OPTA ANALİZ | Erol Bulut: Nereden nereye?

ANALİZ | Barış Gerçeker @barisgrckr

Erol Bulut Eylül 2017'de Yeni Malatyaspor'da Ertuğrul Sağlam'ın yerine göreve geldiğinde ligin altıncı haftası geride kalmıştı. Takım 6 maçta 7 puanla (2G 1B 3M) onbirinci sıradaydı. Sezonu 43 puanla (11G 10B 13M) onuncu sırada tamamladı. Puan ortalamasını arttırmış olsa da (1.16 à 1.26) takımın ligdeki yeri çok da oynamamıştı. Bir sonraki sezon ligin 29. haftasında alınan Trabzonspor yenilgisinin arkasından (1-2), kupada 0-0'ın rövanşında da Galatasaray'a 5-2 kaybettikleri maç genç teknik adamın Yeni Malatyaspor'daki son maçı olduğunda takımı 29 maçta 38 puanla ligde sekizinci sıradaydı (puan ortalaması 1.31).

Erol Bulut'un Yeni Malatyaspor'unun toplam 57 lig maçında ve ayrı ayrı iki sezonda çıktığı 28 ve 29 maçtaki belli başlı bazı ortalama istatistikleriyle ligin neresinde olduğuna bakalım.

*İki sezonu kapsayan periyottaki bu sıralamalar toplam 21 takım arasındaki yerleri belirtir.

Yaklaşık iki sezonluk toplamlarıyla da, sezon sezon tekil kalemleriyle de Yeni Malatyaspor dönemindeki istatistiklerine göre Yeni Malatyaspor'un ligi bitirdiği yerler kötü gözükmüyor. Alanyaspor'da yakaladığı ortalamalar ve bunların ligde denk geldiği sıralamalar ise zaten onun Fenerbahçe teknik direktörü olma yolunu açtı demekte sakınca yok.

Yeni Malatyaspor'un Bulut yönetiminde bilinçli bir topu rakibe bırakma tercihinden söz etmeyi mümkün kılan istatistikler bunlar. Alanyaspor'la ise biraz daha dengeli topa sahip olma profiliyle her iki oyunu da oynayabildiğini söylemek mümkün. Topla oynama oranı – alınan puan konusuna bir başka açıdan daha bakalım.

Yeni Malatyaspor'la ikinci sezonunda kazanılan maçlardaki topla oynama oranının %40'ların başlarına düştüğünü görüyoruz. Alanyaspor'da ise kazanılan maçlarda topa neredeyse eşit sahip olan ama eşitten biraz çok sahip olduğunda maçları kaybeden bir profil görüyoruz. Topla oynamaya göre puan dağılımının da denkliği böyle olmasını gerektiriyordu.

*PPDA (passes per defensive action): Bir takımın rakiplerine, rakiplerinin kalesine 30 metrelik alanda kaç pasta bir defansif aksiyon uyguladığı. Düşük olması daha yüksek ön alan baskısı gösterir.

**Bu iki sezon için Erol Bulut'un görevde olmadığı maçlardaki veriler de dahildir.

Erol Bulut'un Goal'e verdiği röportajında da belirttiği gibi, ön alanda baskı da, pas oyunu da, geçiş oyunu tercihi de aslında eldeki oyuncuların profili ve kalitesine bağlı. Bulut'un ligde yaklaşık üç tam sezon görev aldığı dönemde iki takımındaki sayılara bakınca da elindeki kadroyu bir plan için yönlendirebildiğini görüyoruz. Yeni Malatyaspor'un özellikle ikinci sezonunda topa daha az sahip olup direkt hücumu tercih eden bir takıma dönüştüğünü sayılar da tekrar doğruluyor. Ancak Alanyaspor'daki döneminin o takımın oyuncu profilinin izin vermesiyle (takımın oluşturulmasındaki dahlini de göz önüne alırsak, bilinçli bir tercihle) topa sahip olmakla o kadar da sorunu olmayan bir takım izlettiğini birden çok kez sayılarla da göz önüne sermiş olduk.

Yeni Malatyaspor'daki ikinci sezonunda duran toptan gol sayılarının arttığını görüyoruz. Alanyaspor'da ise kornerlerde ve serbest vuruştan gollerde sezonların ikincisi olduğu görülüyor. Penaltı hariç duran toplarda da ikinci sırada olan Alanyaspor'un attığı gollerin %23'ü penaltı dışındaki duran toplardan (kornerler, direkt serbest vuruşlar, serbest vuruş organizasyonları ve taçlardan) geldi.

Erol Bulut'un Yeni Malatyaspor ve Alanyaspor dönemlerinde röportajlarda söyledikleriyle, sahada uyguladıklarının sayısal karşılıklarına bakınca, tek planı olduğunu, o planın da topun rakibe bırakıldığı bir geçiş oyunu olduğunu iddia etmek doğru olmaz. Kafasındaki oyuna göre oyuncuları ilgili mevkilerde görevlendirebildiğinde ön tarafta baskı kurup topu rakip yarı sahada oynamayı başarabilen, rakip ceza sahasında mevcudiyetini kabul ettirebilen, gol yollarında duran topları da etkili kullanarak tabela yapabilen planları da uygulatmasını bilen bir teknik direktör profili var karşımızda.

Sadece ligimizde değil, büyük liglerde de zirveye oynamanın, şampiyonluk adayı olmanın topla rakiplerinden fazla oynama gerekliliği var. Atletico Madrid ve Leicester City şampiyonluklarının oluşturduğu iki istisna dışında aksi örnek yok. "Topla oynama oyunu"na antitez olarak yükselen "karşı pres oyununu"nda topa daha çok sahip olmayı çözmek zorunda kalan Klopp'un Liverpool'u ve zirve için iddialı hale gelişi rakipleri tarafından kabul edildikçe %45'lerden Avcı'nın son döneminde %60'lara yükselen topla oynama oranıyla Başakşehir (her ne kadar Buruk'la bu oranı düşürmüş olsa da %50'nin altına inmeden şampiyon oldu) zirve için özellikle topa nasıl davranmak istendiğiyle ilgili planları değişmek zorunda bırakıyor. Görünüşe göre Erol Bulut bu değişikliği yapmaya muktedir. Kadronun ne şekilde yapılanabileceği ve mevcut şartlar içinde belki de ilk sezonun daha edilgen bir oyunla geçilmesi zorunluluğunun nasıl karşılanacağı ise hocayı ve Fenerbahçe taraftarını bekleyen sorular.