareket etmelerine ayırıyoruz.

Beş yıl önce, bir atletizm antrenörünün bugün takımımın kaç metre koşması gerektiğini ve antrenman sırasında ne kadar hızlı koşmaları gerektiğini söylemesinin imkansız olduğunu düşünürdüm. Bugün ise olan bu. Geçmişte, bir antrenör olarak antrenmanlarda doğru dozajı bulmak için gözlerinize ve içinizdeki sese güvenmeniz gerekirdi. Şimdi ise bu biraz araba kiralamaya benziyor: Bilirsiniz, kiralamadan önce size depoda ne kadar benzin bulunduğunu ve arabanın kaç kilometrede olduğunu söylerler.

Atletizm antrenörleri, tüm antrenman haftasını belirli bir gündeki yoğunluğa göre planlamakla sorumludur. Biz de son sözü onlara bırakırız.

Fakat oyunun hızını artırmak istiyorsanız, daha hızlı ayaklar yerine daha hızlı beyinler yetiştirmelisiniz.

İlerleme, işleri daha çabuk halletmek, analiz etmek, karar vermek ve hareket etmek anlamına gelir. RB Leipzig'de bellek alanını ve işlem hızını artırmaya çalışıyoruz. Örneğin oyuncuları Soccerbot isminde önceki maçları simüle eden ve oyuncuların önemli anları yeniden yaşamalarını sağlayan bir makineye koyuyoruz.

PlayStation'da futbol oynadığınızı, ama bunu ayaklarınızla yaptığınızı düşünün. Oyuncular o kadar keyif alıyorlar ki, bazılarının durmasını sağlamakta zorlanıyoruz.

Antrenör olarak biraz daha sakinleştiğimi söyleyebilirim. Oyun esnasındaki birçok hatanın aşırı duygusallıktan kaynaklandığını, takımınızın performansına ne çok aşık olmanız ne de çok sinirlenmeniz gerektiğini öğrendim.

Dengenizi korumanız, oyuna serinkanlılıkla bakmanız, gerçekte neler olup bittiğini analiz etmeniz ve belki de neyin değişmesi gerektiğini görmeniz çok önemli.

Tecrübe, oyuncuların net kurallara ihtiyaç duyduklarını da öğretti. Ancak onlara neleri yapamadıklarını ve ne yapmaları gerektiğini söylemek yeterli değildir. Onları kurallara uymanın kendi yararlarına olduğuna ikna etmeniz gerekir. Soyunma odasının bir fikre bütün kalbiyle ve hiç sorgulamaksızın inanması lâzım. Bu onların yoldan çıkmamasını sağlayacaktır. Çünkü her şey tepeden gerçekleştirilemez. Takım arkadaşının baskısı, patronun baskısından daha güçlüdür.

Ve kurallar antrenör için de uygulanmalıdır. Söylediklerini kendin de uygulamak zorundasın.

Şu an 60 yaşındayım ve kendi ofisime sahip olduğum için şükrediyorum - çoğunlukla maçlardan önce oyuncuların soyunma odasında dinledikleri şarkılardan kaçmak için. Fakat müzik zevklerini bir kenara koyarsak, oyuncularımla güçlü bir bağım olduğunu söyleyebilirim. Onları, korkularını ve arzularını anlamayı bıraktığınızda, antrenörlüğü de bırakmalısınız. Ben ise oyuncularımın yaşlarında iki oğlum olduğu için şanslıyım.

Çok fazla para kazanan genç adamlar olarak onları baştan çıkaran sahte gerçekliğin üstesinden gelmelerine yardımcı olmayı görevim olarak görüyorum. Önemli olan, bazıları hâlâ genç olsa veya ergenlik dönemindeymiş gibi davransa da, onlara yetişkin gibi davranmaktır. Olayları mantıklı bir şekilde açıklamanız gerekir. En basitinden, beslenme veya uyku gibi şeylerin onların sağlığı ve performansları için neden önemli olduğunu açıklamalısınız.

Ralf Rangnick Timo Werner RB LeipzigGetty Images

Genel anlamda ise RB Leipzig'te herkesin ayaklarının yere bastığını söyleyebilirim. Oldukça makullar. Bazılarının Alman futbolunda antrenman kamplarından gizlice ayrılan ve sabaha kadar partileyen çılgın karakterlere nostaljik bir özlemi var. Ama o günler bitti.

Bu şekilde davranan oyuncular, oyunun fiziksel talepleriyle baş edemezler. Futbol o kadar hızlı ve acımasız bir hâle geldi ki, yalnızca formunun zirvesinde olan oyuncular başarılı olabilir.

Taktikler, fizik olarak güçlü olmak ve kurallar... Bunların hepsi çok önemli, hepsi başarıya ulaşmak için birer adım. Benim işim ise oyuncuların gelişme kaydetmesini sağlamak.

Oyuncular, onları daha iyi hâle getirdiğinizi hissediyorlarsa, bir antrenör olarak sizin ardınıza düşerler. Ve en büyük, en gerçek motivasyon budur.

Çeviren: Onur Özgen

(Yazının orijinaline buradan ulaşabilirsiniz)

Goal twitter
Reklam

ENJOYED THIS STORY?

Add GOAL.com as a preferred source on Google to see more of our reporting

0