AA/GettyKerim Akbaş
Geçtiğimiz hafta Türkiye ve Avrupa'da dikkat çeken beş futbol olayı
GettyErik Ten Hag
Alıntı sayısında son yıllarda Marx’ı da geride bırakan, sosyal bilimlerin bugün en çok faydalanılan ismi Bourdieu, failin kendi bedeniyle olan ilişkisi üzerinden bakıldığında işçi sınıfının diğer sınıflardan ayrıldığını söylüyordu. Risk, işçi sınıfında minimize edilir çünkü orada çıkar ve değer beni değil bizi ortaya sürer.
Alex Ferguson gençliğinde katıldığı bir İskoç grevi için ‘’benimle değil bizimle ilgiliydi, takım olmakla ilgiliydi,’’ diyor. Never Give In isimli belgeselde Ferguson’ın çocukluğundan teknik direktörlüğe giden yolda işçi sınıfının, birlik olma gayretinin, dayanışmanın çok önemli izleri var. Çok genç yaşında, futbolcuyken liman işçileri için katıldığı bu grevde kendinde de bir sorumluluk görüyor oluşu hem hayat hakkında hem oyun hakkında ne düşündüğüne dair bize birçok şey açıklıyor.
Açıkladığı birçok şeyin belirli kısmını teknik direktörlük kariyerinde gördük: Alex Ferguson, diğer takımlarda da evet ama Manchester United’da tamamen bu öğreti üzerinden kurdu oyununu. Oyuna bu çerçeveden baktı. Anlayışın devam edebilmesi adına çok genç oyuncuları sırf yetenekli oldukları için değil, bu öğretiyi de kabullenmeleri için uzun süreler boyunca kullandı.
Bıraktığında her gün daha da büyüyen boşluk bir türlü dolamadı. Bu da her pratik gibi sporda da hakim sınıf fraksiyonlarının kendi aralarındaki mücadelenin bir nesnesi olarak karşımızda. Ferguson’ın bir öğretisi ve riski minimize edecek zamanı vardı. Bugün tahammül, çok da kolay bir kelime değil.
Tıpkı Ferguson gibi, Bielsa gibi, Sarri gibi oyuna öğretiler ve anlayış üzerinden bakan Ragnick geçici olarak Manchester United teknik direktörlüğüne getirilmişti. Sonraki sezon danışman olarak kalacaksa da yeni teknik direktör seçiminde de payı olacağı söylenilmişti.
Erik ten Haag önümüzdeki sezon Manchester United’ın teknik direktörlük makamının en önemli adayı: son 2 sezondur ismi zaten diğer üstteki kulüplerle de anılan Haag, Ragnick’in de yönetimin de listesinde en üst sırada yer alıyor.
Oldukça sistemli görünen, ‘’riskleri minimize etmiş’’ 4-3-3 taktiğiyle topu rakibe vermeden, hücumun savunmadan başlayacağını öngörerek kendilerinin topla oynaması gerektiğini ileri süren anlayışıyla Manchester United’daki mevcut enkazı temizleyerek kendi oyununu inşa etmesi oldukça merak uyandırıcı olacak. Çünkü Erik ten Haag da Ajax’ta oynadığı oyunda beni değil bizi ön plana süren öğretiye sahipti.
Simeone & Guardiola
"Elbette diner bu sağanak" diyor Melih Cevdet Anday, Ukde adlı yayımlanan ilk şiirinde (Kasım 1936, Varlık) ve ekliyor: kaybolur içimdeki ukde.
Simeone'nin kaleciden hücuma inatçı oyun kimliğiyle şekillendirdiği Atletico'su, Guardiola'nın net santraforu olmadan tamamen sistem üzerine kurduğu City'ye karşı turu geçemedi.
İlk maçta 1-5-5 gibi hayli kapalı, saldırgan ve savunan oyun düzeniyle City'ye karşı direnç gösteren Atletico, deplasmanda oynanan maçta rakibine 1-0 yenilmişti.
2. maç öncesinde ligde Liverpool ile berabere kalan City üzerine daha fazla atak oynamaya çalışan Atletico, Bayern günlerinden bu yana içinde adeta ukde kalan Atletico'ya yenilgi için Guardiola'nın taktik dehasına çarptı.
Her yol mubah, der gibi avantajlı konuma geçildiğinde zaman geçiren, yerde kalış süresini uzatan, tırnak içinde oyunu soğutan Simeone'yi kendi yöntemiyle alt etmek istedi Guardiola. Simeone'nin rakip kaleci yerde yatarken alkışlaması ve tribünleri de alkışlatması, aşikarın gün gibisi.
Maç sonu açıklamalarında Simeone, güzel konuşan insanların genellikle zeki olduklarını ve överken dahi küçük düşürebilmenin yollarını bulduklarını söyledi. Alkışlarıyla aslında kendi ''her yol mubah'' anlayışını onayladığı gibi, bu son cümlesiyle de uzun süre akıllarda kalacak: "Ama daha az belagat sahibiyiz diye biz de aptal değiliz."
Oyun bir süredir zaten her yol mubah üzerine kurulu olsa da, özünde yine her yolun ''bize'' çıktığı ve çıkacağı sistem.
AAMHK Başkanı istifa etti
Erol Sayan tarafından yazılan Bana bir aşk masalından şarkılar söyle gütfesi, müsemmen usulünde buselik makamında Türk Sanat Müziği şarkısıdır. Zeki Müren 1969 senesinde çıkan bu 45'liğinde ''kalbimin bahçesinde gülleri gör de...'' kısmını çok güzel söyler.
Sadece Türkiye değil futbol tarihine geçecek bir karara imza atılmıştı: 11 Süper Lig, 5 A klasman, 1 VAR hakemiyle yollar ayrılmıştı.
Kararı veren Merkez Hakem Kurulu Başkanı Ferhat Gündoğdu, görevinden istifa etti.
Katıldığı bir canlı yayında eski hakemlerle yolların ayrılmasına gerekçe olarak gençleştirme, demişti. Sistemin değişmesi gerektiğini, tüm sorumluluğun kendisinde olduğunu da eklemişti. Hakemlerin kurumların önüne geçtiğini ileri sürmüştü.
TFF Başkanı Nihat Özdemir'in istifasının ardından pek çok istifa daha gerçekleşmişti.
Sezon devam ederken böyle bir kararın alınması futbol tarihinde görülmüş şey değil. Çok kötü yönetilen bu süreç uzun süredir tartışılıyor ve kolay kolay da unutulacak gibi görünmüyor.
Gelinen son durumda bir TFF Başkanı, iki MHK Başkanı istifa etti. Önümüzdeki sezonun yayıncısı belli değil.
(C)Getty ImagesMarcelo Bielsa
''Futbolun en popüler spor olmasının nedenlerinden biri zayıfların güçlüleri yenebilmesidir. Futbola güç veren, güçlü olanın aşırı büyümesi değil, zayıfın gelişme olasılığı. Dünyada hakim olan şey, güçlünün, zayıfın daha fakir olması pahasına daha zengin olmasıdır.''
Gramsci'den ve hegemonya kuramından müthiş çıkarımlar yapabileceğimiz bu açıklamasında Bielsa, bize futbol ve dünya görüşünün birbirinden ayrı olamayacağını tıpkı Alex Ferguson örneğinde olduğu gibi göstermişti.
Leeds United taraftarlarının ve camiasının 16 yıllık Premier Lig hasretini sona erdiren ve 2020'de takımını oldukça gösterişli bir futbolla Premier Lig'e taşıyan Marcelo Bielsa şehirde çoktan efsane konumunda.
Leeds'ten ayrılmasından sonra taraftarlar Bielsa'nın Arjantin'de yaşadığı yerin en önemli gazetelerinden olan Le Capital'e tam sayfa ilan verdiler.
GOAL Türkiye editörü Onur Özgen'in ilanı çevirisi şu şekilde: ''Bize futbolun güzel olabileceğini ve bir takımın parçalarının toplamından daha büyük olabileceğini hatırlattın.
Ve bize futboldan çok daha fazlasını verdin. Bizi pandemi boyunca ayrıyken bir araya getirdin. İyi günde de kötü günde de dürüstlük ve ahlâkın önemini gösterdin.
Korkularımıza sahip çıkarak umutsuzluğumuzu umuda, futbolcularımızı kahramana çevirdin.
Hepimizi iyileştirdin. Onurumuzu yeniden ayağa kaldırdın, bize neşe ve ömür boyu sürecek kıymetli hatıralar verdin. Çok güzeldi, Marcelo. Ve her zaman çok çok güzel kalacak. Teşekkür ederiz.''
Guardiola da geçen hafta ''Barcelona kadromu ona verseniz kupalar kazanırdı ama bana Leeds'i verseniz hala Championship'te olurdum,'' diyerek Bielsa'ya saygısını dile getirmişti. 2020'deki ilk karşılaşmalarından önce de ''muhtemelen dünya futbolunda en çok saygı duyduğum kişidir,'' demişti.
Bielsa oyunun hayattan bağımsız bir şey olmadığını bize durmadan hatırlattığı için, kıymeti skorlarla veya istatistikle ölçülemez.
AASüper Lig'de son durum
Trabzonspor Karagümrük'le 1-1 berabere kaldı. Trabzonspor'a şampiyonluk için 4 puan gerekiyor. Son haftalardaki galibiyet hasreti devam eden bordo mavililerde hedef bir an önce şampiyonluğu ilan etmek.
2. sıradaki Fenerbahçe 19. sıradaki Göztepe'yi kendi sahasında 2-0'lık skorla geçti. Sarı lacivertliler 62 puana ulaşırlarken sarı kırmızılılar 27 puanla düşme potasındaki yerlerinde sabitler.
Konyaspor Gaziantep'i 4-1'lik skorla yenerek 3.'lüğünü korudu.
4. sıradaki Başakşehir düşme potasındaki rakibi Altay'la 1-1 berabere kaldı. Başakşehir 54 puana yükselirken Altay 30 puanla 17. sırada.
Düşme hattında 18. sıradaki 30 puanlı Rizespor da Kayserispor'la 1-1 berabere kaldı.
Düşmesi kesinleşen Malatyaspor Galatasaray deplasmanından 2-0'lık yenilgiyle ayrıldı. Galatasaray puanını 44'e çıkartarak 12 sıraya yükseldi.
Alanyaspor'un sahasında rakibini 3-1 yenen Antalyaspor, yükselişini devam ettirerek 8. sıraya 50 puanla yükseldi. Alanyaspor 52. puanla 6. sırada yer alırken, Balotelli'nin 45+3'te kırmızı kart gördüğü maçta Adana Demirspor Kasımpaşa'ya karşı deplasmanda 4-0 yenilerek 52. puanla 5.'liğini korudu.
Beşiktaş ise Giresunspor'la 0-0 berabere kaldı, 51 puanla 7. sırada.
Reklam
