Championship Manager bağımlılarının olmazsa olmazı genç yeteneklerdir. Bu adam olacak çocukları arama, tarama ve avlama işi de oyunun en keyifli yanlarından biridir. Onlardan biri vardı ki, Türk oyuncular için yeri apayrıydı. Aslında başka toprakların çocuğuydu. Ama orada bir genç yetenek vardı uzakta, gitmesek de, görmesek de o bizim genç yeteneğimizdi.
Kennedy Bakırcıoğlu, Mardin'in Midyat ilçesinden İsveç'e göçen Anadolu Süryanilerine mensup bir ailenin çocuğu. Aile 1972'de İsveç'e taşınmış, sekiz yıl sonra da Kennedy dünyaya gelmiş.
İsminin hikayesi de oldukça ilginç. Bu çocuk büyük işler başaracak diyen büyükannesi, Bakırcıoğlu ailesinin yeni üyesine 'rahmetli başkan Kennedy'nin' adını vermekte ısrarcı olmuş.
Elimde bilimsel bir veri yok, ama bir dönem Kennedy Bakırcıoğlu'nun, Bizimkiler dizisindeki 'Dunkof' Halis karakterinin ardından Türkiye'nin en çok sevilen ikinci gurbetçisi olduğuna eminim.
Nasıl sevilmesin ki, Championship Manager oynayan her Türk'ün rüyalarını süsleyen bir profile sahipti. Bir kere gençti, yetenekliydi, gelişime açıktı. Ucuzdu, her takıma gelir, bütçeyi sarsmaz, naz yapmazdı. Ama en önemlisi Türk vatandaşıydı. Özellikle Türk takımlarıyla oynamayı tercih edenler için, yabancı sınırına ilaç gibi gelen bir oyuncuydu. Evet, ne yazık ki; Türk futbolunun favori tartışma konularından yabancı sınırı o günlerde de dijital ortamdaki teknik direktörlerimizin canını bolca sıkmaktaydı.
Kennedy Bakırcıoğlu'nun bir diğer olumlu yanı da, hücum hattında sol çizgi hariç her yerde görev yapabilmesiydi. Favori pozisyonu forvet arkası olsa da, sağ kanatta ve ileri uçta gayet iyi iş çıkaran bir oyuncuydu.
Peki bu CM efsanesinin gerçek hayattaki kariyer çizgisi nasıldı? Maalesef birçokları gibi Kennedy Bakırcıoğlu da yeşil sahalarda CM'deki şöhretinin hakkını veren bir performans ortaya koyamadı. Yine de kariyerine tümden hayal kırıklığı demek haksızlık olur.
Assyriska altyapısında yetişen Kennedy Bakırcıoğlu, henüz 17 yaşındayken A takımla 18 maçta dokuz gol atıp, sekiz asist yapınca herkesin dikkatini çekti. İlgi o kadar büyüktü ki, Manchester United'dan deneme idmanları için davet aldı.
David Beckham, Paul Scholes, Ryan Giggs gibi isimlerle birlikte çalışmayı 'bir rüyanın gerçeğe dönüşmesi' olarak tanımlayan Kennedy, Sir Alex Ferguson'ın gözüne giremeyince İsveç'e döndü ve CM 01/02'deki adresi Hammarby'ye transfer oldu.
Hammarby'de beş sezon oynayan Kennedy, takımın 2001'de sürpriz bir şekilde Allsvenskan şampiyonluğuna ulaşmasında önemli pay sahibiydi. Ardından sırasıyla Iraklis, Twente, Ajax, Racing Santander formaları giyen Kennedy, 2012'de Hammarby'ye döndü ve yedi yıl daha burada top koşturduktan sonra bir kulüp efsanesi olarak futbolu bıraktı.
Kulüp kariyeri boyunca 467 maçta 128 gol atan Kennedy, İsveç milli takımının formasını da 14 kez giydi.
Raket gibi kullandığı sağ ayağı ve -her ne kadar oyunda hakkı yeterince verilmese de- duran toplardaki ustalığıyla hafızalara kazınan Kennedy Bakırcıoğlu, kariyerinin ilk yıllarında daha hücumcu bir orta sahayken, yıllar ilerledikçe geriden oyun kuran bir maestroya evrilmişti. Hiç değişmeyen tek şey ise, frikikten attığı muazzam goller oldu.
Bir sezon Yunanistan'da oynayan Kennedy Bakırcıoğlu, Ege'yi aşıp Türkiye'ye gelmedi.Kariyerinin ilk yıllarında Beşiktaş onunla ilgilenmiş, ancak oyuncuyu izlemek için İsveç'e giden Sinan Engin, Kennedy'yi beğenmeyince transfer gerçekleşmemişti. Yıllar sonra bir kez de adı Kayserispor'la anılmış, hatta kulüple prensip anlaşmasına vardığı iddia edilmişti. Fakat olmadı. Daha önce bir diğer CM efsanesi Julius Aghahowa'yı Türkiye'ye getiren Kayserispor bile Kennedy Bakırcıoğlu'nun Türkiye'ye ayak basmasını sağlayamadı.
