Premier Lig'de en fazla maça çıkan İspanyol oyuncular | Fernando Torres, Cesc Fabregas, Mikel Arteta ve diğerleri...

Barselona doğumlu oyuncu çok genç yaşta Londra'nın yolunu tuttu. Arsene Wenger'in ikna etmekte zorlanmadığı genç Cesc, bu güveni boşa çıkarmadı ve 17 yaşında Premier Lig'de ilk maçını oynadı. Arsenal'de geçirdiği sekiz sezonun ardından Barcelona'ya transfer oldu. Altyapısında yetiştiği takımda üç sezon geçirdikten sonra Londra'ya geri döndü. Bu sefer adres Chesela'ydi. Mavi forma altında beş sezon geçirdi. Şimdilerde Fransa'da Monaco forması giyse de Premier Lig tarihinde en çok oynayan İspanyol futbolcu unvanı halen onda: Toplam 350 maç ve yanında iki şampiyonluk.

David De Gea'nın sıralamadaki yeri her an değişebilir. Zirvedeki Fabregas'a sadece 15 maç uzaklıkta. 2011 yılında Atletico Madrid'den transfer olduğu Manchester United'da 10. sezonunu bitirmek üzere. 2015 yılında Real Madrid'e transferi saatlere takılmasa bu listede çok aşağılarda yer alabilirdi ama şu anda oynadığı 335 maçla zirvenin en büyük adayı.

Kanarya Adaları'nda doğan David Silva, Britanya'da çok sıkıntı çekmemiş olmalı. Belki de kolay adaptasyonunun nedeni budur. Uzun Premier Lig kariyerini bu sezonun başında sonlandırdı ve Bask ekibi Real Sociedad'a transfer oldu ama öncesinde Manchester City'nin en istikrarlı oyuncusuydu. 10 sezonda 309 maça çıktı ve 59 gol kaydetti. Kulübün efsanevi 2012 şampiyonluğunda kadrodaydı. Devamında onun yanına üç şampiyonluk kupası daha ekledi.

De Gea'dan sonra listedeki bir başka kaleci.. Onu ilk olarak Barcelona'da, sonra Valencia'da gördük ama en popüler zamanlarını vatandaşı Rafael Benitez ile beraber Liverpool'da geçirdi. Merseyside temsilcisinde sekiz sezon oynadı. 2005 Şampiyonlar Ligi finalinin kahramanı Jerzy Dudek'in yerini alan isimdi. 2010'ların başında kulüpten ayrıldı. Napoli, Bayern Münih ve Milan gibi takımları kariyerine ekledikten sonra Aston Villa ile bir daha Premier Lig'e döndü. Böylece Premier Lig'de 297 maçı tamamladı. 38 yaşında olmasına rağmen her an başka bir Premier Lig takımının kalesinde yeniden gözükebilir.

Marsilya'dan Chelsea'ye transfer olduğunda bir kulüp efsanesine dönüşeceğini kimse tahmin etmiyordu. İstikrarıyla takım kaptanlığına kadar yükseldi. Kulüpte dokuzuncu sezonunu geçiriyor ve toplam çıktığı maç sayısı 286'ya ulaştı. 300'ler kulübüne girmesine kesin gözüyle bakılıyor. Müzesinde ise iki şampiyonluk madalyası bulunuyor.

Listenin aktif futbol yaşantısına son veren ilk ismi. Bugünün teknik direktörü. Arsenal'in başına geçmesi tesadüf değil; sonuçta oynadığı 284 maç sayesinde 'ligi bilen hoca' tanımına uyuyor. Ve belki de diğer vatandaşları için bir öncü. Ada deneyimi için önce Rangers'ta ufak bir staj yaptı, ardından Everton ile Premier Lig'e adım attı. 2005-2012 arasını Merseyside'da geçirdikten sonra başkent Londra'ya gitti. Arsenal'de futbolu noktaladı, teknik direktörlüğe de burada başladı.

Juan Mata, Valencia'dan Chelsea'ye transfer olarak Premier Lig'e adımını attı ama teknik direktör Jose Mourinho ile yıldızı barışmadı. O da yolunu Manchester United'a çevirdi. Fakat Mourinho buraya da geldi! Yine de oyuna saygısı ve yeteneği ile Old Trafford'da tutundu. Mourinho gitti, o halen takımda. İki kulüpte toplam 269 lig maçına çıktı ve 51 gol kaydetti. Fakat şampiyonluk kazanamadı.

Bir zamanların sahaları kasıp kavuran El Nino'su... Atletio Madrid ile çok genç yaşta parladı, kulübün sembolü haline geldi ve Liverpool'a transfer oldu. Anfield'da dört muhteşem sezon geçirdi. Tüm kulvarlarda 81 gol attıktan sonra Chelsea'ye transfer oldu ve burada adeta bir karikatür malzemesine dönüştü. 'Liverpool'un ahını aldı' diyenler çoğunluktaydı ama o da boş durmadı ve Şampiyonlar Ligi'ni aldı. Premier Lig şampiyonluğuna ise hep uzak kaldı. İki takımın formasıyla ligde 212 maça çıktı ve 85 gol kaydetti. 65'i Liverpool formasıyla...

Listenin son halkası ve belki de en az tanınanı. Ondan daha popüler bazı İspanyollar ya Premier Lig'de tutunamadı ya da daha kısa zaman geçirmeyi tercih etti. Barcelona altyapısında yetişti, 20 yaşına gelmeden Chelsea'ye transfer oldu ama fazla şans bulamadı. Birkaç kiralık sezonun ardından kendini Southampton'da buldu. Daha doğrusu Southmapton'da kendini buldu! Takımın değişilmez oyuncularından birine dönüştü. 200. Premier Lig maçına çıktı ve daha fazlasını yapmaya aday olduğunu kanıtladı.