Arjantin’in çıkardığı en büyük 10 futbol yıldızı

Futbola Sarmiento kulübünde başlayan Passarella, daha sonra River Plate’e transfer oldu. 

İtalya’da; Fiorentina ve Inter'de geçirdiği 4 yılın ardından yeniden ülkesine döndü ve River Plate formasını tekrar giydi. 

Sahadaki liderlik kabiliyeti, tutkusu ve örgütleyiciliği nedeniyle "El Gran Capitan" (Büyük Kaptan) lakabını kazandı. 

Bir savunma oyuncusu olmasına rağmen, sık sık ataklara katılması ve pozisyon yaratması nedeniyle dünya futbol tarihinin en golcü defans oyuncularından birisi oldu. 

1978 FIFA Dünya Kupası'ndan önce Arjantin Teknik Direktörü Menotti tarafından, kadroda ondan daha yaşlı oyuncular olmasına rağmen kaptan seçildi. 

Şampiyon olan Arjantin takımında yer alan futbolcu, "Kupayı elinize aldığınızda, hiçbir şey hissetmiyorsunuz" sözleriyle de hatırlanıyor.

Forvet pozisyonunda oynayan Kempes, Arjantin'de düzenlenen ve kupayı da Arjantin'in kazandığı 1978 FIFA Dünya Kupası'nın en önemli yıldızlarından birisi olarak göze çarptı. 

Üzerinde halen tartışmaların sürdüğü bu turnuvada, attığı 6 golle kupanın en golcü oyuncusu olmayı başardı. 

Evinde düzenlediği Dünya Kupası'na mutlak kazanma amacıyla hazırlanan Arjantin'in; yurt dışında oynayan tek oyuncusuydu.

1978 yılında "El Mundo" adlı Venezuela merkezli Güney Amerika gazetesi tarafından, Güney Amerika’da "Yılın Futbolcusu" ödülüne layık görüldü. 

İspanyol ekibi Valencia’daki ilk iki sezonunda İspanya gol kralı oldu. 

River Plate ve Valencia kulüplerinin efsane oyuncuları arasında yer alan Kempes; İspanyol takımında 143 maçta 95 gol atarak tarihe geçti.

1996 yılında, futbol hayatına nokta koydu.

FIFA tarafından yaşayan en iyi 125 futbolcu arasında gösterilen Batistuta; Serie A'da 1991-2003 yılları arasında oynadığı 318 maçta attığı 184 gol ile ligin kurulduğu tarihten bu yana en fazla gol atan futbolculardan birisi oldu. 

Tam bir golcü profilinde olan Arjantinli yıldız, attığı sansasyonel goller ve sahadaki duruşuyla dünya futbol tarihine damga vurdu. 

Gabriel Batistuta; Arjantin Milli Takımı'nda attığı 56 gol ile milli takımının da en fazla gol atan oyuncularından birisi olarak tarihe geçti.

Kariyerine Estudiantes'te başlayan Veron, daha sonra Boca Juniors'a transfer oldu.

Serie A ekipleri Sampdoria, Parma ve Lazio'da oynadıktan sonra İngiltere Premier Ligi takımı Manchester United’ın yolunu tuttu. 

2003'te gittiği Chelsea'da bir sezon oynadı ve sırasıyla Inter ve Estudiantes formalarını giydi. 

Orta sahadaki tekniği ve oyuna koyduğu akıl sayesinde, unutulmayan futbolcular arasına girmeyi başardı.

Arjantinli golcü; 19 yıl süren kariyeri boyunca 300'den fazla gol attı.

Üç Serie A şampiyonluğu, bir Copa Libertadores, bir Premier Lig şampiyonluğu, bir Olimpiyat Oyunları gümüş madalyası kazandı. 

Lazio'da oynarken 2000-01 sezonunda, attığı 26 golle Serie A’nın gol kralı oldu. 

Crespo, 2000 yılının temmuz ayında Parma'dan Lazio'ya transfer olduğu zamanlarda dünyanın en pahalı futbolcusu ünvanını aldı.

Arjantin ekibi River Plate ile 6 lig şampiyonluğuna ulaştı. 1949′da Arjantin'deki futbolcu grevinden sonra, kulübü River Plate'ten ayrılıp Kolombiya ekibi Club Deportivo Los Millionarios’un yolunu tuttu. 

1953 - 1964 yılları arasında giydiği Real Madrid formasıyla 8 La Liga, 1 İspanya Kupası, 5 Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası ve 1 Kıtalararası Kupa şampiyonluğu kazandı. 

11 yılda takımına toplam 308 gol kazandırdı. 58 Avrupa kupası maçında attığı 49 golle tarihe geçti. 

1957 ve 1959 yıllarında, Avrupa Yılın Futbolcusu Ödülü’nün sahibiydi.

6 kez Arjantin Milli Takımı’nın, 4 kez de Kolombiya Milli Takımı’nın formasını giydikten sonra İspanyol vatandaşlığına geçip 31 defa da bu ülkenin formasını terletti.  

1966'da, 40 yaşındayken RCD Espanyol formasıyla futbol yaşamına nokta koydu. 

Kimilerine göre dünyanın en iyi futbolcusu olarak gösterilen Pele; Di Stefano'nun dünyanın gelmiş geçmiş en iyi futbolcusu olduğunu düşünüyor.

Orta sahadaki duruşuyla ve oyunu okumasıyla bile akıllardan çıkmayacak bir yıldız… 

Boca Juniors ve Barcelona gibi takımlarda oynamasının ardından Villareal’e transfer oldu. 

Riquelme, harika tekniği ve oyun görüşünün yanı sıra serbest vuruşlardaki başarısıyla da akıllara kazındı. 

Avrupa’da futbolseverlere görsel bir şölen yaşatmasının ardından, 2007 yılında yeniden ülkesinin yolunu tuttu ve Boca Juniors formasını giydi. 

2015 yılında emekli olduğunu açıkladı.

"El Burru" lakaplı Burruchaga, 1986 FIFA Dünya Kupası’nı kazanan Arjantin kadrosundaki isimlerden birisiydi. 

Arjantin ile Almanya arasında oynanan final maçında, ülkesinin galibiyet golünü atarak skoru 3-2’ye getirdi ve Arjantin’in kupayı kaldırmasına büyük bir katkı verdi. 

1990 FIFA Dünya Kupası’nda ise ülkesinin oynadığı tüm maçlarda forma giydi. 

Independiente ile 1983 yılında Arjantin Ligi’ni; 1984 yılında ise Libertadores Kupası ile Kıtalarası Kupa'yı kaldırma sevinci yaşadı.

O da tıpkı vatandaşı Diego Armando Maradona gibi, kimilerine göre tarihin en iyi futbolcusu olarak gösteriliyor. 

Yetiştiği dönemlerde ‘yeni Maradona’ olarak lanse edilen Messi, gösterdiği perfromansın ardından şu anda ‘yeni Messi’lerin yetişmesine ön ayak oluyor. 

İlk kez 2005 yılında Barcelona formasını giyen Lionel Messi, kulübüyle 4 Şampiyonlar Ligi, 3 Kıtalararası ve tam 10 kez İspanya Ligi şampiyonluğu kazandı. 

Bireysel başarıları saymakla bitmeyen Arjantinli yıldızın karnesinde, dünyada yılın en iyi futbolcuna verilen ödül olan Ballon d’Or'dan 7 tane bulunuyor. 

Barcelona’nın en büyük efsanelerinden birisi olan Messi; 2021 yılının yaz transfer döneminde kulübünün mali şartları nedeniyle Fransız ekibi PSG’ye transfer oldu. 

Komple bir futbolcu olan Messi'nin; akıllara gelebilecek her türlü golü atma özelliği var.

Birçok insan, onun tüm zamanların en iyi futbolcusu olduğunu düşünüyor.

Transfer piyasasında, iki kez en yüksek ücret rekoru kıran tek futbolcudur.

Barcelona'ya 5 milyon euro karşılığında transfer olup rekor kırdıktan sonra Napoli'ye 6,9 milyon euro’ya giderek kendi kırdığı rekoru geliştirdi.

Maradona, profesyonel futbol kariyeri boyunca Argentinos Juniors, Boca Juniors, Barcelona, Napoli, Sevilla ve Newell's Old Boys gibi takımlarda oynadı.  

Napoli takımının en büyük efsanesi olan Maradona; vefat ettikten sonra İtalyan ekibinin stadyumunun adı "Diego Armando Maradona Stadyumu” oldu. 

Yıldız oyuncu; Arjantin Milli Takımı’nda 91 maça çıkarken 34 gol attı. 

Dört FIFA Dünya Kupası turnuvasında oynayan Maradona; Arjantin adına kaptanlık yaptığı 1986 Dünya Kupası'nda kupayı kaldırdı. 

Maradona, Dünya Kupası’ndan sonra Altın Top ödülünü aldı. 

İngiltere Milli Takımı’na; topu 60 metre sürüp beş oyuncuyu geçerek attığı gol, 2002 yılında FIFA.com tarafından "Yüzyılın Golü" seçildi.