Real Madrid tarihinin en kötü transferleri: Fenerbahçe eski yıldızları Elvir Baljic, Nicolas Anelka yanı sıra Kaka ve diğerleri

Madrid, İngiliz basınında kendisine 'Le Sulk' lakabını çoktan kazanmış olan yetenekli, ama huysuz bir Fransız forvetle anlaşarak büyük bir kumar oynadı.

Anelka, İspanya'da sadece bir sezon geçirdi ve olaylı bir sezonu geride bıraktı.

İlk golünü Clasico'da atarken Şampiyonlar Ligi yarı finalinde Bayern Münih'e karşı iki gol kaydetti.

Toplamda sadece yedi gol atan Fransız golcü, antrenman yapmayı reddettiği için 45 gün süre kadroya alınmadı.

Anelka, İspanyol ekibini kendisine "köpek gibi" davranmakla suçladı.

John Toshack, Türkiye'de çalıştığı dönemde Fenerbahçe'de oynayan Bosnalı oyuncudan etkilenmişti ve Madrid'i forvet için şaşırtıcı derecede yüksek bir ücret ödemeye ikna etti.

Baljic'in İspanya'da bir etki yaratma umutları, gelişinden kısa bir süre sonra yaşadığı diz sakatlığı nedeniyle sekteye uğradı.

Ancak formda olsa bile, en üst seviyeye ait görünmüyordu ve sadece bir sezon ve bir golün ardından Fenerbahçe'ye geri döndü.

Daha sonra şu ifadeleri kullandı: "Medya, beni Real'in en kötü transferleri arasında görüyor, ancak bu beni incitmiyor, çünkü kendimi öyle görmüyorum."

Fakat Madrid taraftarları, onunla aynı fikirde değil.

Ücret düşük olabilir, ancak Cassano hala devasa bir para israfıydı. Yedi maçta sadece bir gol atarken korkunç bir performans gösterdi.

İtalyan forvet, daha sonra "Madrid'de otelde garsonu olan bir arkadaşım vardı" dedi ve ekledi:

"Onun işi, seks yaptıktan sonra bana üç dört hamur işi getirmekti.

"Börekleri merdivenlerden yukarı getirirdi ve daha sonra değiş tokuş yapardık. O, kızı alırdı ve ben hamur işlerini alırdım.

"Seks ve sonrasında yemek... Mükemmel bir gece."

Danilo, Madrid'deki medyadan maruz kaldığı transfer bedeliyle ilgili zorluğu açıkça kabul etti ve bununla baş etmenin kolay olmadığını belirtti.

"Bir hata, ne kadar küçük olursa olsun, viral hale gelir" diye yakındı. "Bir hata küçük de olsa, çok büyük olur. Ama elbette iyi bir şey yaptığınızda o da çok büyüktür."

Şaşırtıcı bir şekilde, Danilo hala en üst seviyede oynuyor. Madrid, onu transfer ettikten iki yıl sonra Manchester City'e sattı.

Ve Danilo, şu anda oynadığı Juventus'a 2017 yılında transfer oldu.

Drenthe gibi bir karakterin en üst düzeyde başarılı olacak disipline sahip olup olmadığı tartışmaya açıktır. Bildiğimiz şey, Real Madrid'de başarılı olma umutlarının, Deportivo La Coruna'ya karşı oynanan bir maçta Bernabeu seyircisi tarafından acımasızca yuhalandığı anda sona erdiği...

Bu, onu endişe içinde bıraktı, ardından teknik direktör Juande Ramos, "Koç olarak ona yardım etmek için elimden geleni yapacağım, çünkü çok fazla potansiyeli var" dedi.

Eski genç yıldızın, hiçbir zaman kendisinden beklenen düzeye ulaşamadı ve 29 yaşında rap kariyerine odaklanmak için emekli olsa da yeniden futbola döndü.

Hollandalı orta saha, Kayseri Erciyesspor formasını da terletti.

Madrid tarihinin en kötü transferi değil ama, kesinlikle en tuhafı. Ocak ayındaki transfer döneminde, Faubert'i West Ham'dan kiralayarak tüm futbol dünyasını şaşkına çevirdi.

Satın alma seçeneği vardı, ancak hiçbir zaman bunu kullanmayı düşünmediler. Fransız oyuncu, yanlışlıkla izin günü olduğunu düşünerek idmana gelmedi ve Villarreal maçında yaptığı hareket çok konuşuldu.

Sağ bek oyuncusu bunu reddetti ve “Ben yedek kulübesinde uyumadım, yatakları tercih ederim” diyerek kısa süren Madrid kariyerinin rüya gibi bir saçmalık olduğunu özetledi.

Hazard'ın Real Madrid'e transferi, kendisinden çok fazla şey beklendiği için şu ana kadar tam anlamıyla bir hüsran oldu.

Belçikalı yıldız, Chelsea'de geçirdiği süre boyunca neredeyse hiç sakatlık sorunu yaşamadı ve Madrid'de sakatlıklar konusunda epey talihsizdi.

İspanya'da çıktığı maçlarda, Premier Lig'i yedi yıl sallayan oyuncunun çok ucuz bir taklidi gibi görünüyordu.

Hazard, Şampiyonlar Ligi de dahil olmak üzere bazı önemli kupalara sahip, ancak Madrid'in 2021-22 zaferinde Gareth Bale kadar rol oynadı.

Muhtemelen, bundan sonra Belçika'nın planlarında da olmayacak ve bu durum daha da üzücü.

2018-19'da Jovic, Avrupa'nın bir sonraki büyük çarpıcı yıldızı gibi görünüyordu. Frankfurt formasıyla 14 Avrupa Ligi maçında 10 gol attı ve Bundesliga'da dikkatleri üzerine çekti.

Bu, Madrid'i fahiş bir meblağ ödemeye ikna etti ve ertesi gün Madrid'in yolunu tuttu.

Jovic, Madrid formasıyla 51 maçta sadece üç gol attıktan sonra Fiorentina'ya transfer olmanın eşiğindeyken bu zahmete kesinlikle değmediğini kanıtladı.

Real Madrid'in neden Kaka ile transfer rekoru kırdığını anlamak kolay. Milan'dan geldiğinde 27 yaşındaydı ve gücünün zirvesinde Ballon d'Or kazanmış bir yıldızdı.

O zamanlar futbolda, topu ayağında tutan Brezilyalı yıldız koşmuyor, adeta süzülüyordu.

Ne yazık ki, zamanının çoğunu İspanya'da geçirdi. Sakatlıklar Ronaldo ile sansasyonel bir ortaklığı mahvetti, Mourinho ve Mesut Özil'in gelişi de normal futbol oynama umutlarını engelledi.

Lig şampiyonluğundan bahsetmek bir yana, önemli noktalar vardı, ancak kendisinin de kabul ettiği gibi, "Madrid'de futbol sevgimi biraz kaybettim."

Leon 2011'de "Madrid'de aşağılanmış hissettim" diye itirafta bulundu. "Yanlış bir şey yaptığımın farkında değilim. Elimden gelen her şeyi yaptım, profesyoneldim, çok çalıştım."

Mourinho aynı fikirde değildi. Portekizli teknik direktör, kanat oyuncusunun iddia edilen kötü çalışma etiğinden iğrendi ve sonunda 10 milyon Euro'luk oyuncuyu daha fazla oynatmadı.

Portekizli hoca, bu konuda soru soran gazetecilere de sert çıktı.

"Pedro Leon'dan Zidane, Maradona veya Di Stefano gibi bahsediyorsunuz. Geçen yıl Getafe için oynuyordu!

"Onun yokluğunu haklı çıkarmama gerek yok." Şaşırtıcı olmayan bir şekilde Leon, kulüpteki tartışmalarla dolu bir sezonun ardından geldiği yere geri gönderildi.

Balkanlar'dan gelen en iyi yetenekli oyunculardan birisi. Kızıl Yıldız Belgrad'ın Avrupa Kupası'nı kazanmasına yardım ettikten kısa bir süre sonra Madrid'e gelen orta saha oyuncusundan büyük şeyler bekleniyordu.

Üç yıllık Madrid kariyerinin en önemli olayı, Clasico'da Barcelona'ya karşı attığı goldü ve bu bile, 1995'te Katalunya'ya gitmesiyle gölgede kaldı.

Ayrıca orada başarısız olması, hüsrana uğramış taraftarları pek de teselli etmedi.

Futbol dünyasındaki herkes gibi Real Madrid Başkanı Florentino Perez de Kolombiya'nın 2014 Dünya Kupası çeyrek final yarışındaki taze yüzlü yetenekli yıldızı James Rodriguez'e hayran kaldı.

Muhteşem goller arayan hücum eden orta saha oyuncusu uzun zamandır Santiago Bernabeu'ya transfer olmayı hayal ediyordu ve bu durum kaçınılmazdı.

Bu yüzden James, Perez'in son Galactico'su oldu.

İspanya'daki ilk sezonunda istenilen düzeye yaklaşamadı bile ve 2014-15 sezonunu, tüm müsabakalarda toplamda 17 golle bitirdi.

Bununla birlikte, Zinedine Zidane'ın 2016'da teknik direktör olarak göreve getirilmesi Madrid'in modern tarihinde önemli bir dönüm noktası olsa da, James'in Madrid kariyerinin sonunu getirdi.

James, Zinedine Zidane yönetiminde Madrid'de çok az forma şansı buldu.

Sonunda, Bayern Münih'te birkaç yıl kiralık olarak ve sadece sekiz kez forma giydiği korkunç bir final sezonundan sonra, 80 milyon Euro'luk transferden hiçbir şey kalmadı.

25 milyon Euro'ya gelen Samuel, baskın ve acımasız bir orta saha oyuncusu için ağlayan bir takım için mükemmel bir transfer gibi görünüyordu.

Ancak Arjantinli, Roma'da geçirdiği süre boyunca 'Duvar' lakabını kazanan oyuncuya uzaktan yakından hiçbir şekilde benzemedi, eski teknik direktör Capello bu durum karşısında şaşkınlığa uğradı.

İtalyan hoca daha sonra, "Real Madrid'de adını duyurmamış olması beni hala şaşırtıyor" dedi. "Belki de yanlış zamandı."

Kesinlikle öyle görünüyordu, çünkü Samuel 2005'te Inter'e transfer olarak İtalya'ya döndü ve gezegendeki en iyi savunmacılardan biri oldu.

San Siro'da bir efsane haline geldi.

Saviola, İspanya'da geçirdiği zamanı düşünerek, "Geriye dönüp baktığımda, keşke daha fazla oynasaydım" dedi. Arjantinli forvet, Barcelona'daki ilk yıllarında herkesi etkiledi, ancak Madrid'e transfer olduğunda o izlenimi vermiyordu.

Madrid'in Saviola'yla sözleşme imzalama kararı, Clasico rakiplerini rahatsız etmekten biraz daha fazlasını yaptı, çünkü 'Küçük Tavşan' Arjen Robben, Gonzalo Higuain, Raul, Robinho ve Ruud van Nistelrooy'un olduğu bir takımda asla birinci adam olarak görülmedi.

Saviola, Madrid için sadece beş gol attıktan sonra Benfica'ya transfer oldu.

Tarihin en kötü çıkışı? Woodgate'in Madrid'deki ilk maçına bakmak yeterli. Kendi kalesine gol attı ve oyundan atıldı.

Oyuncu, 2004'te transfer olduğu Madrid'de bir yılını doktorların tespit edemediği bir uyluk sorunuyla geçirdi.

Daha sonra, "Geri döndün. Onlara neler yapabileceğini göster" diye düşündüm" dedi.

Santiago Bernabeu'daki taraftarlar, hatalarına rağmen onu ayakta alkışladı, ama Woodgate 2006'da sadece sekiz lig maçından sonra İngiltere'ye geri gönderildi.