ÖZEL | Onur Özgen @ozgenonur
Zdenek Zeman, Nevio Scala, Roberto Mancini ve Cesare Prandelli. Yakın dönemde Türkiye'ye gelmiş dört İtalyan antrenör. Hepsi birbirinden kariyerli, ama hiçbiri Türkiye'de beklenen başarıyı yakalayamadı.
Ardından geçen sezonun başında Alanyaspor'un teknik ekibine bir başka İtalyan antrenör daha katıldı. Bu defa 32 yaşında ve hiç tanınmayan biri: Francesco Farioli adında bir adam. Önce Alanyaspor'un gösterişli futbolunda ikinci adam olarak büyük katkılar sağladı, sonra aynı oyunu başına geçtiği Fatih Karagümrük'e taşıdı.
Türkiye'de Hollandalı antrenörlerin başarılı olamadığı mitini henüz kırabilen biri çıkmasa da, İtalyan antrenörlerin ülkedeki kötü şöhreti böylece sona erdi.
Farioli ile EURO 2020'nin açılış maçı olan Türkiye - İtalya maçı öncesinde konuştuk.
Depo Photosİtalya, Avrupa Şampiyonası elemelerindeki tüm maçlarını kazanarak finallere kaldı. Bu takımı Cesare Prandelli ve Antonio Conte’nin takımlarıyla kıyasladığınızda nereye koyuyorsunuz?
Çok farklı takımlar. Tamamen farklı futbol yaklaşımları ve prensipleri üzerine kurulu üç takım. Yapıları, oyun tarzları, modelleri, metodolojileri, her şey farklı. Ancak bir ortak noktaları var ki, bu hepsinden önemli. O da takım ruhu.
İtalya için 2018 Dünya Kupası’na katılamamak büyük bir şoktu. Peki verdiğiniz bu ara sizi her zamankinden daha tutkulu yaptı mı?
2018, İtalyan futbolunun kara deliğiydi. Hiç unutamayacağımız bir şey oldu ve bu herkes için çok acı vericiydi. Ama sanırım bu büyük başarısızlıktan her zamanki gibi bir şeyler öğrendik. Yeni nesil yetenekler, mevcut millî takımın zihniyeti ve yaklaşımı, 2018'in küllerinden doğdu. Bir şeyleri değiştirmeye başlamamız gerekiyordu ve Mancini bunu başardı.
Mancini hakkında ne düşünüyorsunuz? Kariyeri boyunca kontratak temelli bir futbol oynattı. Ama İtalya’nın başında topa sahip olmak isteyen bir antrenöre dönüştü. Onun bu dönüşümü hakkında neler söylemek istersiniz?
Mancini'nin en büyük özelliği şu: O süper zeki biri! Çünkü sadece gerçekten yüksek bir IQ'ya ve aynı zamanda duygusal zekâya sahip olan insanlar kendilerini değiştirebilirler, geliştirebilirler ve kendileriyle yüzleşebilirler.
Mancini kendi ekibini yeniden kurdu ve vizyonunu desteklemeleri için millî takım teknik ekibinde onlara yer verdi.
Getty ImagesGerçekten harika bir iş çıkardı. Oyuncuları çok iyi gözlemledi ve seçti, tek bir yeteneği bile kaçırmadı, genç oyunculara herhangi bir ön yargısı olmadan fırsat verdi. Bunlardan sonuncusu, Sassuolo'da çalışma fırsatı bulduğum Giacomo Raspadori. Tüm bu kararlarının risklerini aldı ve başarılı oldu. Bunu gerçekten çok takdir ediyorum.
Futbolcuyken de yetenekliydi, antrenör olarak da yeteneğini gösterdi. Kariyerinde bir Premier Lig şampiyonluğu, üç Serie A şampiyonluğu, dört İtalya Kupası var. Bu kadar başarılı birinin kendisini değiştirmesi çok zor bir şey olsa gerek. Ama o bunu başardı.
Türkiye, topa sahip olan takımlara karşı iyi performans gösteren bir takım. Avrupa Şampiyonası elemelerindeki iki Fransa maçında da üstün olan taraftı. Aynı şekilde Dünya Kupası elemelerinde de Hollanda ve Norveç’e karşı kazanmayı bildi. Bu açıdan İtalya’ya ters gelebilecek bir takım oldukları söylenebilir mi?
Türkiye yetenekli futbolcularla dolu bir ülke. Hem Süper Lig'de hem de yurt dışında oynayan oyuncularıyla çalıştım.
Sassuolo'da Merih Demiral ve Mert Müldür'ün ne kadar yetenekli olduklarını gördüm. Ardından Türkiye'ye geldim. Alanyaspor'da Fatih (Aksoy), Berkan (Kutlu), Umut (Güneş), Efkan (Bekiroğlu) ve Ahmet (Gülay) ile çalışma fırsatı buldum. Karagümrük'e gittiğimde de Efe (Tatlı), Aksel (Aktaş), Serhat (Ahmetoğlu) ve Egemen (Pehlivan) oradaydı. Ve daha birçok iyi oyuncu Süper Lig, 1. Lig ve 2. Lig'de mevcut.
Dolayısıyla Türkiye'nin sadece İtalya için değil, turnuvadaki her takım için karşılaşabilecekleri en zorlu rakiplerden biri olduğuna inanıyorum. Türkiye'nin inanılmaz oyuncuları var. Hem genç hem de deneyimliler. Harika bir antrenöre sahipler. Ve en önemlisi, Türkiye'nin tıpkı İtalya gibi kocaman bir kalbi var. Türkler ve İtalyanlar futbolu çok seviyorlar, aynı ruha ve tutkuya sahibiz, futbolla ilgili birçok ortak duyguyu paylaşıyoruz.
Şanslıyım ki bu iki takımın maçını statta canlı olarak seyredeceğim ve harika bir futbol gösterisine tanıklık edeceğime eminim.
Getty ImagesBu ne kadar doğru emin değilim, ama İtalyan futbolu denince akla ilk olarak savunma gelir. Diğer yandan, Türk futbolunda ise savunma ağırlıklı futbol oynamak utanılacak bir şeymiş gibi görülür. Ama şu an sanki roller değişmiş gibi görünüyor. İtalya hücumuyla, Türkiye ise savunmasıyla ön planda. Ne dersiniz?
Futbol çok dinamik ve sürekli değişen bir oyun. Modern futbolda tek yönlü bir yaklaşımda bulunmak, yani sadece hücum etmek ya da yalnızca 'katenaçyo' felsefesini uygulamak yeterli değil. Futbol anlardan oluşur. Oyunun devamlılığı ve akışkanlığıyla biçimlenir. Bu yüzden herkes her şeyi bilmek zorunda. Kazanan takımlar, genellikle çok sayıda şeyi birlikte iyi yapabilen takımlardır.
Sizce bizi nasıl bir maç bekliyor?
Görmek için sabırsızlanıyorum. Bu yüzden stadyumda olacağım. Böyle büyük bir turnuvadaki anları, duyguları ve hisleri anlayabilmek için.
İtalya oyunu domine etmeye, topa sahip olmaya ve ritmi yönetmeye çalışacaktır. Ama maçın neler getireceğini kimse bilemez.
Umarım Türkiye, İtalya'yı önde ve agresif bir şekilde karşılar, rakibinin planlarını ve oyunun dengesini bozmaya çalışır.
İki takım için turnuvadaki gerçekçi beklentiler ne olmalı?
Dürüst olacağım. Turnuvada uluslararası tecrübeye sahip büyük takımlar var. Ama ben ortak ruhumuza çok güveniyorum. Ruhumuz diyorum, çünkü her iki takımı da destekleyeceğim. Biri ülkem, diğeri de yeni evim.
Aynı zamanda taktiksel niteliklerimize ve oyuncularımıza da çok güveniyorum. Daha ileri gidebileceğimize ve üst turlarda yeniden buluşabileceğimize inanıyorum. Neden olmasın? Her iki ülkeme de bol şans!