Eskilerin bir sözü vardır: 'Napoli'ye gelen herkes iki kez ağlar; bir kez geldiğinde, bir kez de ayrılırken.' Kalidou Koulibaly bu sözün doğruluğuna inananlardan.
Şimdi ayrılma vakti geldiğine göre gözyaşları dökülecek. Üstelik sadece Koulibaly değil, takıma gönül veren herkes ağlayacak.
Taraftarlar işe iyi yanından bakmaya çalışıyor. Koulibaly ayrıldı, ama en azından Juventus'a gitmedi. Bu 2016'da Gonzalo Higuain'i ezeli rakiplerine kaptırmalarından bile büyük bir darbe olurdu.
O günlerde bazı Napoli taraftarları 9 numaralı formalarını yaktı, bazıları da çöpe attı. Yerel bir restoran; Higuain, Torino'daki ilk sakatlığını geçirdiğinde 1 euro'ya pizza satmıştı. Napolili bir rahip ise verdiği vaaz sırasında Higuain transferini insanoğlunun zayıflığına örnek göstermişti.
Bugün dahi şehrin meşhur caddesi Via Gregorio Armeno'da yürürken, Diego Maradona ve Pino Daniele'ye adanmış duvarların yanı sıra Higuain'i 'hain' olarak gösteren resimlere rastlayabilirsiniz.
Napoli, Higuain'in ihanetini affetmiş ya da unutmuş değil. Koulibaly'nin Chelsea'ye transferi açıklandığında derin bir nefes aldılar. Giorgio Chiellini'nin boşluğunu doldurmaya çalışan Juventus'a gitse bu onlar için bir yıkım olurdu.
Senegalli oyuncu Napoli'de Higuain'den bile fazla seviliyordu. Arjantinli forvet Napoli'yle üç harika sezon geçirmiş, Serie A'nın bir sezonda en fazla gol atan oyuncusu olarak rekor kırmıştı, ama Koulibaly kulübe sekiz yıl başarıyla hizmet etti.
Kaptan Lorenzo Insigne'nin Toronto'ya gitmesiyle birlikte plan pazubandı Koulibaly'ye vermekti.
Sözleşmesinin bitimine bir yıl kalan 'K2'yi' kalmaya ikna etmek için yapılmış, takdire şayan, ama umutsuz bir girişim. 31 yaşındaki Koulibaly'nin kendini elit seviyede test etmek için yakaladığı son şansı kullanması kimseyi şaşırtmadı.
Veda mesajında da vurguladığı gibi "yeni bir maceraya atılma zamanı gelmişti" ve şaşırtıcı olan tek şey bu kadar uzun süre kulüpte kalmış olmasıydı. Daha zengin kulüpler defalarca Napoli'nin kapısını çaldı. Kulüp başkanı Aurelio De Laurentiis bir kaç yıl önce Manchester'dan gelen 120 milyon euroluk teklifi reddettiklerini öne sürmüştü.
Koulibaly'nin Napoli'deki tek pişmanlığı, kulüp tarihinin başarılı dönemlerinden birine denk gelmesine rağmen kaldırabildiği tek kupanın 2020'deki İtalya Kupası olması.
Bu süreçte Serie A şampiyonluğu için bulunmaz bir fırsatı teptiklerini düşünmemek elde değil. 2017/18'de Koulibaly'nin kafa vuruşuyla Torino'da alınan galibiyet, bitime dört hafta kala Napoli ile lider Juventus arasındaki farkı bire indirmişti.
Takım o gece Napoli'ye döndüğünde 20 bin taraftar onları karşıladı. Bazı yorumcular şampiyonluğu çoktan kazanmış gibi kutlama yaparak hata ettiklerini söyledi. Belki de haklıydılar.
Sonraki hafta Koulibaly, Artemio Franchi'de Fiorentina'yla oynadıkları maçın henüz sekizinci dakikasında Giovanni Simeone'ye yaptığı faulün ardından oyundan atıldı. 3-0'lık mağlubiyetle şampiyonluk hayalleri sönen Napoli, yine de ligi kulüp rekoru olan 91 puanla tamamladı.
Geçen sezon da son şampiyon Inter ve ligi ilk sırada tamamlayan Milan ile üçlü bir yarış veren Napoli bitime 11 maç kala zirvedeydi.
Ancak 6 Mart-24 Nisan tarihleri arasında yedi maçta sadece üç galibiyet alabildiler. Düşüşü başlatan ise iç sahadaki Milan yenilgisiydi.
O sıralarda transfer dedikoduları yeniden artıyordu. Koulibaly'nin Camp Nou'daki Avrupa Ligi maçında sergilediği performans adının Barcelona'yla anılmasına yol açmıştı.
Napoli teknik direktörü Luciano Spalletti, Koulibaly'nin o maçtaki oyununu "korkutucu" kelimesiyle betimlemişti.
Getty/GOAL"Kalidou'ya hayranım. Sakinliği ve savunmadaki hakimiyeti beni büyülüyor. Koulibaly her zaman hazır ve kontrolü ele almasını sağlayan sıradışı bir yeteneğe sahip."
İstatistikler Spalletti'yi doğruluyor. 2014'te Genk'ten sadece 8 milyon euro karşılığında İtalya'ya transfer olduğundan beri; Serie A'da ondan daha fazla isabetli pas atan (14,528), daha fazla top kapan (344) ve daha fazla sahipsiz top kazanan (1716) yok.
İnsanlar İtalyan futbolunu istediği kadar küçümseyebilir, ama bu süreçte dünya futbolunda bu kadar istikrarlı başka bir stoper daha yoktu. Napoli'de zorlandığı ilk sezonun ardındna Maurizio Sarri himayesinde oyununu bambaşka bir seviyeye taşıdı.
Üstelik oyununu milli takıma da taşıdı. Bu yıl Afrika Uluslar Kupası'nın ilk iki maçını covid-19 nedeniyle kaçırdıktan sonra Senegal 11'ine döndü ve geri kalan maçların hepsinde bir dakika bile kaçırmadan oynadı. Sonuçta Senegal tarihindeki ilk şampiyonluğa uzandı.
Finaldeki performansı etkileyiciydi. Mohamed Salah'ı durdurmasının yanı sıra, sahanın en fazla top kazanan (15), en fazla topla buluşan (105) ve en fazla isabetli pas atan (81) ismiydi.
Senegal'in file bekçisi Edouard Mendy, gelecek sezon kaptanını Chelsea'de de önünde göreceği için çok mutlu olmalı.
Koulibaly'nin yaşı (31) bazı Chelsea taraftarlarını endişelendirse de, Thomas Tuchel savunmanın virtüözü Thiago Silva'nın yerini alacak daha iyi birini bulamazdı.
Koulibaly gerçek bir kaptan, lider ve efsane. Tam da bu nedenle Napoli'de yerinin dolması imkansız.
Spalletti de bunun farkında. Göreve gelmeden önce de onun iyi bir stoper olduğunu biliyordu, ama ne kadar iyi olduğunu henüz öğrenmemişti.
Takımı devraldıktan iki ay sonra hem oyuncu, hem de insan olarak daha iyi bir futbolcuyla çalışmadığını açıklayacaktı.
Geçmişte Roma ve Inter'i de çalıştıran deneyimli teknik adamın haklılığı Eylül ayında kanıtlandı. Sezonun ilk milli arasından dönen Koulibaly kritik Juventus maçına yetişebilmek için her yolu denedi.
"Kalidou yolculuğu hızlandırmak için iki kez uçuşunu değiştirdi. Havaalanından çıkıp eve bile uğramadan antrenmana geldi. Bu inanılmaz!"
"Başkalarına örnek olması açısından kusursuz biri. Herkes Kalidou gibi olsa hayat daha kolay olurdu."
Koulibaly'nin gösterdiği sadakat, Spalletti'nin ayrılık kararını anlayışla karşılamasını sağlıyor. Spalletti, geçen yaz ayrılık söylentileri çıktığında onu bir sezon daha Diego Armando Maradona Stadı'nda tutabilmek için Koulibaly'yi kendine kelepçeleyeceğini söylemişti.
Koulibaly onu kırmayıp bir sezon daha takımda kaldı ve 2022/23 sezonu için Şampiyonlar Ligi bileti almalarını sağladı.
"Bize kattığı şeyler için ona ne kadar teşekkür etsek az. Ayrıldığı için ona tepki gösterenlerin canı cehenneme."
Koulibaly'nin ayrılığı Higuain-vari hikayelere yol açmayacak.
O kendini ve ailesini evindeymiş gibi hissettiren ve Senegal milli takımında bile kendisini destekleyen taraftarlara her zaman minnettar oldu.
Afrika Uluslar Kupası sırasında Napolili taraftarlar ona destek mesajları yağdırmıştı.
İki çocuğu Napoli'de dünyaya geldiği için ne kadar gurur duyduğunu her fırsatta dile getiren Koulibaly, nereye giderse gitsin bu şehrin insanlarıyla sonsuza kadar sürecek bir bağ kurdu.
Taraftarlar elbette gidişine üzülecek, ama yaşattıkları için ve elbette Juventus'a gitmediği için mutlu olacaklar.
Geçen kış Napoli'den Torino'ya gitmeyeceğini söyleyen Koulibaly, sözünün arkasında durdu.