Samatta Fenerbahçe'ye beklenen gol katkısını yapamadı

İlk 11'de başladığı ilk maç olan Karagümrük karşılaşmasında attığı iki golle Fenerbahçeli taraftarları umutlandıran ve takıma büyük bir katkı sağlaması beklenen 28 yaşındaki golcü, sezonun geri kalan bölümündeyse adeta yokları oynadı.

Ligde şans bulduğu 20 maçta 1090 dakika süre bulan Tanzanyalı golcü bu sürede rakip fileleri dört kez havalandırdı ve 272 dakikada bir gol ortalaması yakaladı.

Bu ortalama Fenerbahçe'de ilk sezonunu geçiren ve en az 1000 dakika şans bulan golcüler arasındaki en kötü istatistiklerden biri olarak dikkat çekti.

Kupada oynanan Sivas Belediyespor karşılaşmasında sakatlandıktan sonra bir türlü istenen form grafiğini yakalayamayan Samatta, son golünü 3-0'lık Kayserispor maçında atmıştı. 

Fenerbahçe'nin Galatasaray ile girdiği transfer yarışının ardından Çaykur Rizespor'dan 3.5 milyon euroya kadrosuna kattığı Vedat Muriqi, sarı-lacivertli takımda bir sezon oynasa da iz bırakmayı başardı. 

Fenerbahçe'de her ne kadar şampiyonluk yaşayamasa da sezon başında 18 milyon euro karşılığında Lazio'ya transfer olarak büyük bir ekonomik katkı sağlayan 26 yaşındaki golcü Fenerbahçe'deki ilk sezonunda ligde 15 gol kaydederken, ortalama her 178 dakikaya bir gol sığdırmayı başarmıştı.

Bu sezon Lazio'da istediği forma süresini bulamayan Muriqi Serie A'da şans bulduğu 15 maçtaysa bir gol attı.

Fenerbahçe adına kabus gibi geçen bir sezonun en unutulmak istenen hatıralarından...

Sezona Ali Koç başkanlığında, Damien Comolli'nin sportif direktörlüğünde ve Phillip Cocu'nun yönetiminde giren Fenerbahçe'nin Premier Lig'den büyük umutlarla transfer edilen golcüsü oynadığı 1255 dakikada sadece bir golde kalmıştı.

Fenerbahçe'nin oldukça kötü bir dönem geçirdiği sezonda bütün başarısızlığı Slimani'ye yıkmak elbette ki büyük bir haksızlık olur ama bununla beraber Cezayirli yıldızın katkısının beklentilerin çok uzağında kaldığını söylemek gerek.

Kariyerini Fransa'da şampiyonluk mücadelesi veren Lyon'da sürdüren Slimani, devre arasında katıldığı yeni takımıyla dokuz maça çıkarken henüz gol atmayı başaramadı. 

Sakatlıklarla boğuştuğu ve sadece 746 dakika şans bulduğu 2016-2017 sezonunun ardından 5 milyon euro karşılığında Fenerbahçe için Süper Lig'e gelen Roberto Soldado'nun Fenerbahçe kariyerinde iz bırakan bir performans sergilediğini söylemek kolay değil.

Özellikle Valencia yıllarında Avrupa'nın en önemli golcülerinden biri olan İspanyol forvet, Fenerbahçe'deki ilk sezonunda 9 gol atarken, ortalama 146 dakikada bir rakip fileleri sarsmıştı. Kariyerini La Liga takımlarından Granada'da sürdüren Soldado'nun bu sezon çıktığı 20 lig maçında beş golü var.

Arsenal'de birlikte oynayamadığı Mesut Özil ile beraber yakın Fenerbahçe tarihinin belki de en heyecan verici transferi...

Stadın isim sponsorluğu için Ülker ile anlaşarak büyük bir transfer bütçesi elde eden Fenerbahçe'nin Manchester United'dan kadrosuna kattığı Hollandalı golcü, Fenerbahçe'ye gerçekten kronik sakat olarak mı geldi bilinmez ama Fenerbahçe'deki ilk sezonu hiç de kötü değildi.

Vitor Pereira'nın zaman zaman formayı Fernandao'ya vermesine rağmen oynadığı 31 maçta 16 gol kaydeden Van Persie, ortalama 115 dakikada bir gol kaydetmişti. 

Fenerbahçe'ye gelmeden önceki sezonun gol kralı olan Brezilyalı golcünün kaliteyi ve ismi her zaman çok seven Fenerbahçeli taraftarlar için Robin van Persie'nin gerisinde kalması kaçınılmazdı.

Buna rağmen ilk sezonunda bütün kulvarlarda 55 maça çıkan Brezilyalı golcü 25 gol atarak takımının skor yükünü sırtlamayı başarmıştı. Ligde 13 gol kaydeden Fernandao, ortalama 143 dakikada bir gol atmıştı. 

Kariyerini ülkesinde sürdüren Fernandao, kontratının son senesine girerken 2.5 milyon euro karşılığında Suudi Arabistan'a satılmış ve takıma önemli bir gelir katkısı sağlamıştı.

Ersun Yanal'ın göreve gelmesinin ardından Oscar Cardozo mu Emmanuel Emenike mi soruları arasında 2013-2014 sezonu başında takıma katılan Nijeryalı golcü ilk yılında kazanılan şampiyonluğa önemli bir katkı vermişti. 

Fenerbahçe tarihinin son şampiyonluğuna 28 maçta 12 gol atarak katkı veren ve Fenerbahçe'nin son şampiyonluğunda takımın golcüsü olan Emenike o sezon 174 dakikada bir gol istatistiği yakalamıştı. 

İsmail Kartal yönetimindeki bir sonraki sezonda oynanan Beşiktaş maçı devam ederken formayı çıkartmasıyla Fenerbahçe kariyeri geri dönülmez bir noktaya taşınan Emenike, Monaco ile oynanan Şampiyonlar Ligi maçında attığı iki golle hala katkı verebilir durumda olduğunu göstermişti.

Hem o dönemki Fenerbahçe'nin kaotik durumu hem de oyuncunun mental problemleri Emenike'nin Fenerbahçe'ye daha fazla katkı vermesinin önüne geçerken, 2017'den beri üst düzey maça çıkmayan ve kulüpsüz olan Emenike 30 yaşında futboldan koptu. 

Fransa Ligi şampiyonunun 25 gollü gol kralının bir sonraki sezonda Süper Lig'e transferi bugün itibarıyla Türk futbolu için gerçekleşmesi çok uzak bir hayal olsa da 2011'de durumlar bugünden çok farklıydı. Eden Hazard ve Gervinho ile oluşturduğu hücum hattıyla Lille'i şampiyonluğa taşıyan Sow, bir sonraki sezonun devre arasında Fenerbahçe yolunu tutmuş ve Süper Lig'e ısınmıştı. 

Sarı-lacivertli takımın UEFA Avrupa Ligi'nde yarı final oynadığı 2012-2013 sezonunda ligde şans bulduğu 31 maçta 15 gol kaydeden Sow ortalama 168 dakikada bir fileleri sarsmıştı. Röveşata ile attığı goller kadar Ersun Yanal döneminde kazanılan şampiyonlukta uzun süre gol atamayınca hırstan ağlamasıyla da akıllarda kalan Sow, son şampiyonluğa 15 gollük katkı yapmıştı.

Lille'deki görevinin aksine Fenerbahçe'de hem Aykut Kocaman'ın hem de Ersun Yanal'ın Sow'u sol kanatta kullandığını belirtmekte fayda var. 2015'te 16 milyon euro karşılığında Birleşik Arap Emirlikleri'nin Al Ahli FC Dubai takımına transfer olan Sow, 2016-2017 sezonunda döndüğü Fenerbahçe'de 25 maçta 12 gol atmış ve dakika başına gol istatistiğini 128 dakikaya çekmişti.

Artık 35 yaşına gelen Sow'un Türkiye macerası Ümraniyespor'da devam ediyor.

Kasımpaşa maçının ardından Alex ile yolları ayırma kararı alan Fenerbahçe net bir 4-3-3 oynama yoluna girerken, Sow'u sol, Kuyt'u sağ kanatta düşünen Aykut Kocaman'ın merkezde takımı önde tutabilecek bir golcüye ihtiyacı vardı.

Galatasaray'ın Drogba transferiyle rüzgarı arkasına aldığı dönemde Fenerbahçe'ye transfer olan Webo belki çok sükseli bir transfer değildi ama forma giydiği dönemde oldukça önemli bir katkı verdi.

İlk sezonunda yedi gol atan ve 153 dakikada bir gol atma başarısı gösteren Webo'nun UEFA Avrupa Ligi'nin yarı finalinde Benfica ile oynanan ilk maçın 90'ıncı dakikasında gördüğü sarı kart da belki de Fenerbahçe tarihinin en kritik kartıydı. Webo bir sonraki sezon kazanılan şampiyonluğa da dokuz gollük katkı sağlamıştı.

3 Temmuz döneminin kaotik ortamında yapılan panik transferlerinden biri olan Kamerunlu oyuncunun Fenerbahçe kariyeri pek parlak değildi.

Bir önceki sezon Şampiyonlar Ligi ön elemesinde Fenerbahçe'yi eleyen Young Boys'ta özellikle bu eşleşmedeki oyunuyla öne çıkan Bienvenü, Mamadou Niang'ın satılmasının ardından 4 milyon euro karşılığında Fenerbahçe'nin yeni golcüsü olmuştu.

Fenerbahçe'deki ilk sezonunda sekiz gol atan ve 214 dakikada bir gol istatistiği yakalayan Bienvenü Türkiye kariyerinde Eskişehirspor forması da giymişti. 

Attığı 18 golle Marsilya'yı Fransa'da şampiyonluğa taşımasının ardından Fenerbahçe'ye tranfer olan Mamadou Niang, sarı-lacivertli takımdaki sezonunda da şampiyonluk sevinci yaşamıştı.

2010-2011 sezonunda 15 gol atan ve ortalama her 155 dakikada bir defa rakip fileleri havalandıran Niang, Alex de Souza'ya göre o sezonun sonunda takımdan ayrılan oyuncular arasında yokluğu en fazla hissedilen isimdi. 

8 milyon euroya geldiği Fenerbahçe'den attığı 15 gol ve yaşadığı şampiyonluğun ardından 7,5 milyon euroya ayrılan Niang, Türkiye'ye daha sonra Beşiktaş formasıyla dönmüş ve İnönü'de oynanan son derbide eski takımına karşı da gol bulmuştu. 

La Liga tarihinin son İspanyol gol kralı olan Güiza, tıpkı Niang ve Sow gibi üst düzey bir ligde gol krallığının hemen ardından Fenerbahçe'ye transfer olmuştu.

O dönemler bu tarz yüksek maddi imkanlar gerektiren transferleri gerçekleştirebilen Fenerbahçe'de beklentilere bir türlü karşılık veremeyen İspanyol forvet ilk sezonunda 32 maçta 11 gol atarken, her 235 dakikaya bir gol sığdırmıştı.

Vatandaşı Luis Aragones'in takımdan ayrılmasının ardından Christoph Daum'un da sıklıkla şans verdiği Güiza, Fenerbahçe'deki tek şampiyonluğunu sadece 49 dakika oynadığı ve Bucaspor karşısında oldukça kritik bir gole imza attığı 2010-2011 sezonunda yaşamıştı.

PSV Eindhoven'de geçen gençlik yıllarında Avrupa'nın en önemli golcülerinden biri olan Kezman, birer yıl süren Chelsea ve Atletico Madrid yıllarının ardından kulübün 100. yılında Fenerbahçe'ye transfer olmuştu.

Fenerbahçe'deki ilk yılında kazanılan şampiyonukta 9 gol atan ve her 211 dakikada bir gol istatistiği Kezman'ın bu golleri oldukça kritik gollerdi.

Konyaspor deplasmanında üç puanı getiren golün yanı sıra Galatasaray derbisini de boş geçmeyen ve sezonun ikinci yarısında İnönü'de Beşiktaş karşısında şampiyonluğu getiren gole imza atan Sırp golcü, bir sonraki sezondaki Şampiyonlar Ligi başarısında da iz bırakan isimlerden biriydi. 

Manchester City'de oldukça iyi geçen 2,5 sezonun ardından yaşadığı problemlerden dolayı takımdan ayrılma kararı alan Anelka Fenerbahçe için tam bir fırsat tranferiydi.

Arsenal, Real Madrid ve Liverpool gibi takımların formasını giyen ve bir türlü bekleneni veremeyen Anelka Türk futbolunda hem o dönem hem de hala yapılmış en büyük transferlerden biri konumunda.

Devre arasında katıldığı Fenerbahçe'deki yarım sezonunda 289 dakikada bir gol ortalaması yakalayan Anelka, sonraki sezonda ise 10 gol atarken 198 dakikada bir gol ortalaması yakalamıştı.

Anelka'nın Fenerbahçe'de forma giydiği dönem boyunca kariyerinin geri kalanının aksine santrfor olarak değil sağ kanat olarak görev yaptığını da belirtmek gerek. 

Fenerbahçe'de geçirdiği iki yılda iki şampiyonluk yaşayan Hollandalı golcünün özellikle ilk yılındaki performansı Fenerbahçe tarihinin en özel santrfor performanslarından biriydi.

Oyun tıkandığı anlarda attığı frikik golleriyle takımına hayat veren Van Hooijdonk, 24 golle takımını şampiyonluğa taşırken her 127 dakikada bir gol bulmuştu. Hollandalı yıldız bir sonraki sezon kazanılan şampiyonluğa da sekiz gollük katkı yapmıştı. 

Fenerbahçe tarihinin en iyi devre arası transferi olan Nobre takıma katılmasının ardından oynadığı yarım sezonda 18 maça 12 gol sığdırmış ve şampiyonlukta kilit rol oynamıştı.

İlk sezonunda her 132 dakikada bir gol atan Nobre 2,5 sezon kiralık olarak formasını giydiği Fenerbahçe bonservisini almayı tercih etmeyince Beşiktaş'a transfer olmuştu.

Beşiktaş'ta da bir şampiyonluk yaşayan Nobre, Süper Lig kariyerini 109 golle tamamlamıştı. Türk vatandaşlığına da geçen Brezilyalı futbol adamı sezon başında Gençlerbirliği'nin teknik direktörlüğünü yapmıştı. 

O dönem revaçta olan kule santrfor ekolünün önde gelen temsilcilerinden olan Andersson, Fenerbahçe'ye Euro 2000'in hemen ardından 33 yaşında transfer olmuştu.

Kariyerinin büyük bölümü Serie A'da geçen tecrübeli golcü Fenerbahçe'nin uzun bir aranın ardından şampiyonluğa ulaştığı 2000-2001 sezonunda 10 gol atarken, ortalama 188 dakikada bir gol bulmuştu.

Fenerbahçe için oldukça kötü geçen bir dönemin elle tutulur birkaç iyi hamlesinden biri Moldovan, sarı-lacivertli takımda geçirdiği her iki sezonda da tatmin edici gol sayılarına ulaştı.

İlk sezonunda 27 maçta 15 gol bulan Moldovan, ortalama 144 dakikada bir gol atmıştı. Özellikle güçlü fiziğiyle rakip stoperleri yıpratan Rumen oyuncu iki yılda attığı 33 gole rağmen Fenerbahçe'ye Galatasaray tarihinin en iyi döneminde transfer olunca kupa sevinci yaşayamamıştı.

ABD 94'te yarı final oynama başarısı gösteren Bulgaristan'da iz bırakan performanslara imza atan Emil Kostadinov, 1995-1996 sezonunda kazanılan şampiyonluğun ardından Aykut Kocaman ve Dalian Atkinson ile yollarını ayıran Fenerbahçe'nin yeni gol umudu olmuştu.

Porto tarihinde de oldukça önemli bir yeri olan ve Bayern Münih'ten transfer edilen Bulgar golcü Fenerbahçe'de ise hayal kırıklığı yarattı. 25 maçta 8 gol atan Kostadinov, ortalama 164 dakikada bir gol buldu.

Kariyeri boyunca üç büyük İstanbul takımının da formasını giyen Saffet Sancaklı, 95-96 sezonunu 21 golle tamamlayınca Aykut Kocaman ile yollarını ayıran Fenerbahçe'nin yeni yerli golcüsü olmuştu.

Fenerbahçe'deki ilk sezonunda 28 maçta 12 gol bulan deneyimli golcü ortalama 164 dakikada bir gol kaydetmişti.

Erol Bulut'un da kadroda olduğu 1995-1996 sezonunda kazanılan şampiyonlukta başrolü oynayan Elvir Bolic, Fenerbahçe'deki lk sezonunda rakip kalelere 22 gol atmıştı.

Bir önceki sezon Gaziantep'te sezonu 26 golle tamamlayan Bolic'in Fenerbahçe'de attığı 22 gol takımı mutlu sona ulaştırırken, ortalama 108 dakikada bir gol kaydeden golcü oyuncu tekrarlanması zor bir başarıya imza atmıştı.

Beş sezonluk Fenerbahçe macerası sonrasında La Liga'ya tranfer olan Bolic, 2003-2004 sezonunda İstanbulspor formasıyla döndüğü Süper Lig'de daha sonra Malatyaspor ve Gençlerbirliği'nde de oynamıştı.

Galatasaray'a bir devrede attığı üç golle Fenerbahçe tarihinde silinmeyecek bir iz bırakan Dalian Atkinson her ne kadar sadece bu maçla hatırlansa da 95-96 sezonunda kazanılan şampiyonluğa ortalama 181 dakikada bir gol atarak 10 gollük katkı sağlamıştı. 

Fenerbahçe'den ayrıldıktan sonra Fransa'da Metz ve İngiltere'de Manchester City gibi takımların formasını giyen Atkinson, 2016'da hayatını kaybetmişti.