Fenerbahçe tarihinin en genç golcüsü Arda Güler doğduğunda Türkiye de dünya da farklı bir yerdi

Christoph Daum yönetiminde oldukça başarılı bir sezon geçiren Fenerbahçe, Arda'nın doğduğu 2005 yılını şampiyonlukla noktalamıştı. 2004-2005 sezonunda Trabzonspor'un üç puan önünde ilk sırayı alan Fenerbahçe, Arda'nın doğduğu 25 Şubat'tan iki gün sonra Akçaabat Sebatspor'u 2-0'lık skorla geçerken, goller sarı-lacivertli takımın unutulmaları Nicolas Anelka ve Alex de Souza'dan gelmişti.

Türk popunun 90'lardaki altın çağının ardından 2000'li yılların ilk dönemi de unutulmaz albümlere tanıklık etmişti. Arda'nın doğduğu 2005 yılında Türkiye'de en çok satan albüm ise Serdar Ortaç'ın "Beni unut" albümüydü. Spotify'daki güncel dinlenme sayılarına göre bu albümün en çok dinlenen şarkısı ise yaklaşık 4 milyon dinlenmeyle "Canıma minnet" adlı parça.

Arda'nın doğduğu 2005 yılında gol kralı olan isim ise Trabzonspor'dan Fatih Tekke'ydi. Topladığı 77 puana rağmen şampiyonluğu sarı-lacivertli takıma kaptıran Karadeniz temsilcisi sezonu Ziya Doğan ile açarken, Şenol Güneş ile noktalamıştı. 31 gol atan Fatih Tekke'yi 24 golle Fenerbahçe efsanesi Alex izlemişti.

Arda'nın Alanyaspor deplasmanında fileleri havalandırdığı gün 14,77 olan dolar kuru genç oyuncu doğduğu gün 1,29'du. Başka bir deyişle bu sezon 16,85 milyon euro'luk transfer yapan Fenerbahçe'nin kasasından yaklaşık 275 milyon Türk lirası çıkarken, 2004-2005 sezonunda aralarında devre arasında takıma katılan Nicolas Anelka'nın olduğu transferler için 16.04 milyon euro harcanırken,kulübün kasasından çıkan para sadece 27.3 milyon liraydı.

Avrupa'da yılın futbolcusuna verilen Ballon d'Or ödülünün sahibi 2005 yılında Brezilyalı futbol efsanesi Ronaldinho olmuştu. Oylamada İngiliz futbolunun iki efsane ismi Frank Lampard ile Steven Gerrard'ı geride bırakan Ronaldinho, dünya futbolunun en büyük bireysel ödülünü kariyeri boyunca bir kez daha kazanamadı.

2.5 milyonu aşan seyirci sayısıyla Hababam Sınıfı Askerde açık ara bir şekilde 2005 yılında en çok izlenen yerli film olmuştu. Ferdi Eğilmez'in yönetmenliğinde "Güdük Necmi" Halit Akçatepe ile Hülya Avşar ve Mehmet Ali Erbil gibi isimleri buluşturan yapımı Çağan Irmak'ın "Babam ve Oğlum" filmi izlemişti. Türkiye sinemalarında 2005'in en çok izlenen yabancı filmi ise Harry Potter and the Goblet of Fire olmuştu.

Sinema dünyasın her yıl büyük bir merakla beklenen Oscar ödülünün 2005'teki sahibi en iyi film dalında Million Dollar Baby filmi olmuştu. Clint Eastwood, Hilary Swank ve Morgan Freeman gibi çok sayıda ünlü ismi buluşturan film 30 milyon olarlık bütçeyle çekilirken, gişede 227 milyon dolarlık hasılatla büyük gelir elde etmişti.

2005 yılına ait raiting arşivlerine ulaşmak mümkün değil ancak hafızalarımızı zorladığımızda o yıl çıkan diziler arasında en dikkat çeken diziyi hatırlamak da zor değil. Uğur Yücel, Timuçin Esen ve Özlem Düvencioğlu'nu bir araya getiren "Hırsız Polis" kadrosunda Erol Günaydın, Ozan Güven, Rasim Öztekin gibi ustaları ve Dağhan Külegeç gibi genç yetenekleri de barındırıyordu. İki sezon yayımlanna Hırsız Polis, 50 bölüm sonunda izleyicilere veda etmişti.

İlk bölümü 22 Eylül 2004'te yayımlanan Lost, çok kısa süre içerisinde bir fenomene dönüştü ve televizyon dünyasının unutulmazları arasına girmeyi başardı. Issız bir adaya düşen bir yolcu uçağının ardından uçaktaki bir grup insanın hayatta kalma mücadelesini fantastik unsurlarla birleştiren dizi altı sezon sürerken, Türkiye'de de büyük bir ilgiyle takip edildi.

Arda Güler'in doğumundan birkaç ay sonra İstanbul Şampiyonlar Ligi tarihinin en unutulmaz finaline ev sahipliği yapmıştı. Milan'ı ilk yarısını 3-0 geride tamamladığı maçta penaltılarla geçen Liverpool Avrupa'nın en büyüğü olmuştu. Birkaç gün önce eski takımı PSG'yi Şampiyonlar Ligi'nin dışına iterek büyük bir zafer elde eden Carlo Ancelotti'nin kariyerindeki en büyük hüsran sayfası olan bu final, Rafael Benitez'in ise en büyük başarısıydı.