Fenerbahçe ve Türk futbolunun unutulmaz isimlerinden Aykut Kocaman, NTVSpor' da Emek Ege'nin sunduğu Kırılma Anı programına konuk oldu.
Son olarak Başakşehir'i çalıştıran tecrübeli teknik direktör, futbolculuk kariyerinden çocukluğuna kadar birçok konuda önemli açıklamalarda bulundu.
Aykut Kocaman neler söyledi?
Ailesinin Beşiktaş taraftarı olduğu bilinen Kocaman, Fenerbahçe'ye transferinin ailedeki yerini değerlendirdi.
"Ben Fenerbahçe'ye gidince babamda haliyle bir kırgınlık, burukluk oldu. Ama ilerleyen süreçte bu oturdu, çünkü oğlunun mutluluğunu her şeyin üzerinde tutuyor hâliyle.
"Oyunculuğu bıraktım. Babam dedi ki, 'Ee Aykut artık aslına dönersin'. 'Baba şu kadar bile bir kırıntı kalsa seni kırmayacağım ama yok' dedim. O günden sonra da Beşiktaş-Fenerbahçe konusunu konuşmadık.
"Profesyonel hayatı bırakmaya çok az kaldı. O gün geldiğinde Fenerbahçe maçlarına gidip seyretmeye başlayacağım."
Heykel gerekiyor mu?
Emek Ege'nin, "Unutulmaz 1988-89 kadrosu Alex, Lefter veya Can Bartu gibi bir heykeli hak etmiyor mu?" sorusuna ise Kocaman şu cevabı verdi:
"1988-89 yılını simgeleyen bir eser iyi olabilir. Yapılsa iyi olur."
"Kurtarıcı arıyoruz"
Emek Ege'nin "Fenerbahçe'de hep bir kurtarıcı aranıyor" yorumuna da değinen tecrübeli teknik direktör, şunları söyledi:
"Ülkemize has bir davranış bu, ama Fenerbahçe'de ortalamanın biraz daha üzerinde gibi görünüyor.
"Duygularımızla yaşayan bir millet olduğumuzu unutmadan bunu akıl ve mantıkla harmanlamalıyız. Fenerbahçe için de ülke için de bu durum geçerli."
Fenerbahçe'deki ilk ayrılık süreci hakkında
1996'daki olaylı ayrılık sürecine de değinen Kocaman, normalde Oğuz Çetin ile planlarının farklı olduğunu söyledi:
"İki sene daha oynayıp futbolu Fener'de bırakmak istiyorduk. Bir şeyler inşa edecek bir antrenör vardı. Bizim gönderilmemiz Fenerbahçe'yi de etkiledi.
"Fatih Terim bizi istedi, ama hiç düşünmedik. Bir anlık öfkeli 'hadi Galatasaraay'a gidelim' hâli herkese kaybettirirdi. Fatih Hoca da, ben de, Oğuz Çetin de kaybederdi.
"İstanbulspor'a, taraftarsız bir kulübe gitmek o şartlarda mantıklı görünüyordu."
Oyuncu-antrenör olarak Türk futbolunda unutulmazlar arasına giren Aykut Kocaman, İstanbulspor dönemini ve antrenörlüğe başlama hikayesini de anlattı:
"Antrenörlük benim yapabileceğim bir iş değildi. Kalabalıkta kendimi rahat hisseden biri değilim. Bir grubu alıp ikna etmek bana göre değildi. Oğuz Çetin ise antrenörlüğü mutlaka yapılması gereken bir iş olarak görüyordu.
"Adnan Sezgin ve İstanbulspor aidiyetim olmasa antrenörlüğe başlamazdım. Kulübü tanıyan tecrübeli biri olarak ben öne çıktım."
Futbola bakışı hakkında
2000 yılında yaptığı bir açıklaması hatırlatılan Aykut Kocaman, oyun görüşü ve genel futbol iklimi hakkında görüşlerini paylaştı.
"Antrenörlüğü 'cesur' ve 'korkak antrenör' olarak ikiye sıkıştırdılar. Enine oyun, dikine oyun... Bu kadar basitleştirince bizden sıkılıyorlar. Manchester City'i izlerken atak futbolu oynuyor mu diyorsunuz?
"Bazı şeyleri anlatmak artık bana anlamsız geliyor. Yanlışlarla doğrular yer değişmiş durumda.
"İyi takıma, uyumlu takıma giden yol bir süreçtir. Konyaspor'da 2015-2017 arası ideal takımıma çok yaklaşmıştım."