En iyi Manchester United-Liverpool karşılaşmaları: Cantona'nın dönüşü, Salah'dan hat-trick ve daha fazlası

Bu maç Liverpool'un 1990'ların başında ne kadar düştüğü hakkında çok şey söylüyor, 23 dakika sonra 3-0 geride kaldıkları bir iç saha beraberliği...

United, art arda ikinci lig şampiyonluğu yolundaydı, Steve Bruce'un kafa vuruşu, Denis Irwin'in serbest vuruşu ve Ryan Giggs'in mükemmel oyunuyla ile görünüşte tartışılmaz bir liderliğe koştu, ancak Liverpool, iki güzel golle devre arasına girmişti.

United, beklendiği gibi ligi kazanmaya devam ederken, Liverpool bu maçtan birkaç hafta sonra teknik direktör Graeme Souness ile yollarını ayırdı.

Sezonu 8. bitirdiler, bu 31 yılın en düşük derecelerindendi.

Liverpool 1995-96 sezonunun başlarında Old Trafford'a gittiğinde her şey tek bir adamla ilgiliydi.

Eric Cantona, Selhurst Park'ta bir maç sırasında Crystal Palace taraftarına saldırdıktan sonra sekiz ay men cezası almıştı, ancak onu Liverpool'un ziyareti için ilk 11'e atan teknik direktör Alex Ferguson tarafından United'da kalmaya ikna edildi.

Cantona iki dakika içinde Nicky Butt için bir gol attı ancak Liverpool o sırada kendi süperstarını ortaya çıkardı ve Robbie Fowler, Gary Neville'i skoru 2-1 yapmak için zorlamadan önce Schmeichel'i harika bir vuruşla dengeledi.

Cantona ise son sözü söyledi, 20 dakika kala penaltı noktasından eşitliği sağladı ve direğe tırmanarak ikonik bir şekilde kutlama yaptı.

Liverpool, Aralık ayında Anfield'da bir araya geldiğinde intikamını aldı, Fowler 2-0 galibiyette iki gol attı, ancak Cantona o sezonda daha son sözü söyleyecekti…

Liverpool'un 'Spice Boys' imajını dünyanın gözünde pekiştiren oyun olarak sonsuza kadar hatırlanacak, ama aynı zamanda United'a üç sezonda ikinci ligini ve kupasını iki katına çıkaran bir maçtı..

Kaleci David James'in Giorgio Armani ile olan çalışmasından yararlanarak, dört yıl içinde ikinci FA Cup finali için cesurca beyaz bir takım elbise giymeyi tercih etmişti. Manchester United'ın 1-0 galip geldiği maç, akıllardan kazınmayacak bu fotoğrafla taçlanmıştı.

Manchester United, 1998-99'da eşi benzeri görülmemiş ve henüz tekrarlanmayan bir rekor kırdı ve 10 gün içinde Premier Lig, FA Cup ve Şampiyonlar Ligi'ni kazandı.

Ancak Liverpool bu rüyayı sona erdirmeye biraz yaklaşmıştı.

Önce Dwight Yorke 88. dakikada eşitliği sağladı ve ardından, duraklama süresinde, Ole Gunnar Solskjaer dikkat çekici bir geri dönüş sağladı. Maçın galibi Manchester United oldu.

Danny Murphy, dört sezonda üç kez Old Trafford'da Liverpool adına galibiyet golünü atmıştı.

Bunlardan ilki Aralık 2000'de geldi, çünkü Liverpool 10 yıl sonra United'a deplasmanda ilk galibiyetini kaydetti.

Liverpool ve United'ın İngiliz futbolunun en büyük iki kulübü olduğu tartışılmaz olsa da, onları gerçek bir şampiyonluk yarışında nadiren birbirleriyle rekabet ederken bulmak dikkat çekicidir.

Yine de bu rekabet 2008/9 sezonunda yaşandı. Steven Gerrard, Fernando Torres, Xabi Alonso, Cristiano Ronaldo, Wayne Ronney ve Carlos Tevez bu maçtaydı.

Fernando Torres, Steven Gerrard, Fabio Aurelio, Andrea Dossena Liverpool'da gollerin sahibiydi.

Manchester United'ın tek golünü ise Cristiano Ronaldo penaltıdan kaydetti.

Premier Lig'de sadece bir United oyuncusu Liverpool'a karşı hat-trick yapmayı başardı.

Bu oyuncu Dimitar Berbatov'du ve bu unutulmaz rekabet tarihindeki en iyi gollerden bazılarını atmıştı.

Old Trafford'da Bulgar oyuncu, sırtı kaleye dönerek Nani'den çok iyi bir ortayı toplayıp, kendi tarafın taşımıştı. Jamie Carragher'ın varlığına rağmen Berbatov, ceza sahasının ötesinden ağlara kadar müthiş bir kafa vuruşu yapmayı başardı. Gerçekten çok etkileyiciydi.

Berbatov, 2012 yılına kadar Manchester United forması giydi.

"Manchester'a hoşgeldin Anthony Martial!" bu söz Sky Sports yorumcusu Martin Tyler tarafından, Martial'ın biraz tesadüfi de olsa iyi bir gol atmasından sonra çok heyecanlı bir şekilde söylenip akıllara kazınmıştı.

Martial büyük bir ücret karşılığında ve çok fazla tanıtımla gelmişti ve Manchester United'a hak edilmiş bir galibiyet sağladı.

Bu maçtan sonra en karamsar Liverpool taraftarı bile, uzun süredir bekledikleri lig şampiyonluğunun yaklaştığını anlamıştı.

Liverpool zaten 13 puan öndeydi ama Salah'ın golü, eski ünlü stadyumda nadir görülen türden görülen kutlamalardan birini başlattı.

Virgil van Dijk, Jurgen Klopp'un takımına ilk yarıda önde liderlik etti, ancak puanların güvence altına alınması için biraz daha zaman vardı. Salah, Alisson Becker'ın uzun vuruşuyla Kop'un önünde David De Gea'nın altından kaymak için işaret gönderdi.

Mısırlı yıldızın forması çıktı ve kalecisi ona ulaşan ilk oyuncu oldu.

Taraftarlara "Ve şimdi bize inanacaksınız, ligi kazanacağız." dedi. Ancak bildiğimiz gibi bunu koronavirüs kaynaklı bir gecikmeden sonra yapabildiler.

Liverpool'un Old Trafford'u son ziyareti, 5-0 gibi ezici bir skorla noktalanmıştı. Dört ilk yarı golüyle zaferin kıvılcımlarını düdük çalmadan çok daha önce veren maç, unutulmaz karşılaşmalar arasında olmayı hak ediyor.

Solskjaer'in dönemi artık çöküyordu. Naby Keita, erken bir üstünlük sağladı. Diogo Jota bunu sağlama aldı ve Salah 38. dakikada gol attı.

Hat-trick'ini sonra tamamlayacaktı. 45+5'te ve 50. dakikalarda gol attı ve acımasız maçın skorun belirledi.

Evet, acımasız ama kesinlikle unutulmaz bir maç.