Saul Niguez vs ChelseaGetty Images

Kiralamalar, Covid'in etkilediği transfer piyasasına nasıl hakim oldu?

The Guardian'dan Ed Aarons 'un makalesi.

Çoğu insan John Docker'ı muhtemelen duymamıştır, çünkü 1967'de 3. Lig'deki Torquay United için sadece birkaç kez oynadı. Ancak, bu ele avuca sığmaz kanat oyuncusu, futbol transferleri tarihinde hep özel bir yere sahip olacak.

İngiliz kulüpleri arasındaki geçici transferler, yeni bir kiralama sisteminin tanıtılıp, Docker'ın Coventry City'den Torquay'e gidişine dek yasa dışıydı. 19 yaşındaki oyuncu, yerel rakipleri Exeter'e karşı 3-0 galip geldikleri maçta 2 gol atmış ve Coventry'ye geri gönderilmeden önce 3 kez daha forma giymişti.

Yine de Docker'ın Torquay'daki mesaisi, -Coventry'de süre bulamadığından- muhteşem bir kariyer için çıkış olmadıysa da, kulüpler yeni arayışlara girdikçe, kiralamalar son yirmi yılda transferlerin artan maliyetini yayma yöntemlerinden biri olarak, piyasanın ayrılmaz bir parçası haline geldi. 

Kiralamaların, 1992'den beri Avrupa'nın beş büyük liginde (İngiltere, İspanya, Fransa, İtalya ve Almanya) toplam transfer sayısının sadece %6'sını oluşturdukları tahmin edilirken, bu rakam 2009'da önce %20'nin üzerine çıktı, ardından 2019'da %29'a yükseldi. Son transfer döneminde ise ilk kez %30'u aştı. Ayrıca bazı kulüplerin, kiralık genç yeteneklerin düzenli olarak oynatılamaması veya tercih ettiği pozisyondan başka bir pozisyonda oynatılması gibi durumlarda peşinatlar ve oyuncu maaşının paylaşılması gibi yaptırımlar içeren anlaşmalarında da belirgin bir artış oldu.

Ancak Covid döneminde, Avrupa'daki kulüpler mali açıdan ayakta kalabilmek için mücadele ederken, başka bir tür kiralama giderek daha yaygın hale geldi: Satın alma zorunluluğu...

Locatelli Juventus Serie AGetty

Kylian Mbappé'nin 2017'de Monaco'dan Paris Saint-Germain'e geçişiyle meşhur hale gelen ve "PSG küme düşmezse sezon sonunda 200 milyon Euro'ya oyuncuyu alır." şeklindeki gülünç maddeyi içeren cümle, birçok üst düzey kulüp tarafından kullanıldı.

'Modern kiralama' anlaşmasının karmaşık manzarasını net bir şekilde özetleyen başka bir sözleşmede de Manuel Locatelli, Sassuolo'dan iki yıllık bir kiralama karşılığında ayrıldı ve Juventus, daha sonraki üç yıl boyunca 25 milyon euro karşılığında (12,5 milyon euroyu bulan potansiyel bonuslarla) İtalya orta saha oyuncusunu satın alma yükümlülüğüne girdi. 

Floransa Üniversitesi'nden futbol üzerine uzmanlaşmış bir sosyolog olan Pippo Russo'ya göre İtalya'da bu gerçekten yaygın bir durum.

"Çünkü kulüplerin artık harcayacak fazla parası yok ve oyuncuları takas edebilmelerinin tek yolu bu. İşlerin düzeleceğini umuyorlar. 2 veya 3 yıl içinde daha fazla paraları olacak. Ama bence bu çok tehlikeli bir yaklaşım; çünkü kiraladığınız oyuncunun bedelini karşılayıp karşılamayacağınızı bilmiyorsunuz. Belki 18 ay sonra Juventus, Locatelli'nin istedikleri oyuncu olmadığına karar verir. Peki onu satın almak istemediklerine karar verirlerse ne olacak?”

Cristian Romero Atalanta Tottenham GFXGetty/Goal

Buna karşılık, Premier Lig kulüpleri, İngiliz futbolunun en yüksek seviyesine gelen oyuncular için bu yeni trendi benimseme konusunda o kadar hızlı olmadılar. Genellikle “satın almadan önce bir deneyin” yaklaşımı olarak tanımlanan bir kiralama anlaşmasının sonunda, önceden kararlaştırılan bir ücret karşılığında, bir transferi kalıcı hale getirme eğilimi mevcut.

Geçen yaz Juventus'tan 16 milyon euroya satın alma seçeneğiyle iki yıllık bir kiralık sözleşmeye imza atan Cristian Romero, Atalanta'nın Arjantinli defans oyuncusunu satın alma opsiyonunu etkinleştirildiği gün Tottenham'a kiralandı. Bergamo kulübü Spurs ile sezon sonunda 42,5 milyon sterlinlik transferi kalıcı hale getirmek için bir seçenek üzerinde anlaştılar.

Birçok Serie A kulübünün mali durumunu da "güvencesiz" olarak nitelendiren Russo, İngiliz kulüplerinin aynı sorunlardan muzdarip olmadığını, bu yüzden beklemenin mantıklı olduğunu da belirtiyor.

UEFA'nın PSG'nin Mbappé için yaptığı anlaşmayla ilgili soruşturması ve Fransız devinin, Barcelona'dan Neymar'ı 198 milyon sterlin bedelle aldıktan sonra o sezon Finansal Fair Play sınırlarını aşmamak için kiralık sözleşmesini düzenlememesi, kuralların da netleşmesine yol açtı: "Bir koşulun 'neredeyse kesin' olduğu düşünülürse, oyuncunun transferi 'kiralamanın başlangıcından' itibaren kalıcı bir transfer olarak her iki kulüp tarafından da tanınmalıdır."

Ancak tam tersi gerçekleşirse de önemli bir potansiyel boşluk doğuyordu. Bu nedenle UEFA, kurallarına  "Bu koşulun kesin olmadığı durumlarda oyuncu önce kiralık, ardından koşul sağlandığında kalıcı bir transfer olarak kabul edilmelidir." maddesini ekledi. 

Bu şekilde 4 milyon euroluk bir ön ücret ile, gelecek sezon Schalke'den 13 milyon euro karşılığında satın alma zorunluluğu içeren Ozan Kabak'ın transferinin de aralarında olduğu dört oyuncuyla (kiralık) sözleşme imzalayan Norwich City, son transfer döneminde kiralamalar açısından en aktif Premier Lig kulübüydü. 

Ozan Kabak FC SchalkeGetty Images

Bununla birlikte, sırasıyla 46 ve 21 ile kiralık oyuncu çıkışlarında başı çeken Manchester City ve Chelsea, transfermarkt.com'a göre şu anda şaşırtıcı bir şekilde kiralık 62 oyuncuya sahip olan Atalanta ile karşılaştırıldığında geride kalıyor.

Saúl Niguez de; Chelsea'nin Aston Villa'yı ağırladığı bu hafta sonu ilk maçına çıkabilecek olan Premier Lig'in yeni kiralık oyuncuları arasında yer alıyor. Ancak İspanya şampiyonu Atletico Madrid'den Avrupa şampiyonu için gelen İspanyol orta saha oyuncusu, bu hafta kendisinin de kabul ettiği üzere, transferin tüm tarafları için  riskli bir transfer...

"Benim adımaki bir oyuncunun kiralık olarak gitmesi bir kumardır. Dürüst olmak gerekirse hiçbir anlamı yok. Bu, bana yapılan bir yatırım. Bu yeniden kendim olmak için bir kumar."

Reklam

ENJOYED THIS STORY?

Add GOAL.com as a preferred source on Google to see more of our reporting

0