Beşiktaş'ın 2015-16 ve 2016-17 sezonlarındaki şampiyonluklarının kapısı 2013 yılının Haziran ayında İnönü Stadı'na kazmanın vurulmasıyla açılmaya başlamıştı. Statsız kalan siyah-beyazlılar maçlarını önce Atatürk Olimpiyat Stadı'nda sonrasında da ülkenin çeşitli şehirlerinde oynamaya başlamıştı. Bu dönemde taraftarının desteğinden de uzak kalan Beşiktaş'ın en önemli kazancı deplasmanda kazanmayı öğrenmesi olmuştu.
Slaven Bilic döneminde 2014-15 sezonundan itibaren edinilen bu alışkanlık, Şenol Güneş döneminde arka arkaya elde edilen iki şampiyonlukta da Beşiktaş'ın diğer rakipleriyle arasındaki en belirleyici fark olmuştu. Beşiktaş'ın son 6 sezondaki deplasman karnesinde de bu fark açıkça görülmekte.
| SEZON | PUAN ORTALAMASI | GOL ORTALAMASI | YENİLEN GOL ORTALAMASI | ATILAN/YENİLEN GOL FARKI |
| 2013-14 | 1,5 | 1,5 | 1,2 | 0,3 |
| 2014-15 | 2,1 | 1,5 | 0,8 | 0,7 |
| 2015-16 | 2,1 | 2,2 | 1,2 | 1,0 |
| 2016-17 | 2,0 | 1,7 | 0,9 | 0,8 |
| 2017-18 | 1,5 | 1,5 | 1,2 | 0,3 |
| 2018-19 | 1,2 | 1,4 | 1,4 | 0 |
2014-15 sezonunda 34 maçını da kendi sahasında oynamayan Beşiktaş, 2,1 puan ortalaması yakalamıştı. Şenol Güneş'in ilk sezonunda da devam eden bu alışkanlık meyvelerini çifte şampiyonlukla vermişti. Ama geçtiğimiz sezondan itibaren siyah beyazlılar bu alışkanlığını kaybetmeye başladı. Bu sezon oynanan 5 deplasman maçına baktığımızda ise durumun gittikçe kötüye gittiğini görüyoruz.
Gol ortalamaları da bize Beşiktaş'ın iyi hücum edemediğini gösteriyor. Şampiyonluk sezonlarında deplasmanda atılan golle yenilen gol arasındaki fark sırasıyla 1,0 ve 0,8'ken geçtiğimiz sezon bu fark 0,3'e düştü. Bu sezon ise sıfırlanmış durumda. Sorunun hücum kaynaklı olduğunu Şenol Güneş döneminde ligde deplasmanda oynanan maçlardaki topa sahip olma ve pas yüzdelerini inceleyerek de görebiliriz.
| SEZON | TOPA SAHİP OLMA YÜZDESİ | İSABETLİ PAS YÜZDESİ | TOPLAM ŞUT | İSABETLİ ŞUT |
| 2015-16 | 57,3 | 80,8 | 12,6 | 5,8 |
| 2016-17 | 59,7 | 83,4 | 14,5 | 5,1 |
| 2017-18 | 61,9 | 83,3 | 15,5 | 4,9 |
| 2018-19 | 54,8 | 80,1 | 10,4 | 4,0 |
2015-16 sezonunda deplasmanda oynadığı maçlarda yüzde 57,3 topa sahip olma yüzesi ile oynayan Beşiktaş, 37 kez gol sevinci yaşamıştı. Sonraki sezonda pas isabet oranı ve topa sahip olma yüzdesi artmış ama rakip sahalarda attığı gol sayısı 29'a düşmüştü. Bunda elbette kadroda yaşanan değişimin de payı var. 2015-16 sezonunda takımın golcüsünün Mario Gomez olduğunu unutmamak gerek.
Gelecek maç
2017-18 sezonunda ise Beşiktaş topa sahip olma konusunda yüzde 60 bandını aşsa da 25 gol bulabilmişti. Bu durumu hücumdaki oyuncuların verimsizliği ile açıklamak mümkün. Peki Beşiktaş yönetimi bu yaz hücum bölgesinde yaşanan bu sorunu düzeltmek için ne yaptı? Takımın en skorer isimleri Cenk Tosun (2017-18 sezonunun devre arasında), Talisca ve Alvaro Negredo kaybedilirken Vagner Love, Cyle Larin ve Adem Ljajic'i transfer etti. Bu üç oyuncudan Beşiktaş, ligde geride kalan 5 deplasman maçında 1 gol katkısı (Vagner Love - 1 Gol) alabildi. Ama bu sezon Beşiktaş'ın deplasman maçlarındaki sorunu pozisyonları gole çevirememek değil. Şut verileri sorunun artık hücum edememeye evrildiğini gösteriyor.
Siyah beyazlılar, toparlanmak için yeniden nasıl iyi hücum edildiğini hatırlamak zorunda. Devre arasında kadar transfer yapılamayacağı için yönetimin kadro kalitesini arttırmak için yapabileceği bir şey yok. Bu durumu düzeltmek kadrosundaki hücumcuları sınıf atlattırması ile bilinen Şenol Güneş'e düşüyor. Aksi halde bu sezon, Beşiktaş için hayal kırıklığı ile sonuçlanabilir ve sezon sonunda da Vodafone Park'ın yıkılması kadar olmasa da siyah beyazlı takımda bir çok kademede büyük bir değişime sebebiyet verebilir.
