Dortmund'a 5-0 yenilerek Avrupa kupaları tarihinde ilk kez grup aşamasını puansız tamamlayan Beşiktaş, kalesinde 18 gol görerek bu alanda da talihsiz bir rekora imza attı.
Giresunspor maçının ardından istifanın eşiğinden dönen Beşiktaş teknik direktörü Sergen Yalçın, Dortmund karşısında Rosier, Ghezzal, Vida ve Rıdvan'ı maça yedek başlatmayı seçti. Peki yüz kızartıcı bir mağlubiyeti daha göze alarak böyle bir rotasyona gitmek neyin nesiydi?
Ligde 15 hafta sonunda lider Trabzonspor'un 18 puan gerisine düşen Beşiktaş'ın şampiyonluk yarışındaki kaderini Dortmund maçında yapılan rotasyonun değiştireceğine inanmak güç. Zaten, Beşiktaş'ın hala şampiyonluk iddiasını sürdürdüğüne inanmak da bir o kadar zor.
Önceliklerin sorgulanması gerek
Siyah beyazlı ekip beş gün sonra ligde Kayserispor'u konuk edecek. Kayserispor, bu sezon deplasmanda oynadığı sekiz maçın beşini kaybetti ve bu sekiz maçta kalesinde 17 gol gördü. Beşiktaş evinde Kayserispor'u yenmek için Dortmund maçında yıldızlarını dinlendirmeye ihtiyaç duyan bir takım olmamalı, hatta böyle bir seçeneği aklına bile getirmemeli. İşin bir de maddi boyutu var, fakat tablo o kadar vahim ki, yerle bir olan prestiji bir kenara bırakıp, olası bir galibiyetten elde edilecek 2.8 milyon euro'luk geliri düşünmek yersiz kalıyor.
Miadı 2018 yılında dolan Josef-Mehmet Topal ikilisiyle turnuvanın en dinamik orta sahalarından birini oluşturan Bellingham-Witsel-Dahoud üçlüsünün karşısına çıkmak felakete davetiye çıkarmaktan başka bir şey değildi. Jude Bellingham maç boyunca Beşiktaş orta sahasının başını döndürdü. 18 yaşındaki yıldız adayı bugün profesyonel kariyerinin kulüp seviyesindeki 112. maçına çıktı. Stefan Kuntz'un Milli Takım'ın geleceği olarak gösterdiği 20 yaşındaki Rıdvan Yılmaz ise 90 dakikayı kulübeden izledi. Halbuki Dortmund'un da gruptaki yeri kesinleşmişti. Üstelik Cumartesi günü Bayern Münih'le tansiyonu ve yoğunluğu çok yüksek bir maç oynamışlardı.
GettyGüle oynaya farka gittiler
Reus'un ikinci yarının başında attığı golde Beşiktaş savunmasının hali içler acısıydı. Tecrübeli oyuncu parkta gezinircesine rahat bir edayla ceza sahasına girdi ve topu köşeye bıraktı. Beşiktaş'ın Avrupa sahnesinde oynanan, iddiasız çıkılsa bile vitrin niteliği taşıyan bu maça hiç motive olamaması, oyuncuların en ufak bir hırs belirtisi bile göstermemesi sorunların geri dönüşü olmayan bir noktaya geldiğini gösteriyor.
Welinton'un 43. dakikadaki penaltı pozisyonunda gördüğü kırmızı kartla maçın fiilen bittiği ve ikinci yarıda yaşananları konuşmanın anlamsız olduğu öne sürülebilir. Fakat görünen o ki; Beşiktaş maçı kafasında çok daha önceden bitirmişti. Bedenler sahadaydı, ama Beşiktaş ruhunu ya İstanbul'da bırakmış, ya da Almanya yolunda bir yerlerde kaybetmişti.
63. dakikada oyuna dahil olan Haaland, yerine girdiği Reus'tan bayrağı devralmakta gecikmedi. Golcü oyuncu, beyaz formaları içinde profesyonel futbolculardan çok hayaletleri andıran Beşiktaşlıların arasında gezinerek, neredeyse terlemeden iki kez fileleri havalandırdı.
Getty90 dakikada tek şut
Bu sezon Bundesliga'da ve Şampiyonlar Ligi'nde oynadığı 19 maçın sadece ikisinde kalesini gole kapatabilen Dortmund'un en zayıf yanlarından biri savunması. Ama Beşiktaş o kadar etkisiz ve çaresiz bir futbol sergiledi ki, maç boyunca rakip kaleye sadece bir şut gönderebildi. Siyah beyazlıların hücum hattını oluşturan Batshuayi, Kenan Karaman, Cyle Larin üçlüsü maçı toplam 28 top kaybıyla tamamladı.
Tepeden tırnağa havlu atmış ve boşvermiş bir görüntü çizen Beşiktaş, sezonun geri kalanı adına korkutucu sinyaller veren bir maçı geride bıraktı. Yaşanan bu çöküşten sıyrılıp, toparlanmak mümkün mü, yoksa radikal bir değişime mi ihtiyaç var, bunu ilerleyen dönemde göreceğiz.
