Szczesny, Barcelona'dan takım arkadaşlarını uyardı: "Egonuzu bir kenara bırakın"

Hansi Flick’in “yüksek risk, yüksek ödül” anlayışına dayalı sistemi, bu ay başında üst üste oynanan iki maçta ağır şekilde açığa çıktı. İlk olarak PSG, Şampiyonlar Ligi’nde Gonçalo Ramos’un son dakikada attığı golle Barcelona’nın savunma hattını cezalandırarak maçı kazandı. Birkaç gün sonra ise Sevilla, Barça’ya 4-1 gibi ağır bir yenilgi tattırarak krizi derinleştirdi. Flick’in taktikleri, Thierry Henry ve Toni Kroos gibi eski futbolculardan da eleştiri aldı. İkili, takımların artık Barcelona’nın kontrolsüz hücum anlayışına karşı etkili stratejiler geliştirdiğini savundu.

Kaleci Wojciech Szczesny, menisküs yırtığı nedeniyle dört hafta sahalardan uzak kalacak olan birinci kaleci Joan Garcia’nın yokluğunda hem PSG hem de Sevilla maçlarında forma giydi. Deneyimli file bekçisi, Mundo Deportivo’ya yaptığı açıklamada üst üste gelen yenilgilerle ilgili değerlendirmelerde bulundu. 

Szczesny, Sevilla karşısında yaşananların yeniden olabileceğini kabul etse de paniğe gerek olmadığını söyledi: 

“İki maç birbirinden tamamen farklıydı. PSG bizden daha iyiydi, daha net, daha diri ve taktik olarak çok başarılıydı. Bu sonucu beğenmiyoruz, canımızı yakıyor ama kabul etmemiz gerekiyor. Sevilla maçında ise yüzde yüzümüzü vermedik. İlk yarı çok kötüydü, berbat bir maçtı. Bu biraz endişe verici ama bu sezonun kolay geçmeyeceğini anlamamız önemli. Eğer yüzde yüzümüzü vermezsek, bedelini öderiz. Çok daha iyi olmamız gerekiyor.” 

Szczesny, genel tabloya rağmen büyük bir sorun görmediğini de ekledi: “Endişelenecek bir şey yok. Ama geçen sezonki gibi bir sezon geçirmek ya da daha iyisini yapmak istiyorsak, her maçta yüzde yüzümüzü vermeli ve odaklanmalıyız. Aksi takdirde Sevilla’da yaşadığımız şey tekrar başımıza gelebilir. Neyse ki çok zeki bir oyuncu grubumuz var, herkes ne yapması gerektiğini anladı: Çalışmak, toparlanmak ve sakin kalmak.” 

Flick’in de durumdan memnun olmadığını belirten Szczesny, şöyle devam etti: “Elbette mutlu değildi. Çünkü Barcelona teknik direktörüyseniz ve üç gün içinde iki maç kaybederseniz, bu en kötü senaryolardan biridir. Ama maç kaybettiğinizde yapılacak tek şey yeniden işe koyulmak, elinizden gelenin en iyisini yapmak ve geçen yıl olduğu gibi kupalar için mücadele etmektir.”

Szczesny, başarıya ulaşmak için alçakgönüllü olmanın önemine de dikkat çekti: “Bir maçtan sonra duygular yükseliyor ama oyuncuların şunu anlaması gerekiyor: Geçen sezon üç kupa kazandık ve harika futbol oynadık diye bu sezonun kolay geçeceğini sanamayız. Bu yıl çok daha zor olacak. Herkes geçen yılki Barcelona’dan bahsediyor diye rahatlayamayız. Her seferinde kendimizi yeniden kanıtlamamız gerekiyor. Büyük şampiyonlar böyle yapar. Robert [Lewandowski] buna en iyi örnek, 16 yıllık kariyerinde 14 kupa kazandı. Sadece bir sezonda iyi olmak yeterli değil; egonu bir kenara bırakmalı, çok çalışmalı ve ancak bu şekilde gelişip sonuç alabilirsin.”

Barcelona, milli ara sonrası ligde Girona ile karşılaşacak. Ardından Şampiyonlar Ligi’nde Olympiakos’la oynayacaklar. Ancak gözler, 26 Ekim’de Real Madrid’e karşı oynanacak El Clásico maçında olacak. Sevilla yenilgisinin ardından Barcelona, Xabi Alonso’nun liderliğindeki Real Madrid’in iki puan gerisine düştü. Bir yenilgi daha, farkın açılmasına yol açabilir -bu da Flick ve oyuncularının üzerinde büyük bir baskı oluşturuyor.