YORUM | Cem Ak @cemak23
Tek bir maç, bazen şampiyonluğu bir takımdan alıp diğerine verebilir. "Düşler Tiyatrosu'nda" oynanacak Manchester United-Liverpool karşılaşması, bu bağlamda bir final maçı havasına yaklaşıyor.
Kırmızı Şeytanlar, Solskjaer’i takımın başına getirdikten sonra sadece hava değişiminin faydalarıyla çıkışa geçmedi. Bir yandan, Norveçlinin küçük dokunuşları sayesinde sahada fark yaratabilen bir takım hüviyetine büründü. Ole’nin yaptığı en önemli değişikllik, baklava 4-4-2’ye yaklaşan bir düzene geçmesiydi.
Aşağıda, United’ın Fulham’ı 3-0 yendiği maçın ortalama pozisyon grafiği yer alıyor. Oyunun ne kadar göbekten oynandığına bir işaret:
Orta sahada sık sık merkez özellikli 4 oyuncuyu beraber oynatmayı tercih eden Solskjaer, bu sayede hem Pogba’yı özgür kılmayı hem de orta alanda sağlam kalmayı başardı. Pogba’nın özgürleşmesi ise, yıldız oyuncunun ceza sahasına daha fazla yaklaşması anlamına gelecekti. Bu hamlenin, tabelada karşılığını da fazlasıyla aldı United.
Liverpool’a en çok sorun çıkartacak olan durum da tam olarak bu. Merkez orta sahada nicelik ve nitelik olarak Liverpool ile kafa kafaya oynayabilirseniz, kendinize bir şans yaratabilirsiniz. United’ın aklında da ilk olarak bu bölgede hakimiyeti sağlamak ve maçı kontrol altında tutmak olacaktır.
Getty ImagesDerbinin öteki yakasında ise herkes 30 yıla yaklaşan bekleyişin sona ermesi için çalışıyor. Sezon başında şampiyon bir takım olabileceğinin sinyallerini veren Liverpool; gün geçtikçe daha çok baskı altında kalınca, sahada aynı etkiyi yaratmaktan uzak kaldı. Oyun kalitesine de yansıyan bu atmosfer, Liverpool’un içinden çıkmakta zorlandığı bir döngü haline geldi diyebiliriz. Oynanan oyunun güzelliği veya ikna ediciliği şu an Liverpool için önem sırasında en önde olmasa da, psikolojik faktörleri tetiklemesi sebebiyle de bir ihtiyaç.
Jürgen Klopp, hedef maçlarda Shaqiri’yi eklemleyerek oluşturduğu 4-2-3-1’den uzak durmayı tercih ettiği için; bu maça merkezde 3 orta saha ve Firmino-Salah-Mane ile sahaya çıkmayı tercih edecektir. Bu formasyon, Firmino’nun oldukça derine gelen oyun tarzıyla beraber, Liverpool’un da oyunu orta alana yoğunlaştırmasına sebep verecektir. Kırmızıların son lig maçı olan Bournemouth karşılaşmasındaki ortalama pozisyon grafiği de United'la orta alandaki aktivite bağlamında parlalellik gösteriyor:
Kırmızılar adına en önemli merak konusu ise, dizilişten ziyade, Klopp’un topu ne kadar United’a bırakmak istediği. Set oyununda istenilen verimi her zaman yakalayamayan Liverpool, en iyi yaptığı şey olan önde baskıyla hata aramaya yönelebilir.
İki ekibin de oyunu merkeze odaklaması, bu bölgede sürekli el değiştiren üstünlükler görmemize sebep olabilir. Bu sebeple, taraflardan birinin düzenli olarak set hücumuna oturması ve rakibi hapsetmesi de çok mümkün gözükmüyor. Net bir şekilde kontrolü ele alabilen olmadıkça, rakip savunmayı hazırlıksız yakalamanın önemi aynı ölçüde yükselecektir. Liverpool savunmasının daha oturaklı yapısı, maçın sonucuna etki edecek birincil unsur olabilir.
Liverpool’un bir diğer önemli avantajı da savunma beklerinin görece daha kaliteli oluşu. Orta sahanın bu kadar kalabalık kullanımı, iki takım için de, beklerin öne çıkışlarla hücumu desteklemesini sağlıyor. Rakip beklerin özgürce hücuma katılmasını önleyebilen taraf, avantajı eline alacak. Deplasmanda olmasına rağmen, Liverpool’un bekleriyle yarattığı tehdit potansiyel olarak daha üst düzeyde.
United, şampiyonluk yarışında belki yer almıyor. Ancak, 4.’lük yarışı ve ezeli rakibinin zirve hedefleri, gergin ve kontrollü geçecek bir maçın habercisi gibi. Psikolojik unsurların da önemli bir aktör olması, maçı çeşitli senaryolara açık hale getiriyor. Galip ayrılan taraf sadece 3 puanı değil, verdiği yarışta mental üstünlüğü de alacak. Liverpool'un düşleri gerçeğe dönüşecekse, 'tiyatrounun' çıkışında kabusa dönüşmemeli.